MUĞLA'DA LÜKÜS HAYAT OPERETİ

            MUĞLA'DA LÜKÜS HAYAT OPERETİ              

 

      Muğla'da yıllar önce izleme olanağı bulduğum "Lüküs Hayat Operti" ile ilgili yazımı yeniden düzenleyerek siz değerli okurlarımla paylaşıyorum. 

      Eskiden beri duyarım Lüküs Hayat Operetini. Müziğini duyduğumda yüzüme bir gülümseme yayılır, içimden oynamak gelir.

     "Lüküs hayat, lüküs hayat,

      Bak keyfine yan gel de yat.

      Ne güzel şey, oh! Ne rahat!

      Yoktur eşin lüküs hayat."

     Sahnede hiç izlememiştim. Televizyonda Suna Pekuysal, Zihni Göktay'ı o meşhur şarkı eşliğinde dans ettiklerini izlemiştim. Hatta, o eski görüntülerini internetten yeniden izledim. Suna Pekuysal'ın gençlik yıllarındaki oyununa, hastalandıktan sırtındaki o kambura rağmen oyunculuktaki başarısına ve dansına hayranlığım bir kat daha artmıştı. Usta sanatçıyı rahmet ve saygıyla yad ediyorum.

     Ekrem Reşit Rey'in yazdığı ve Cemal Reşit Rey'in bestelediği operet cumhuriyetimizin onuncu yılında, 1933'te ilk kez sahnelenmiş. Eseri hapiste olan Nazım Hikmet yazdı, ancak kendi adını yasaklı olduğu için kullanamadı. Yıllarca sözlerini Ekrem Reşit Rey yazdı olarak bilindi.

     Türk tiyatrosunun ilk klasik eserlerinden biridir. Cumhuriyetin ilk yıllarında devlet politikasının olması dışında moda halini alan batılılaşmanın kibarlık budalalığına dönüşmesi konu edilir. Toplumun iki ayrı sınıfını ele almıştır: Yaşamını hırsızlıkla sürdüren alt kesim yanında "zengin" kimliğiyle yaşamasına rağmen elindekilerini har vurup harman savurduğundan parasız kalıp birbirini dolandırarak "Lüküs Hayat" süren, ilişkileri çıkar üzerine kurulmuş üst kesim.

     İstanbul Şehir Tiyatroları'nın siparişi üzerine yaratılan ve ilk defa cumhuriyetin 10. Yıl kutlamalarının yapıldığı 1933'te sahnelenen eser 1946 yılına kadar büyük bir seyirci kitlesi tarafından izlendi. 1958'de Zeki Alpan, 1962 yılında Muammer Karaca tarafından sahneye konuldu, 6 Mart 1985'te İstanbul Şehir Tiyatrolarında yeniden sahnelenmeye başlandı. O günden itibaren genellikle kapalı gişe olarak aralıksız sergilenmektedir. 2019-2020 sanat sezonunda Murat Atak yönetiminde Ankara Devlet Tiyatrosunda sahnelenmiştir.

     Batı müziği geleneklerinde bestelenmiş bir eserdir ancak bazı parçalarda geleneksek Türk sanat Müziği makamlarının duyumlarına rastlanır. Oyun 1950 yılında Ömer Lütfi Akad tarafından "Lüküs Hayat" adıyla filme alınmıştır. 1973 yılında da Haldun Dormen tarafından  yeniden televizyon için filme alınmıştır. Yurdumuzda en uzun soluklu sahnelenen oyunlardandır.

       Yıllar sonra Akyaka'ya geldiğimde, Muğla'da İzmir Devlet Opera ve Balesinin "Lüküs Hayat Operetinin" gösterisi olduğunu duyunca tüm şartları zorlayıp gidip izledim. Aslında biraz ön yargılı gitmiştim, o büyük oyuncuların gölgesinde kalacaklarını vasat bir oyun izleyeceğimi düşünmüştüm. Oysa müzik, oyuncular ve söyledikleri şarkılar beni mest etti. Tek kelimeyle muhteşemdi. Hizmetçi ve evin genç kızının düeti, genç kızla sevgilisini düeti çok güzeldi. " Rıza" ve "Fıstık" rollerindeki oyuncuların ve arkadaşlarının danslarını beğeniyle izlerken şarkılarına eşlik ettim. Avuçlarım patlayıncaya kadar alkışladım. Emeği geçen herkesi kutluyorum, ellerine gönüllerine sağlık...

         Muğla gibi küçük bir ilde böyle güzel bir Kültür Merkezinin bulunması beni hem şaşırttı hem mutlu etti. Muğla halkının kültür ve sanata olan ilgisi ve duyarlılığını alkışlıyorum.

        Yurdumuzda sanata, sanatçıya gereken önem verilmediğini biliyoruz. Yaşamı hep siyah beyaz ve gri olarak görürüm, yaşam sanatla boyanır, renklenir yaşanır duruma gelir. Bir yerde okumuştum, "Acı, sanatla sevince çevrilebilir." Yaşantımızı daha güzel ve yaşanır kılmak için sanat ve sanatçıyı gereken değeri ve önemi vermeli özen göstermeliyiz. Bir ülkenin gelişmişlik ve refah düzeyi sanata, sanatçıya verilen önemle anlaşılır. 

2021 AKYAKA

 

AYŞE ÖZ

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

     

                          

 

 

 

 

 

      

                                                    

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI