ŞADAN HOCAM ile Whats App SÖYLEŞİLERİ-3

ŞADAN HOCAM ile Whats App SÖYLEŞİLERİ-3

                Şadan Hocam ile daha önceden başladığımız ve iki sayı verdiğimiz söyleşimizi kaldığımız yerden sürdürüyoruz. Hocam' ı bize davet etmiştik de şu lanet mikroplardan dolayı evden bile çıkmadığını söylemişti. Biz de "Hocam, çok şükür buralar temiz. Ama yine de çok temkinli olmak gerek. Demişiz. Hocam da "Nail; bilimin göremediği virüsü sen görüyor musun? Muğla' da vaka yok mu? Aman daha fazla yorulma(yın)!  Demişti. N.D. " Olabilir, her yerde olabilir. Büyük şehirlere göre. Demek istedim. İyi akşamlar Hocam"  Ş.G. "Yahu Nail! Muğla büyük şehir değil mi? (Bu vesile ile yazı yazılır). N.D. "Tamam Hocam, pes. Hocam, bilmem farkında mısınız? Sizden ücretsiz dersler alıyoruz. Sağ olun". Ş.G. "Yazını okumadan, Mevlana sözü: "Pes Sühan kuteh bayed vesselam!"  "Dersi gazete yazılarımdan alın.. Gece iyiler!.. " N.D. "Alıyoruz hocam. Bizim bu haftaki yazımız; MİLETOS. Sizin meşguliyetiniz vardır diye kesiyoruz."  " Ş.G. "Bizimki oldu "Serial"; başka şey yapmamız olası değil. " N.D. "Selamlar hocam."  Ş.G. "Vallahi enerjinize hayran kaldım ama ben yaşlı, hasta ve sorunlarla boğuşan birisiyim. Herkese bu kadar vakit ayırırsanız, başka şey yapamazsınız!!!". N.D. "Hocam, Biz sizin her sözünüzü zevkle, mutlulukla ve severek bekliyoruz. Sizi yormak istemiyoruz ondan.".  Ş.G. "Nail; İngilizce yazayım: "Enough". (ben hala Hocamı anlamamış sürdürüyorum) N.D. "Nasıl isterseniz. Siz bilirsiniz. Burası nemden boğucu. Sizin oralar nasıl?"  Ş.G. "Nail&Aynur; kusura bakın. Telefonla boğuşmak gözlerimi, parmaklarımı daktilo ile yazı yazmaktan çok daha fazla yoruyor. Konuşma sorunum dolayısıyla herkes yazılı görüşme istiyor! Ben ne yapayım? Galiba telefonu kapatmak çare ama onkologlarla iletişim zorunluluğum var!.  İnsafınıza kalmış!!!"  N.D "Hocam, kusura bakmayın. Sizi meşgul etmeyelim. Selamlar."  Ş.G. "Böylece yormamış, meşgul etmemiş oluyorsunuz! Bu akşamki yazı programım kadük (düşmüş)oldu. Dilerim; yarın devam imkânım olur. İzniniz olursa şayet!"  N.D. "Estağfurullah Hocam!... " Ş. G. "Nail; senin anladığın dili bilsem; o dilde yazacağım! Gözlerim, parmaklarım, bütün organlarım felç oldu. İstersen bana diyeceklerini köşende yaz! Takatim kalmadı. Temmet!!!. Hala mı halasın? Oh ne alasın! Anlaşıldı beni uyutmamak için uykusuz kalacaksın? Yok mu buna bir çare???  30Temmuz 2020.

                Hocam, bize gazete yazası göndermiş. Biz de hemen karşılık verememişiz. Hocam da "Günaydın niyetine" Demiş. N.D. "Günaydın hocam. Özür dileriz. Dün telefonumuzu suya düşürdük ve tamircide idi Bu gün 12.00' da aldık. Şükür yapılabildi. Hocam, sizi tebrik ederiz. Geçen günkü diyalogumuzda Siz, tarizden tezat' a, cinastan, hiciv' e kadar tüm sanatları kullanmış ve ironi de yapmışsınız. Bizim kalın kafamız bunları almamış. Tekrar özür dileriz. Biz, sizin söylediklerinizi (yazdıklarınızı) düz anlamışız. Kendinizi hiç yormayın Hocam. Nerde trak, orda bırak. Sizinle sohbetten biz zevk alıyor ve çok şey öğreniyoruz. Ama sizi de usandırmayalım istiyoruz. Hocam, sizin istediğiniz bir tarihte isterseniz evinizden aracımızla alır yine evinize bırakırız. Zaman bulduğunuzda yanıtlayın. Kendinizi yormayın. Selamlar.  31 Temmuz 2020. Hocam, bize kaynaklardan, kitaplardan 3 sayfa yazı göndermiş. N.D. "Sayın Hocam, Kurban Bayramınızı kutlar, nice sağlıklı, mutlu yıllar dileriz. 2 Ağustos 2020. N.D. "Hocam günaydın, Akyaka' da "Kitap Fuarı"  varmış. Siz de var mısınız?"  Ş.G. "Günaydın. Kitap Fuarı mı? Haberim yok. Olsa bile gidemem; sağlığım elvermez. Sosyal mesafe."  N.D. "Hocam, geçmiş olsun. Siz rahatınıza bakın. Selamlar." 9 Ağustos 2020 N.D. "Günaydın Hocam. Size bir sorum olacak; Atatürk için (4-6 bin kitap okudu" Deniliyor. Kitapları kenarlarına şerhler düşerek nasıl okuduğunu biliyoruz. Gerçi O, yaşamının her safhasında okumuştur. Ama 6 bin mümkün mü? Uygun olduğunuz bir zamanda yanıtlarsanız seviniriz. Selamlarımızı sunuyoruz. " Ş.G. "Anıtkabir Müzesinde, İst. Üni, Çankaya vb. de duruyor. Net 3 bin 997 adedi biliniyor. Bazı kitaplar 10-15-20 cilt. En önemlisi bilinçli olarak seçip edinmiş, okumuş. Ayrı bir adam!..."     N. D. "Daha önce 4 bin olduğunu duymuş/okumuştum, elimdeki kitap 6 binden söz edince kuşkuya düştüm. Sağ olun. "  Ş.G. "İşte; demek bildiğin doğruymuş. Ama nedense O'nu en çok etkileyen yazardan söz edilmez!.. " N.D. "Kimdir Hocam? Çalıkuşu' nu savaşta bile yanından ayırmazdı. O yıllarda "Gençler Anadolu' ya" diye bir akım vardı." Ş.G. "Aynı Atatürk gibi babamın da başucunda üç kitap bulunurdu: Kuran, Nutuk, Çalıkuşu."  N.D. "Sağ olun Hocam, iyi günler. Daha ortaokulda kendi kazandığım parayla alıp okumuştum Çalıkuşu'nu." 10 Ağustos 2020 N.D. "Hocam, günaydın! Sizi fazla yormamak kaydıyla."  Ş.G. "Haydi sor; ama zor olsun lütfen"  N.D. "Laodikeia' da Çanakkale ve Truva' da ve bazı yerlerdeki ören yerlerinde bol miktarda toprak yığınları var. O zamanlar da bu günkü gibi yapıların üzeri ağaçlarla, odun parçalarıyla ve toprakla örtülüyor muydu? Selamlar"  Ş.G. "Binaların toprağa kadar kısmı taşla, üstü kerpiçle; çatısı dallar ve toprakla örtülüyordu. Sadece tapınak ve kamu yapıları dayanıklı oluyordu. Öteki binalar yağmur, deprem ve saldırılarla yıkılıyordu. Yığın oluşuyor, yeni köy onun üzerine kuruluyor; böylece yeni köy, eskisinden daha yüksek oluyordu ki böylece höyükler oluşuyordu; sizin gibi!..."  N.D. "Nasıl bizim gibi Hocam? Anlamadık."  Ş.G. "toprağın üstüne toprak oturmuş höyük demişler/insanın üstüne insan oturmuş büyük demişler! Siz de gittikçe büyüdüğünüz için"  N.D." Kitabımı görmek istiyordunuz. Gerek maddi, gerek dijitalde hazır. Uygun olduğunuzda size getirebiliriz. Selamlar."  Ş.G. "Gelerek zahmet yerine Yurtiçi Kargo ile göndererek rahat edin lütfen.  Bankerlerden bütün farkımız/Onlar paralı, biz parasız!..."  N.D. "Hocam, ben kitapları flaş bellek ortamında Akyaka' da sizin uğradığınız bir markete, dükkâna, bakkala, vb. bırakıp size duyursak olur mu? Ayrıca sizden bir de önsöz/sunum ya da görüş istesek olur mu? O taraflara sık sık yolumuz düşüyor."  Şadan Hocam' a  Sandıras yamaçlarından renkli bir fotoğraf göndermiş ve eklemişiz. N.D. "Dağlar kızı Reyhan' dan kır çiçekleri Şadan Hocam' a. Hocam, burası Çiçekli Baba' nın yamaçları. Diye de yazmışız. " Ş.G. "Çiçekli Baba değil, Çiçek Baba. Emaneti Akyaka merkezde Türkoğlu Market' e bırakın; İbrahim veya Sergül. " N.D. "Tamam Hocam. Geçtiğimizde bırakır size de haber veririz."  Burada geçtiğimizde(de' yi ayrı yazmışım). Hocam, hemen düzeltmiş. Ş.G. "Geçtiğimizde".  N.D." Tamam. Yazımda en çok dikkatimi çeken yanlışlar: "de" ler ve "ki" ler. Fark etmemişim. Onu bilemeyecek bir dilci değilim. Teşekkürler. DTCF' de Hamza ZÜLFİKAR' dan çok çektik. Hele bir Genel Dilbilim Hoca' mız, Doğan AKSAN vardı. Dersine doyum olmazdı. Cem DİLÇİN öyle, Gündüz AKINCI ona keza. " Ş.G. "Olmayaydı dilimiz/Nic'olurdu halimiz?" 

12 Ağustos 2020 "N,D. "Hocam günaydın. İyisinizdir inşallah." Ş.G. "Yelpaze yelpaze yelpazelenir/Güzelin yanında can tazelenir." N.D. "Özelsin Hocam, özelsin/İnan bu halinle ne güzelsin/Hele hükmet de şu dünyaya/Hemen her şey düzelsin. Sayın hocam, buradaki 2. Tekil kişi adılı sizi düşündürmesin. Vezin gereği. Yoksa "SİZ" e "sen" demek haddimiz değil."  Ş.G. "Bana "SİZ" li olmayın n'olur/Kalabalığı sevmiyorum. " N.D. "Tamam hocam, saygılar."  kitap çalışmasından bazı sayfaları Hocam' a göndermişiz. N.D. "Hocam, kitap çalışmasından sayfalar. Bitince size getireceğiz. Aslında tüm gezi yazılarımızı 300 sayfa civarında tamamlamıştım." Ş.G. "Pes Sühan kuteh bayed vesselam"  N.D. "Belediye Başkanımıza götürdük. O da "Bu Köyceğiz' i anlatmıyor ki." Dedi. Biz de yeniden yalnızca Köyceğiz' i konu alan yazılardan 200 sayfa kadar bir taslak hazırladık. İçinde 80 kadar yazı var. Fotoğraflar da eklenecek. Burada İst. dan bir yayıncı var. Onunla tanıştık. "A/4 formatındaki sayfalar kitap sayfası olunca %50 artar" dedi. " Ş.G. "Hangi Bel. Başkanına?" N.D. "Köyceğiz Bel. Başkanına. Genel kitabı GÜRÜN' e götüreceğiz. " Ş. G. "Kitap boyutları Oktav, Kuart, Follyo, Büyük Folyo. Doğrudan B.Ş.B. Başkanına götürülmez prosedüre göre." N.D. "Tamam, burası olmaz derse öyle. Hocam, sizi yormayalım. Kısa kısa yazışalım. Selamlar."  Ş.G. "B.Ş.B. Başkanına götürülmez! Götürülürse sonuç baştan olumsuz olur!" N.D. "Tamam hocam".  Önümüzdeki haftalarda söyleşilerimiz sürecek.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI