SÖKE’DE 44.YIL MEZUNİYET BULUŞMASI ve SULTANHİSAR’ da NYSA ANTİK KENTİ HARABELERİ…

  

SÖKE’DE 44.YIL MEZUNİYET BULUŞMASI ve SULTANHİSAR’ da NYSA ANTİK KENTİ HARABELERİ…

            Değerli okurlar,  yine yollara düştük ve yine yeni maceralar aradık kendimize. İki yılda bir yapılan SÖKE LİSESİ PANSİYONLULAR BULUŞMASI, bu yıl Ramazan nedeniyle erkene alındı. İlgili arkadaşlar, bizleri arayıp tek tek çağırıp yönlendirdiler. Sabahın sekizinde yollara düşüp bu bahar mevsiminde çok güzel ve keyifli bir yolculuktan sonra 11.00 sularında Söke Lisesi bahçesindeydik. Başta Necla Hanım ve Söke’nin Ali’si ile Yaşar’ı gelenleri karşılamak üzere mahşerin üç atlısı olarak hazırdılar. Hoş-beşten  sonra bahçede bize ayrılan masaların çevresindeki sandalyelerimize yerleştik. Fethiye’den, Milas’tan, Denizli’den, Aydın’ dan, İzmir’den, Ankara’dan ve çevredeki ilçelerden olmak üzere gelen gelen oldu. Bu arada TRT sanatçısı iki arkadaşımız da gelmişler. Hüseyin YALTIRIK’ ı söylemeseler tanıyamayacaktım. Bu arada okul Müdürü bize çay-kahve ve özel nohut mayalı ekmekle kahvaltı ikram ettiler. Okulumuzun yıllar önce eskitemediğimiz koridorlarını dolaştık. Pansiyonumuzu gezip eski yatakhanelerimizde ders yapan öğretmen/öğrencilerin derslerine girdik. Onlarla kısa da olsa söyleşiler yaptık. Öğrenciler neredeyse yarım asır öncesinden gelen bizlere tarihten çıkmış birer antik eser gibi baktılar. Biz de onlara kısa kısa hayat tecrübelerimizden süzülen önerilerde bulunduk. Toplantı salonuna geçerek her toplantıda yapılan NOSTALJİ görüntülerini izledik, aramızdan ayrılan arkadaşlarımızı andık. Bazı arkadaşlara hediyeleri verildi. Sonra topluca merkezdeki BEDESTEN’ e geçtik. Orada da öğle yemeğimizi yedikten, sohbetlerimizi edip fotoğraflarımızı çekildikten sonra gece kalınacak olan Bodrumdaki otele geçmek için arkadaşları uğurlarken biz Aydın yönüne doğru harekete geçtik. Aydın’da; Germencik girişinde bizi MARSİYASS kurucu Başkanımız Cengiz ALABAZ karşıladı ve doğruca evine götürdü. Cengiz’le bizim, Hanımla da Gülgün Hanım’ ın sohbetleri gece yarılarına kadar bir türlü bitmeyince geceyi orada geçirdik. Sohbetlerimiz kahvaltıdan sonra öğleye kadar da sürdü. Baktık ki lafın harımı yok, sonunda ALABAZ ailesinden ve Aydın’dan ayrılarak doğruca Sultanhisar’ da NYSA ANTİK KENTİ’ ne ulaştık. NYSA, ilçenin üç km. kadar kuzeyinde dağa yaslanmış zeytin bahçeleri arasında, yeşillikler içerisindeydi. Zamanında da zeytinlikler ve bağlar ülkesi olarak biliniyormuş. Artık benim girişim ücretsizdi. Ama henüz MÜZE KARTI çıkartmadığımızdan Hanım için 6 tl. ödeyerek antik alana duhul eyledik. Önce TİYATRO’ yu gezdik. Sonra da yemyeşil adam boyu otların arasındaki zeytinliklere yayılan tarihi kalıntıları tek tek dolaşıp fotoğrafladık. TÜNEL’ İ, ROMA KÖPRÜSÜ’ nü, ÇARŞI BAZİLİKA’ yı, MECLİS BİNASI’ nı, AGORA’ yı bu gölgeli ve güzel fotoğraf havasında, yeşillikler içerisinde zevkle gezerek fotoğraflayıp çıktık. NYSA ANTİK KENTİ, KARİA bölgesinin önemli bir kentidir. Aydın- Sultanhisar ilçesinin 3 km. kuzey batısında yer alıyor. Bu kentin kuruluşu ile ilgili bilgileri Augustus döneminin ünlü gezgini ve coğrafyacısı STRABON ile tarihçi STEPHANOS’ un anlatılarından öğrenmekteyiz. Eskiden KARİA olarak adlandırılan bölge, HELENİSTİK devirde M.Ö. 3. Yy. ın ilk yarısında SELEUKOS’ un oğlu 1. ANTİOKHOS SOTER tarafından kurulmuş. İki ayrı şehir olan kent, ortadaki bir köprü ile birbirine bağlanmıştır.(Köprü, bu gün yıkılmış haldedir.) Burada, tiyatro, Gymnasium, agora, tünel, vb. yapılar mevcuttur. Kent Roma döneminde yeni ekleme binalarla önemli bir noktaya gelmiştir. Çok dik bir boğazın iki yakasında kurulan kent, tonozlu alt yapılarla desteklenmiştir. NYSA, eski çağlarda özellikle eğitim alanında önemli bir kent imiş. STRABON, bu kentte eğitim görmüş. Buradaki GYMNASİON ve KÜTÜPHANE kalıntısı NYSA’ daki eğitim yapılarını oluşturuyordu. Kütüphanede bulunan PAPİRÜS ve PARŞÖMEN rulolar ve yazma eserler uzun süre insanların hizmetine sunulmuş. Bu gün kenti çevreleyen surlardan eser bulunmamaktadır. Ancak tiyatro kalıntısı oldukça iyi durumdadır. NYSA’ nın en iyi korunan yapısı BOULEUTERİON’ dur. Bu yapıyı STRABON, GERONTİKON (yaşlılar meclisi) olarak tanımlamıştır. Dik dörtken planlı yapının iç kısmında yarım daire şeklinde CAVEA (theatron) yer almaktadır. Buradaki büyük tiyatro 10.000 ’12.000 diyenler de var) kişilik bir yapıdır. Kütüphane binası da Efes’ teki CELSUS kütüphanesi’ nden sonra Anadolu’ nun en iyi korunmuş antik çağ kütüphanesidir. Doğuda AGORA yer almaktadır. Burası, 89x105 metrelik boyutları olan ve dört yanı kolonlarla çevrili salonlardan oluşan PAZAR YERİDİR. Kentteki bir başka büyük yapı da gençlerin düşünsel ve bedensel eğitim gördükleri SPOR YAPISI olan GYMNASİUM dur. Nysa, Antik kentinin nekropolü (mezarlığı) yaklaşık iki km. batıda AKHARAKA (Salavatlı) kutsal yolu üzerindedir. Antik kenti kuzeyden güneye ikiye bölen dere yatağının üzerinde bu gün harap halde bulunan STADİUM(Burada zamanında gladyatör dövüşleri de yapılmaktaymış) yer almaktaymış. Buradaki oturma sıraları kayalık yerler oyularak doğal arazi üzerine yerleştirilmiş. NYSA antik kenti, XX. Yy. ın başlarında birçok araştırmacının dikkatini çekmiştir. İzmir Arkeoloji Müzesi, 1960’ larda GERONTİKON ve TİYATRO’ da kazı çalışmaları yürütmüştür. 1990-2010 yılları arasında ise A.Ü.DTCF Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vedat İdil’in başkanlığında Prof. Dr. Musa KADIOĞLU’ nun Başkan Yardımcılığını yürüttüğü ekip tarafından gerçekleştirilmiştir. 2012 yılından sonra da çalışmalar Aydın Arkeoloji Müzesi Başkanlığında A.Ü. DTCF Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Hakan ÖZTANER’ in bilimsel danışmanlığında gerçekleştirilmektedir. Yol üzerinde “YÖRÜK ALİ’ nin KÖYÜNE GİDER” levhasını gördükse de oraya uzanmadık. Ayrıca AYDIN MÜZE’ sinin çıkışta, yol kıyısında olduğunu bildiğimiz halde bu seferlik uğramadık. Onu da bir başka bahara bıraktık. GELECEK HAFTA ATÇA ÇİLEK FESTİVALİ ve KEMER BARAJİ ARAPAPIŞTI KANYONU MACERASINDA BULUŞMAK ÜZERE SAĞLIKLA ve ESEN KALINIZ.

YAZARIN DİĞER YAZILARI