MİLAS ZEYTİN MÜZESİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER!

Nevzat Çağlar Tüfekçi

MİLAS ZEYTİN MÜZESİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER!

Ülke genelinde 170 milyona yakın zeytin ağacı bulunmaktadır. Bunun 17 milyonu Muğla’dadır.  Muğla, Balıkesir ve Aydın’dan sonra 3. sıradadır. Milas, 9 milyon meyve veren zeytin ağacına sahiptir.  Milas zeytinlerinden, var yılında 100 bin ton tane zeytin elde edilmekte, bunun % 10’u sofralığa, geri kalanı yağlık zeytin olarak ayrılmaktadır.  Milas zeytinlerinden var yılında yaklaşık 16 bin ton zeytinyağı elde edilmektedir. Bu anlamda Milas, önemli bir zeytinyağı üretim merkezi durumundadır.

***

Milas zeytinleri, bugün olduğu gibi Karya döneminde halkın temel geçim kaynağıydı. MÖ 3. Binlerde Sümerler, Batı Anadolululara, ‘Deniz kıyısındaki güneş bahçesinde yaşayan insanlar’ derlermiş. Firavunlar zamanında da Mısırlılar, Egeliler’e, ‘Denizin yüreğinde yaşayan insanlar’ derlermiş. ‘Bereketli Hilal’ olarak adlandırılan Nil Deltası, Mezopotamya ve Anadolu’yu, özellikle Ege kıyılarını içine alan toprakları, tarih boyunca farklı kökenden onlarca kavim vatan seçmiş veya sahip olmaya çalışmıştır. Bunun nedeni ise topraklarının verimliliği, stratejik konumu ve güzel iklimidir. Rivayete göre, istilacı kavimler, Karya topraklarını ele geçirmek amacıyla, savaşçılıklarıyla ünlü Karlar’ın moralini bozmak için, önce zeytin ağaçlarını dibinden keserlermiş...

***

Milas’ın zeytin ağaçları, tarih boyunca çok kıyımlara uğramış, yangınlara ve çetin doğa koşullarına karşı yaşam mücadelesi vermiştir. O kıyımlardan kurtulan ve bugünlere kadar gelebilen asırlık diye nitelenen şanslı zeytin ağaçları bulunmaktadır bölgemizde. En yaşlı ağaç olduğu tahmin edilen ATA AĞAÇ’ın yaşı ise bilimsel yöntemler kullanılarak 3200 olarak belirlenmiştir. Asırlar ötesinden bugüne gelebilen zeytin ağacı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Araştırma Laboratuvarları Merkezi Koordinatörü ve Fen Fakültesi Fizik Bölümü Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Aktürk’ün Kazıklı’daki zeytinliğinde bulunmaktadır. Bu ağaç, bölge zeytin türü memeciğin farklı bir çeşididir. Milas bölgesinde buna benzer anıtsal özelliği olan çok sayıda zeytin ağacı bulunmaktadır.

***

Milas antik dönemlerden bu yana zeytinciliğin merkezi olmuştur. Zeytinyağı, o dönemlerden bu yana farklı şekillerde elde edilmiştir. Bölgemizde zeytinyağı elde etmenin araçlarının evrimsel gelişiminin kalıntıları bulunmaktadır. 2009 yılında “Milas’ta zeytincilik, Kara Havyar: Zeytin” kitabının hazırlığı sırasında bölgeyi dolaştım ve zeytinyağı elde edilen araç ve yöntemlerin malzemeleriyle karşılaştım. Bunlar şu şekilde sıralanıyordu: Antik dönem için işlikler; Ayakyağı çıkarma teknikleri olan mermere veya kayaya oyulmuş işlik, yarım ağaç gövdesinden oyulan şirane; burgulu(gocurgatlı) sistem; presli sistem… Bu zeytinyağı elde etme yöntemlerinin malzemeleri doğada terkedilmiş durumdaydı. Bu malzemelerin değerlendirilmesi için Zeytin Müzesi kurulması yönünde geçmişte yazı ve önerilerim oldu… Oysa bizim bölgemizdeki bu malzemelerle, başka yerlerde zeytin ve zeytinyağı müzeleri kuruluyordu. Hurdacılar da bunları yok pahasına alıp, kıymetini bilenlere satıyorlardı.

***

Bu kadar zeytinle özdeşleşen, zeytinin bir yaşam biçimi olduğu, zeytinciliğinin geçmişi asırlar ötesine dayanan bir ilçede, “Zeytin ve Zeytinyağı Müzesi”nin olmaması bir eksiklik… Zeytinyağı elde etmenin her yönteminin evrimsel bir şekilde yer aldığı müze, Milas için önemli kültürel gösterge ve turist çekim merkezi olacaktır. Kaymakamlığın kurumsal önderliği ile bu müzenin oluşturulabileceğini düşünüyorum. Milas Kaymakamı Eren Arslan’ın bu konuya önderlik etmesiyle “Zeytin ve Zeytinyağı Müze Projesi” hayata geçirilebilir. Kaymakamlık önderliğinde bu projenin gerçekleşmesi, Milas Kaymakamı Eren Arslan’ın, Milas’ta iz bırakanlar arasında yer almasını sağlayacaktır… Milas’ın böyle bir müzeye ihtiyacı var!..

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI