" ROMA'DA HUKUKÇULAR VAR" DİYEBİLMEK

                 " ROMA'DA HUKUKÇULAR VAR" DİYEBİLMEK

   Bu söz, hukukun üstünlüğünü ve insanların hukuka inançlarını göstermesi açısından önemlidir. Söylediği yıllar dünyada henüz hukukun evrensellik kazanmadığı ama yargıçların hukuka olan inançlarından dolayı, günümüzün pek çok toplumundan daha ileri bir hukuk anlayışını simgeler. Bunu söyleyebilen bir toplumda adaletsizlikler en aza indirilmiş durumdadır. Varsa bile bir adaletsizlik onu da "Roma'daki hukukçular" giderecektir.

    Her toplumda hukuka olan inanç v güveni yaratmak hukuk adamlarının ilk görevidir. Hukukun var olması bunu yaratmıyor hukuk adamlarının gerçekten hukukun öngördüğü şekilde davranması yaratıyor. Hukuku uygulayan insanların sadece ve sadece hukuk öngörülerine göre davranmaları yaratır bu inancı. Bir hukuk adamı sıradan devletin memuru gibi davranıyorsa yani amir-memur ilişkilerine göre hareket ediyorsa orada ne hukuka ne de hukukçuya güven kalır. Elbette hukukçu da devletin görevlisidir ama öteki görevlilerden farklıdır bu görevlilik. Hukuk adamı devletin memuru gibi davranamaz ancak bunun çeşitli şekillerde nasıl olması gerektiğini devlet çizebilir.

   Geçmişte bir yargıcın söylediği sözlere bakalım. Bir seçim öncesi şöyle diyordu bu yargıç: BAKANIN GÖSTERECEĞİ EŞEĞE BİLE OY VERİRİM. Bunu söylediği zaman yirmi yıla yakın yargıçlık yapıyormuş bu şahıs. Bu zihniyet biat itaat kültürünün yaklaşımıdır. Bu kültüre göre bu yargıcın bağımsız olması beklenemez.  Vicdanına uygun davranması da   mümkün değildir bu şahsın.. Çünkü vicdan bakanın g3östereceği eşeğe oy vermeyi  öğütlemeyebilir.. Şimdi bu şekilde düşünen bir kişinin hukuk önceliğine göre kararlar vermesi nasıl olanaklı olacaktır? Bakan onu istediği kararı vermediği için görevden alamaz mı?

    Amerika'da devlet yetkililerin bulunduğu bir yemekte yargıçların karşısındaki sandalyeler boş bırakılmış. Bir yabancı bunun nedenini sorunca nasıl bir yanıt almış dersiniz?

 Burada devletin hukukçuya bakışı çok güzel anlatılmış olmuyor mu? Acaba o hukukçular salona girerken üst aramasından geçiyorlar mı dersiniz?

     Tüm olumsuzluklara rağmen zaman zaman bizde de ANKARADA HUKUKÇULAR VAR dedirtecek örnekler yaşanmıyor değil. Özellikle Anayasa mahkemesinin bazı kararları-birileri beğenmese ve tanımasa da hukuk üstünlüğünü göstermektedir. Bunlara bakarak zaten  az da olsa hukuka inançları oluyor insanlarımızın..

   Örneğin Anayasa mahkemesinin çocuk suçlarında vermiş olduğu bir karar yer aldı gazetelerde.. Bir çay ocağında çalışan bir çocuk bozuk paraların biriktirildiği iki kumbarayı aldığı için mahkemece tutuklanmış ve cezaevine girmiş. Ancak bir takım girişimler sonuçlanmayınca çocuk koğuşunda intihar etmiş. Olay Anayasa mahkemesine taşınmış ve mahkeme şu kara varmış. ÇOCUĞUN TUTUKLANMASI ANCAK ADLİ KONTROL TEDBİRLERİNDEN SNUÇ ALINAMAYACAĞI GÖRÜLÜRSE OLMALIYDI. KARAR VERİLİRKEN BUNUN BİR ÇOCUK OLDUĞU İKKATE ALINMALIYDI. TUTUKLAMA EN SON ÇARE OLMALIYDI.

     Bu yaklaşım tüm hukuk kurallarında geçerli kılınırsa bu toplumda hukuka olan inanç ve güven artacaktır. Ancak o zaman bizler de ANKARADA YARGIÇLAR VAR diyebileceğiz. Bu yargıçlar aynı zaman bir toplantıya katıldıklarında üstlerinin aranmasına da izin vermeyecektir. Bakanın önünde eğilmeyecektir bu yargıçlar

 İşte o zaman doğacaktır hukukun üstünlüğü her yerde ve her zaman her durumda..

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI