DEMOKRASİ TÜRKÜLERİNDE YARIŞIYORUZ AMA

                      DEMOKRASİ TÜRKÜLERİNDE YARIŞIYORUZ AMA

15 Temmuz geldi –geçti..En çok kullanılan ve duyulan sözcük “ Demokrasi “  olmuştur.Kendini demokrasi havarisi gösterme yarışındaydı Türkiye sanki.. Nasıl herkesin değerlerine bağlı olduğunu söylediği  bir toplumda dünyanın kirle toplamlarında gösteriliyorsak ve son yıllarda rüşvet ve yolsuzlukta ilk sıralarda gösteriliyorsak demokrasi konusunda  hiç de iyi bir noktada  gösterilmiyoruz.hatta tüm demokrasi ölçeklerinde  en son sıralarda demirlemiş gibi gösteriliyoruz.İnsan merak ediyor herkesin değerlerine bu kadar bağlı göründüğü bir toplum nasıl olur da bu değerlerin hiç birisinin izin vermediği sıralardan kurtulamıyor.aynı şekilde herkesin demokrasiden yana göründ

üğü bir toplum nasıl olur da tüm demokrasi ölçeklerinde hep sonlarda  gösteriliyor?  Birilerinin  bize kastı mı var ki  hep olumsuzluklarda geçiyor adımız?

   O zaman ortada bir yanlışlık var demektir.Yanlışlık acaba nerede bulunuyor/Bizde mi bizi öyle görenlerde mi,her ikisinde mi?

Demokrasiye bakışımız mı yanlış veya eksik/Demokrasi anlayışımız birilerinden nerede farklılık gösteriyor?

  Yanlışın en büyüğü biz her toplum şeklinde demokrasi olabileceğini sanıyoruz.Yirminci asırda yaşadığımıza  göre demokrasinin mutlaka olması gerekir diye düşünüyoruz.Oysa demokrasi her toplum şeklinde olması gereken bir yaşam ve yönetim şekli değildir.Her toplumun öngördüğü insan anlayışı,ekonomik-sosyal .kültürel bakışı aynı değildir.Aynı olmadığı için de her toplumda demokrasi olamaz.Her ne kadar o toplum bireyleri demokrasiden yanı görünse  de demokrat olamazlar.Örneğin fodal toplumlarda demokrasi olamaz,Feodal alışkanlık ve kültürlerin egemen olduğu toplumlarda demokrasi olamaz.Dinci toplumlarda demokrasi olamaz.Çünkü hiçbir dinci toplum demokrasiye uygun değildir ve zaten buna izin vermez.İnsanların biat ve itaat kültürüyle şekillendiği toplumlarda demokrasi barınamaz.

 Neden barınamaz.Çünkü demokrasi önce bir yaşam biçimidir.Sonra bu yaşam  biçimine uygun düşen bir yönetim anlayışıdır.Yaşam biçiminde demokratik olmayanların demokrasiyi istemeleri de mümkün değildir.Ailede,okulda,işyerinde,sokakta demokrasiden yana düşünemeyen ve davranamayanların yaşadığı toplumlarda demokrasi barınamaz.Bundandır ki bu gün yeryüzünde ikiyüze yakın toplum  şekli görülüyor ama bunların ancak parmakla sayılacak kadar azı demokrasi ile idare edilir.

  Bu açıdan bakılınca 15 temmuzu birileri demokrasi bayramı olarak sunmaya çalışıyor.

Demokrasi de sadece ve sadece  seçme-seçilme hakkıyla görüyorlar.Oysa demokrasi  bir çok hak ve özgürlükleri içerir.seçme ve seçilme bunlardan sadece biridir.Üstelik iş seçme-seçilmeye dayandırılırsa ç ok komik bir yaklaşım ortaya çakar.Çünkü günümüz dünyasında seçme ve seçilmenin bulunmadığı bir yönetim anlayışı hemen hemen kalmamıştır.tüm dikta yönetimleri bile seçme ve seçilmeyi gösteriş  içinde olsa,kullanmaktadırlar.Seçme ve seçilme demokrasinin olmazlarından sadece biridir.Bir yerde seçme ve seçilme var diye orada demokrasi de vardır mı diyeceğiz?

   Demokrasi türküleri söyleyenlerin  hangisi samimi hangisi değildir ayrımını yapabildiği sürece bir toplum demokrasiye yaklaşabilir.Unutulmamalıdır ki her ses her şarkı ve türküye uygun değildir..

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI