HUKUK VE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ

HUKUK VE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ

Son yıllarda ve son günlerde en çok konuşulan konulardan biri olmuştur hukuk.Sık sık genelgelerin yayınlandığı koşullarda kimilerine göre hukuka aykırılıklar var kimilerine göre her şey hukuka uygun dur.Dolayısıyla evrensellikten yoksun,"kimine göre değişen" bir hukuk anlayışımız var demektir.Oysa hukuk anlayışlarının evrenselliğe en uygun ve yakın olması  gerekir bir hukuk devletinde.Evrenselliğe yakınlık demek,hukuk devleti anlayışının bunduğu yerde benzer davranışlara aynı hukuk yaptırımlarıyla bakabilmek demektir.Örneğin  bir ülkede bir vali maske takmadığı için bir başbakana ceza kesebiliyor.başka bir ülkede bir başbakana  10 kişiye izin verilen bir yemekte 13 kişiyi ağırladığ için ceza kesiliyor.Gerekçe yasak olan sayıya uymamak olarak gösteriliyor.Bu cezayı kesen kişi o başbakanın atadığı bir devlet memuru..Bizde ne oluyor?  Bir gün  önce cenazelerde  bulunacak  kişi sayısını belirleyen bir genelge yayınlıyor bakan ertesi gün cenazeye onlarca insan katılıyor.Bu bakana neden  9 kişi olması gereken cenaze törenine onlarca kişinin katılmasına göz yumdunuz diye ceza kesebilecek bir yetkili var mı acaba?Burada hkukun varlığından ve üstünlüğünden söz edilebilir mi?

   Bir Antikçağ düşünürü bu durumu şöyle açıklıyor.HUKUK GÜÇLÜNÜN İŞİNE YARAYAN ŞEYDİR. Bizdeki bakan örneği tam da bunu kanıtlayacak türden değil mi?

  Hukukta evrensellik olmayınca görelilik her zaman ağır basar.Bir iki ülkede Genel kurmay başkanları,aşı sırası gelmediği halde aşı oldukları anlaşılınca istifa etmek zorunda kalmıştı.İstifa etmemiş olsaydılar ne olurdu? Yaptıkların gerekçeleriyle birlikte anlatmak zorundaydılar.Çünkü orada hukuka ayrı davranan bakan bile olsa bunun hesabını "vermek zorundadır" diye geçerli olan bur hukuk mantığı var.Bu mantık bakana hukuk üstü davranma yetkisini vermiyor.

  Hukuk "güçlünün işine değil de haklının işine yarayan şeydir" olsaydı yetkili durumunda bulunanların diledikleri gibi davranmaları mümkün olmayacaktı dünyada..

  Saddam,kendisini sorgulan yargıçlara "siz beni yargılayamazsınız.sizi ben getirdim o görevlere" demişti.Saddamı yargılayan yargıçlar ,ona ceza verecek şekilde yeni bir hukuk düzenlemesi yapmamıştı.Saddamın yasalarından hareketle onu idama mahkum etmişlerdi.Demek ki hukuk ,Antik çağ düşünürünün dediği gibi güçlünün işine yarayan şeydir.G üçlü istediği kararları  kendi hukuk anlayışından rahatça alabilir.yeni bir hukuk yapmasına bile gerek yoktur.

Faşizmin önemli bir kişisi şöyle demişti.Siz bana Hitleri öven yazılar getirin ben onlardan  istediğimi hakaretten mahkum ettirebilirim hatta ölüme bile gönderebilirim.Neden böyle diyordu?çünkü hukuk anlayışında,yapısında buna izin verecek yaklaşımlar bulunuyordu.Olmadığı durumlarda hukuka uydurulanabilen bir durum bile yaratılabilirdi.Örneğin 12 Eylül  hukukun idama izin vermediği çocuğu idam ettirebilmek için yaşını.hukukun izin verecek yaşa getirerek idamı gerçekleştirebilmişti.İşte bunun için  o Antik çağ düşünürü 2HUKUK GÜCLÜNÜN İŞİNE YARYAN ŞEYDİR"   diyebiliyordu.

Evrensel hukuk anlayışı ve mantığı geliştirilmedi sürece bu hukuk skandalları da devam edecektir.HERKES  KENDİNİ HUKUKTAN  YANA GÖSTEREBİLİR bu koşullarda..

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI