"33 YIL ÖNCE, YUNAN PAÇAYI NASIL KURTARMIŞTI!?"

 

            "33 YIL ÖNCE, YUNAN PAÇAYI NASIL KURTARMIŞTI!?"

Yukarıdaki başxlık, 12 Eylül 2020 tarihli 'Korkusuz Gazetesi' yazarı sayın Ahmet Takan'a ait köşe yazısının başlığıydı!.. Yunanistan ve onların el koydukları 18 ada ve 2 kayalık hakkında, bizim iktidarın uzun zamandır sürdürdüğü dış siyasetini hiç eğip-bükmeden, tarihten örnekler vererek anlatıyordu!.. Diyordu ki;

"Dış politikayı, içi boş teneke gürültüsü misali götüren bir iktidar!.. 'Bekâ' denince mangalda kül bırakmaz, ama kayıkçı kavgasından da bir adım bile öte gidemez!.. Ne zaman paçaları sıkışsa, Adnan Menderes ve Turgut Özal'ın devamı olduklarını iddia edip, 'Merkez Sağ' seçmenleri söğüş tahtasına oturturlar!.. Nur topu gibi kâğıttan kaplanlar bunlar!.. İş icraata gelince, bir o yana bir bu yana yalpalarlar!..

Doğu Akdeniz'de ve Ege'de efeleniyorlar ya... İnanın bana hepsi koftiden!.. Sizi biraz gerilere götüreyim... Hani o devamı olduklarını iddia ettikleri döneme... Böylece, bugüne kadar hep sır kalan gerçekler de ortaya çıksın: Sene 1987; Turgut Özal dönemi... Genelkurmay Başkanı Necdet Üruğ... Yunanistan'a nasıl esaslı bir şamar atılmış, herkes duysun ve bilsin!.. Bu arada önce tamamlayıcı bir bilgi notu verelim:

13-14 Şubat/ 1914 yılında altı büyük devlet kararı (Almanya, Avusturya-Macaristan, İngiltere, Fransa, İtalya ve Rusya), 1923 Lozan Antlaşması'nın 12. Maddesi ile Yunanistan'a, Kuzey Ege Adaları'nın zilyetlik (possesion) hakkı verildi... Kuzey Ege'de bulunan Taşaz, Semandirek, Limni, Midilli, Sakız, Sisam, Ahikerya, İpsara ve Bozbaba adalarının egemenliği ve mülkiyeti ile birlikte deniz alanları ve hava sahası Türkiye'de kaldı... Lozan Antlaşması'nın 13. Maddesi ile Yunanistan'ın, adaları askerî maksatla kullanamayacağı kararlaştırıldı!.. 1976 yılındaki 'Bern Antlaşması nedeniyle Yunanistan, kendi karasularının ötesinde petrol ve doğalgaz da arayamaz ve çıkaramaz!.. Ama 1987'de Taşoz Adası çevresinde sondaj çalışmaları başlattı!.. Hemen Özal, Türk Deniz Kuvvetleri'ne ait savaş gemilerini bu adaya gönderdi, TSK'ya alârm verdi!.. Necdet Üruğ, harekâta katılacak birlikleri denetledi!.. Özal Hükümeti'nin ve TSK'nın kararlı tutumu karşısında Yunanistan, hemen bu çalışmaları durdurup geri çekildi..

Eee, sonra ne oldu? Tayyip Erdoğan ve AKP Hükümetleri döneminde Yunan Enerji Şirketi 'ENERGEAN' 2009 yılında hiçbir engelle karşılaşmadan, sondaja devam etti!.. 2015 yılında ENERGEAN ve KEROGEN Capital adlı şirketler oradan petrol çıkarmaya başladı!.. O günden beri 11 petrol kuyusundan, günde 4 Bin varil ham petrolümüzü bu Yunanlılar çalıyorlar, hiç sesleri çıkmıyor..." diye yazıyordu...

Gerçekten de en az 10 yıldır, bu 'Ege Adaları' konusu sık sık gündeme geldi, biz ne yaptık!? İktidar ise hep kulaklarını tıkamakla yetindi, Yunanistan ise hiç boş durmadı!.. Bazan üst düzey komutanları gelip, bize çok yakın adalarda 'Kuzu Çevirmesi' yapıp, kafaları çekip, oraları silâhlandırıp, adeta dalgalarını geçtiler!.. Uluslararası Antlaşmalara ve Hukuk'a rağmen, bu adalara Bakanları, Başbakanları ve en sonra da Kaş İlçesi karşısındaki Meis Adası'na Bayan Cumhurbaşkanları geldi, bizimkiler de Kaş'ta komutanlarla toplantı yapmakla yetindiler!..

Yıllardır buralarda savaş uçağı uçurup, savaş gemilerini volta attırmakla vakit geçirdik, bol bol nutuk atıp, dehdit ettik!.. Yunanlılar ise adım adım buraları işgal ettiler, hâlâ onların üzerine 'Yanlışlıkla' bile olsa bir bomba dahi düşüremedik!.. Anlattığı çoğu olayı bizler bilmiyorduk ama, sayın Ahmet Takan'ın belgeleriyle yazdıklarına katılmamak mümkün mü!?

Ne diyordu böyle olaylar için bizim deli Orhan Veli, 'Vatan İçin' şiirinde;

"Neler yapmadık şu vatan için/ Kimimiz öldük/ Kimimiz nutuk söyledik!.."     Sakin KOŞAR...

YAZARIN DİĞER YAZILARI