CÜBBELİ AHMET'TEN "İÇ SAVAŞ" UYARISI !?

 

                   CÜBBELİ AHMET'TEN "İÇ SAVAŞ" UYARISI !?

Kurtarıcımız Mustafa Kemal Atatürk ve silâh arkadaşları tarafından '29 Ekim 1923'te resmen kurulan bağımsız, laik ve bir hukuk devleti olarak ilân edilen 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, 97 yıl sonra düştüğü şu durumlara bir bakar mısınız? Başarılarıyla hep övündüğümüz kurumlardan; bu ülkenin 'Milli İstihbarat Teşkilâtı (MİT)' , bölgesinin en büyük askerî gücü, Emniyet Genel Müdürlüğü ve başlarındaki İçişleri Bakanı dururken, önemli bir uyarıyı bize, "Mahmut Efendi Tarikatı" üyesi olduğunu kendi söyleyen 'Ahmet Mahmut Ünlü' adındaki bir hoca yapıyor!..

09 Eylül 2020 akşamı CNN-Türk TV'de Ahmet Hakan'ın sunduğu 'Tarafsız Bölge' programında, Gazeteci Nedim Şener ve Araştırmacı Hakan Bayraktar'ın sorularını saatlerce cevaplıyordu!.. Cübbeli Ahmet diyordu ki; "...Türkiye'de tarikatlara bağlı 2.000 Selefi Derneği var!.. Bunlar 'DEAŞ'ın alt yapısını oluşturan Suudi kökenli dernekler... Selefi tarafı, İran'a bağlı Şii tarafı ile çatıştırılmaya çalışılıyor!.. Hepsi de aşırı silâhlanıyor, bu silâhlanma derhal durdurulmalıdır!.. Birisi 'Ben Şeyhim' diye cihat ilân edecek, ötekiler de 'Mehdiyim' diyerek diklenecekler!.. Birbirlerini öldürüler bu Müslümanlar!.. Asker bunları vurmak zorunda kalacak; meselâ İzmir kaynıyor!.. Bunların derhal kontrol edilmesi lâzım!.. Ben Mahmut Efendi'ye bağlıyım, tarikat lideri filân değilim, Hoca Efendi bana 'Sen ilimle uğraş evlâdım' dedi... Ben bu Uşşakî Tarikatı lideri Fatih Nurullah gibi çok kişiyi deşifre ettim " diyordu...

Yani; tarikat, tekke ve dervişlerin Anayasamızca yasak olduğu laik ve bir hukuk devleti olan 'Türkiye Cumhuriyeti'nde, biz bu bilgi ve uyarıları, tarikat mensubu olan bir Hoca'dan mı alacaktık!? Bu işin resmi görevlileri neredeler, hiç bu açıklamalardan alınganlık göstermiyor, saatlerce en büyük haber TV'lerinden biri olan CNN'i öylece, sanki çok doğalmış gibi, öylece çekirdek çitleyerek mi izliyorlar acaba!? İnanın bizlerin bile yüzü kızardı, bilesiniz!..

Aynı gün sayın İçişleri Bakanı, görevden alınan 43 Kaymakam ve Vali Yardımcısı için; "Eksik ve yanlış bilgi ile yapılan yorumların hepsi yalandır!.. Bunlar 2016 yılından sonra göreve getirilmediler, hepsi de 8 ile 12 yıllık Kaymakamlardır!.." dedi... Konuya ilişkin haberler yapan muhalif medyaya sert çıkıp, isim vermeden Cumhuriyet Gazetesi yazarı Barış Terkoğlu'nu da suçlayıp; "Berduş, birilerinin adamı!.. Kimlerle iş tuttuğunuz da belli, kime uşaklık yaptığınız da belli!" demiş...  Kaynak: (11 Eylül 2020-Cumhuriyet Gazetesi...)

Tamam efendim de, bu FETÖ'cü görevliler, 8 veya 12 yıl önce atanmış olsalar bile, o tarihlerde yine iktidar siz değil miydiniz? AKP 18 yıldır iktidar değil mi? Bunun günahı muhalif basının mı, muhalefet partilerinin mi, yoksa iktidarın mıdır!? Neden bu göreve getirilirken gerekli inceleme ve  istihbaratlar yapılmıyor? Devlet ne diye vardır!?

Böyle konularda hemen iktidarları ve bazı gazetecileri suçlamak kolaydır da, bu işte muhalefet partilerinin hiç suçu-günahı yok mu? Böyle görevliler İl ve İlçelerde göreve başladıklarında, yaptıkları icraatlar, verdikleri demeçler ve ilişki kurdukları insanlarla kendilerini bir miktar deşifre ederler!.. Muhalefet partileri böyle görevliler için devlete gerekli ihbarları yapıp, bazı uyarılarda bulunmuşlar mıdır? Her partinin İl-İlçe-Beldelerdeki örgütleri niye vardır? Bu ülke ve geleceğimiz, hepimizin ortak sorumluluğunda değil midir? 

Yine aynı gün, Nevşehir-Derinkuyu İlçesinden geldi... Patates üreticisi A.Ş. isimli çiftçi, çok büyüyen kredi borcunun yeniden yapılandırılmasını, çünkü bu yıl ürünün ellerinde kaldığını söylemiş, teklifi kabul edilmeyince de,  Derinkuyu Ziraat Bankası önünde kendini yakmış!.. Böyle olaylar bir değil, iki değil!.. Bugüne kadar bazı esnaflar, et ve süt üreticileri, bazı çaresiz kadınlarımız kendilerini yaktılar!.. Bu olaylara daha ne kadar şahit olacağız? Bu insanlarımıza ne zaman kulak verilecek, gerekli tedbirler ivedilikle niye hemen alınmıyor!? Lütfen kısır çekişmeleri ve boş siyasi tartışmaları bırakınız da, iktidarıyla-muhalefetiyle şu dertli insanlarımıza bir kulak veriniz artık, yeter ama yahu!..             Sakin KOŞAR...           

YAZARIN DİĞER YAZILARI