LİBYA ÇÖLLERİ BİZİ BEKLİYOR !?
27 Aralık 2019 Gazeteleri: "Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26 Aralık günkü AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında: 'Çeşitli Avrupa ülkelerinin desteklediği darbeci generale karşı, Trablus yönetimine her türlü desteği vereceğiz! Merhum Kaddafi ile bu adımları atmıştık ömrü vefa etmedi' diyor..."
Libya Devleti "Trablus Ulusal Hükümeti" ve "General Halife Hafter Ulusal Ordusu" olarak ikiye bölünmüş durumda... Bu iki gücün ülkedeki oranları ise şöyle: Bizim desteklediğimiz Trablus Ulusal Hükümeti gücü sadece % 6 oranında, çöldeki ayrılıkçı güçler % 14 ve General Hafter gücü ise % 80 civarında destek görüyorlar!.. Ayrıca General Hafter'e Rusya ve Fransa da destek veriyor!.. İşte biz, böyle zayıf bir gücü desteklemeye gidiyoruz, iyi mi?
02 Ocak 2020 Perşembe günü Meclis oylamasında "Libya'ya Asker Gönderme Kararı" çıktı... AKP ve MHP oylarıyla 332 'Kabul' oyuna karşı, muhalefetten CHP ve İYİ Parti oylarıyla 184 'Hayır' oyu çıktı, HDP yine çekimser kaldı!.. Tabii ki, zaman geçip de oradan da şehitlerimiz gelmeye başlarsa eğer, bu millet bu oylamanın hesabını da mutlaka sandıkta görecektir!?
Libya Devleti bir Afrika ülkesi... Koşusu olan devletler de Tunus, Cezayir, Nijer, Çad, Sudan ve Mısır... Kuzeyinde ise Akdeniz'den sonra, bizden daha yakın İtalya ve Yunanistan var... Bunca kapı-dibi komşusu varken, niye biz onların 'İç Savaşına' asker gönderiyoruz!? Tamam, 100 yıl kadar önce buraları Osmanlı toprağı idi ve aramızda dini, siyasi ve ticari bazı ilişkilerimiz vardı... Ama bunlar geçmişte kaldı!.. Dünya haritaları yeniden çizildi, aradan "İki Dünya Savaşı" geçti, her şey de geçmişte kaldı... Ortada ne Osmanlı kaldı, ne hükümranlık, ne de eski bağlar kaldı... Petrolün değer kazanması ile dünya devleri buralara çöktüler, bizi bu haritalar üzerinden sildiler!.. Hiç kendimizi aldatmanın ve avutmanın zamanı değildi!..
Şimdi Meclis'te bir karar alındı... Göreceksiniz, bu karara öncelikle "dost ve müttefik" bildiğimiz Amerika, Fransa, Almanya ve İngiltere karşı çıkacaktır!.. Ardından da, Rusya bize gözdağı verip, bu ülkenin iç işlerine karışmamamız gerektiğini ihtar edecek, tıpkı Suriye'deki gibi, elimiz-kolumuz bağlı şekilde ortalık yerde sipsivri ve sahipsizce kalıvereceğiz!..
Dış siyasette bu kaçıncı hata, bu kaçıncı aldanış!? Mehmetçiğimizin akıtılan kanları yetmedi mi artık!? Şimdiye kadar neyi hallettik de, Libya konusunu halletmeye kalkıştık böyle!?
Yunanistan 12 adamıza çöktü, geri alabildik mi? Ermenistan her ülkede "1915 Sözde Ermeni Soykırımı Kararları" aldırıyor, buna karşı biz ne yapıyoruz!? Güya dost ve müttefikimiz ABD bir dizi 'Yaptırım Kararları' aldı, bunlara karşı biz ne yaptık!? Hani Suriye'deki başarımız ne!? 4 milyon Suriyeliyi başımıza belâ edip, bir de 'Süleyman Şah Türbesi' ni kendi topraklarımızdan kaçırmak zorunda kaldık!.. Hani onların diğer komşuları ne yapıyor!? Allah aşkına biz neyi başardık da, bu yetmemiş gibi Libya çöllerine gencecik çocuklarımızı hangi hakla gönderiyoruz ki!?
Bir düşünün, NATO Muammer Kaddafi'yi niye öldürmüştü? Libya'nın 48 milyar varil petrolü, 55 trilyon metreküp de doğalgaz rezervi var!.. Libya'nın enerji değeri tam '6 trilyon dolar' tutarında!.. İşte o Muammer Kaddafi, 17 Aralık 2010 yılında bizimle bir ticari anlaşma imzalamış, Batı'nın emperyalist ülkeleri bunu hazmedememiş ve onu linç ettirmişlerdi, uyanın artık!.. Bu enerji zenginliğini bizimle hiç paylaşır mıydı bunlar!?
Vakit varken bu eski Osmanlı hayallerini bir kenara bırakıp, gerçek dünyanın gerçek işleriyle ve bilimsel gelişmeleriyle kendimize bir yol çizelim artık!.. "Eğitim-Bilim-Üretim" dışında bizim gibi ülkelere hiç bir çıkış yolu yoktur!.. Bari bunu bilelim, yeter!.. Sakin KOŞAR...