Kadınlara Yönelik Şiddetle Mücadelede Kadın Muhtarların Rolü Muğla Çalıştayı sonuç bildirgesi paylaşıldı

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Ege Kadın Buluşması Platformu, Küresel Eşitlik ve Kapsayıcılık Ağı Derneği ve İzmir Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile başlatılan "Kadınlara Yönelik Şiddetle Mücadelede Kadın Muhtarların Rolü Çalıştayı" ardından ikinci çalıştay Muğla Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde Muğla ve Aydın'da görev yapan 14 kadın muhtarın katılımıyla 9 Nisan'da Muğla'da gerçekleştirildi. Çalıştayın sonuç bildirgesi kamuoyu ile paylaşıldı.

Haber Merkezi

Çalıştay Muğla'da bulunan 17 kadın muhtardan 13'ü, Aydın'da bulunan 14 kadın muhtardan bir kadın muhtar temsilcinin de katılmasıyla bölgede yapılan en kapsayıcı kadın muhtar toplantısı oldu.

19 Kasım Muhtarlar Gününde Ege Kadın Buluşması Platformu temsilde eşitliği sağlamak, köy ve mahallelerini daha kapsayıcı hale getirmek için kadınların muhtar olarak seçilmelerini destekleyecek Gül Esin Kadın Muhtarlar Akademisinin kurulduğunu duyurmuştu. Bu akademinin içeriğini kadın muhtarların ve adayların ihtiyaçları doğrultusunda belirlemek için katılımcılar çalıştay başlamadan önce kendilerine sunulan anketi doldurarak mahallelerinde yaşadıkları sıkıntıları, adaylık sürecinde karşılaştıkları zorlukları, görev yaparken zamanlarını hangi hizmetleri vermek için geçirdiklerine dair bilgiler verdiler. Katılımcılara aynı zamanda ankette ilerleyen dönemde almak istedikleri eğitim başlıklarını öncelik sırasına göre verilen listeden seçmeleri istendi.

Anket sonuçlarına göre çalıştaya katılan muhtarların tamamı ankette sunulan tüm eğitim etkinliklerinden yararlanmak istediklerini belirttiler. Çalıştayda yapılan oturumlarda kadın muhtarların açık bir şekilde belirttiği kendi görev tanımları ve sorumlulukları ile ilgili daha fazla bilgi talep ettikleri ve mahallelerinde şiddete karşı mücadelede yasaları da daha detaylı öğrenmek istedikleri yönünde oldu. 17 kadın muhtarla 4 ayrı masada uzman moderatörler tarafından yönetilen çalıştay gruplarında ortaya çıkan en çarpıcı sonuçlardan bir tanesi de kamu görevi yaparken cinsiyetçi şiddeti kendilerinin de bizzat yaşadıklarıydı. Özellikle adaylık sürecinde "kadından muhtar mı olur" diye sözlü şiddete uğrayanlar, veya kampanya döneminde afişlerine zarar verilen muhtarlar vardı. Bu şiddet mahalleliden, seçime katılan erkek adaylardan, hemcinslerinden hatta bazen kendi ailelerinden de gelmekteydi. Çalıştayda daha detaylı bir şekilde yaşadıkları şiddeti detaylandırmaları istenildiğinde de İzmir'de Kasım 2021'de yapılan çalıştayda ortaya çıkan sonuçlara benzer bir tablo ortaya çıktı: ofislerinin basılması, seçim döneminde ve sonrasında "kadından muhtar mı olurmuş" diye sözlü şiddete uğramaları, haklarında asılsız dedikoduların çıkarılması, bazı kamu görevlilerinin kendilerine erkek meslektaşlarına gösterdikleri saygıyı göstermemeleri, hemcinslerinin bile yetkinliklerini sorgulamaları yaşadıkları şiddet örnekleri arasında yer aldı.

4 ayrı masadan gelen bilgi raporlarına göre hazırlanan sonuç bildirgesi şu ifadelerden oluştu: "Muhtarlar çalıştayın başında çoğunlukla kendi mahallelerinde şiddet vakası olmadığını veya az sayıda olduğunu belirtti. Çalıştay moderatörleri tarafından şiddetin türleriyle ilgili yapılan kısa bilgilendirmelerden sonra masadaki tartışmalar şiddetin var olduğu ancak kendilerine yansıtılmadığı şeklinde gelişti. Muhtarlara göre ekonomik koşulların kötüleşmesiyle kadına yönelik şiddet arttı ancak kadınlar ekonomik çaresizlik ve toplumsal baskılardan gördükleri şiddet ile ilgili herhangi bir yardıma başvurmaktan çekinmekte. Muhtarlar da kendilerine intikal etmediği sürece mahalledeki kadınların yaşamış olabilecekleri şiddet ile ilgili herhangi bir bilgiye sahip olmadıklarını ifade ettiler. Ekonomik bağımsızlığı olmayan kadınlar fiziksel şiddete uğradıklarında şikayetçi olmadan önce iki defa düşünmekteler. Muhtarlar vaka sayısı çok düşük olduğu için veri tutmamakta, çalıştaya katılan bir muhtar detaylı bir şekilde kadına yönelik şiddet ile ilgili kendi ajandasında bilgileri kaydetmekte olduğunu ifade etti. Muhtarların bir kısmı farkında olmadan cinsiyetçi söyleme kendileri de katkı vererek eril bakış açısını savunmakta, hatta bazı kadınların da iftira atmış olabileceklerini ifade etmekte. Yapılan çalıştay sonucunda kadına yönelik şiddet ile ilgili şiddet tanımlarının verileceği ve kadın dostu kent yaklaşımı ile şiddetle mücadele bilgilendirmelerinin yapılması gerektiği ortaya çıkmaktadır. Muhtarların kendileri de bu tanımlarla ilgili yeterli bilgiye sahip olmadıklarını ifade etmişlerdir.  Bu çalıştaydan çıkan en acil ihtiyaç talebi kadına yönelik şiddet ile ilgili tanımlar ve eşitliğe uygun dil dönüşümü ile ilgili bir eğitimin yapılması gereğidir. Pandemi, ekonomik kriz ve bölgede yaşanan doğal afet şiddet vakalarını ve ihtiyaç sahibi kadın sayısını artırmış.Şiddet ile mücadele ederken özellikle emniyet, kaymakamlık ve içinde bulundukları belediye ile yakın temas halindeler. Belediye ve kaymakamlığın bölgelere göre bilgilendirme dereceleri değiştiği için daha fazla destek istemekteler. Belediye içinde bir Kadın Danışma Merkezi var ise, şiddet mağdurları bu birime yönlendirilmekte. Belediyelerin kadınlara hizmet veren birimlerinin bu sebepten dolayı analiz edilmesi ve eğer henüz kurulmamış ise acilen Kadın Danışma Merkezlerinin kurulması önerilmektedir. KADES uygulaması tüm muhtarlara anlatılmış ama verilen bilginin derinliği ve sonrasındaki destek bölgeye göre değişmekte. Kaymakam, emniyet ve belediyelerin çalışmaları çeşitlilik gösterdiği için bazı muhtarlar KADES uygulamasını iyi bilmekte, bazı muhtarlar da sadece varlığından haberdar olduklarını belirtmekte. Kent konseyi, belediye meclisinin ihtisas komisyonu, Baro veya STK'ların yoğun olduğu yerlerde kadına yönelik şiddet ile ilgili daha fazla çalışma yapılmış ve daha çok farkındalık yaratılmış. İlerleyen dönemlerde bu kurumsal yapıların artırılması sahada şiddetle mücadelede önemli hale gelecektir.  Çoğu mahallelerde kadınlara yönelik şiddet ile ilgili yapılan farkındalık çalışmaları veya eğitimler eksik. Eğer bir etkinlik yapılırsa da sürekliliği olmadığı için kalıcı etki yaratmıyormuş. İlerleyen dönemde bu tür etkinliklerin erkeklerde de farkındalık yaratacak şekilde yapılması ve yapılan eğitimlere belediyelerin ücretsiz ulaşım sağlamaları talep edilmekte. Kadın muhtarlar kadınlara yönelik şiddet ile ilgili yasalar ve kendi yasal sorumluluklarının kendilerine anlatılmadığını veya eksik anlatıldığını ifade ettiler. Bu konuyla ilgili bilgilendirme talep etmekteler. Resmi olarak seçildikten sonra bilgilendirme ve eğitim yapılmadığından şikayetçiler. Bölgedeki ekonomik sıkıntıların gençler arasında yarattığı işsizlik gençler arasında da şiddet vakalarının artmasına sebep olmaktaymış. Paylaşılan bir örnekte, parkta yere attıkları çöp ile uyarılan gençler, tepki olarak muhtarın kapısını yakmışlar. Muhtarlar gençlere istihdam yaratacak projeleri desteklemekteler ve yerel yönetimlerden bu konuyla ilgili çalışma yapmalarını istemekteler. Görevlerini yaparken cinsiyetçi şiddete uğramaktalar. Maruz kaldıkları şiddet sözlü, psikolojik, ve ekonomik (afişlerine zarar verme gibi). Muhtarlık ofisine verilen zarar dışında fiziksel bir şiddet yaşamadıklarını ifade ettiler ama görev başında kendilerini korumak için silah taşıyan muhtarlar bulunmakta.  Son dönemde artan ekonomik sıkıntılarla sosyal yardımları dağıtırken sözlü veya psikolojik şiddete uğrayabiliyorlar. Yardım talebi olumsuz sonuçlanan veya fakirlik belgesi gibi belgeleri alamayan vatandaşlarla bire bir karşılaştıkları için kendilerini korumaları da problemli olabiliyor. Kadın muhtarlar yaptıkları görevin çok olduğunu ama yetkilerinin olmadığını ifade etmekte. Diğer devlet kurumlarından daha fazla saygı görmek istediklerini, "yok sayılmak" istemediklerini belirttiler. Sonuç olarak, kadın muhtarlar mahalle sakinleri ile devlet kurumları arasında köprü görevi yapan seçilmiş yönetim zincirinin ilk halkası olarak kapasitelerini geliştirecek ve kendi can güvenliklerini sağlayacak uygulamalara ihtiyaç duymakta. Kadınlara yönelik şiddet ile mücadele ederken yasal sorumlulukları ve görev tanımları ile ilgili eksiksiz bilgilendirilmek, görevlerini yaparken de güvenliklerinin sağlanmasını talep etmekteler. Kadın lider için seçilmek çok zor ve önünde engellerle dolu bir süreç, kadın muhtarların deneyimlerinden de görüldüğü üzere seçildikten sonra da ayrımcılık devam etmekte."

DİĞER HABERLER