"Paralı Katiller" 01 Eylül 2020'de Geliyorlar!?

 

        "Paralı Katiller" 01 Eylül 2020'de Geliyorlar!?

Uyduruk bir söylem olan "Av Turizmi" kapsamında, ülkemizin "Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü"nün Merkez Av Komisyonu tarafından, 01 Eylül 2020 ile 31 Mart 2021 tarihleri arasında, tam '7 Ay' boyunca para karşılığı avlayacakları güzelim doğal hayvanlarımızın sayıları ve ölüm fiyatları belirlendi!..

Buna göre 398 erkek yaban keçisi, 25 hatalı boynuzlu şelek yaban keçisi, 39 çengel boynuzlu dağ keçisi, 9 Anadolu yaban koyunu, 14 ceylan, 89 kızıl geyik, 167 karaca ve sayıları Bölge Müdürlüklerince belirlenecek yüzlerce yaban domuzu, parayı bastıran "Gönüllü Katiller" tarafından öldürülecekler!.. Fiyatları da, 4.000 TL ile 92.000 TL arasında değişiyor!..

Duydunuz mu bilmem; Eskişehir'deki sayın 'Hayvansverler' bu haberleri duyunca, İllerinde avlanacak 18 kızıl geyik için açılan ihale için "Eskişehir İdare Mahkemesi"ne dava açmış, sayın Mahkememiz de bu yürütmeyi durdurmuştu!.. Şimdilik toplamda 798 doğal hayvanımızın para karşılığı öldürülmesi için, ülke genelinde açılacak davalarda, umarız ki öteki Mahkemeler de Eskişehir'deki gibi olumlu yönde karar verirler de, güzelim hayvanlarımız kurtulurlar!?  

Şu Milenyum yılında, şu birçok hayvanın nesillerinin tükenmeye başladığı günlerde, adı da 'Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü' olan kurumumuzun yaptığı şu işlere bir bakınız!.. Para karşılığı doğal hayvanları yasal olarak öldürtmek, hangi vicdana sığar acaba!?

Sizleri bilemem, ama bu haberi okuyunca benim aklıma bir şeytanlık geldi: Böyle zamanlarda hep yaptığım gibi, hemen Muğla'da Yeminli Mali Müşavir olan benim harika ve inançlı amcaoğlum 'Ali Irgat'ı telefonla aradım!.. Ona dedim ki; "Bir hayır işlemek ister misin?" dedim... O da hemen; "Tabii ağabey, ne yapacağız?" dedi... Ona; "Aliciğim senin paran var, araba ve rahmetli babamdan kalma tek kırma av tüfeği ve fişekler de benden olsun, Merkez Av Komisyonu'na yazılıp, para karşılığında iki geyik avlama izni alalım!" dedim...

Beklediğim gibi, bizim Ali Irgat hemen buna itiraz etti; "Ben o güzel hayvanların canına kıyamam ağabey, olmaz!" diye kestirip attı!.. Ona dedim ki; "Yahu ben de onlara kıyamam!.. Parası ödenen iki geyiği zati vurmayacağız ki, bizim eski tüfeğin ateş edeceği bile belli değil!.. Mesele bu değil, biz oraya avlanmaya gidiyormuş gibi yapıp, mazallah bizim eski tüfek de kazayla ateş alırsa eğer, biz havaya ateş edip, hayvanları kaçıracağız, iki güzel hayvanın yaşamalarına yardımcı olmuş olacağız, ya buna ne dersin!?" deyince bizim Ali yumuşadı; "Öyle desene ağabey, istediğin zaman gel, şu işi halledelim madem!" dedi...

Şimdilerde dağda yürüme egsersizlerine başladık, bizim Muğla'da açılacak bu paralı cinayet ihalesini de dört gözle bekliyoruz!.. Eh, "bizim adımız Hıdır, bu konuda elimizden gelen de budur" deyip, iki doğal hayvanı kurtarabilecek miyiz bakalım, gerisi de Allah kerim!..

Neyse, bugün bu hoş olmayan konuya bodoslama daldık, burnuma kan kokusu gelmeye başladı, bu mevzuyu burada kapatıyor, sizleri Muğla'nın ünlü şairi İbrahim Ergin'in, manidar "Gabar Dağı" şiiriyle baş başa bırakıyorum:

"Bir dram oynanıyor yurdumun Doğusunda/ Vatan-Millet üstüne kurmuşlar saatleri/ Öpülmemiş dudaklarda tuz kokusu/ Göğüslerine ekiyorlar kan çiçeklerini!..// Tırmandıkça yükseliyor Gabar Dağı/ Mehmetçiğin buz tutmuş tüfek tutan elleri/ Zaman nereye akar, nereye konar kuşlar/ Bağrımda birer hançerdir şehit cenazeleri!.."          Sakin KOŞAR...

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI