ABD'NİN 46'NCI BAŞKANI 'JOE BİDEN' OLDU !..

 

                 ABD'NİN 46'NCI BAŞKANI 'JOE BİDEN' OLDU !..

Bugün 07 Kasım 2020, Cumartesi akşamı... İki Eyaletten daha kesin sonuçlar geldi ve günlerce süren belirsizlik nihayet sona erdi, bu seçimleri önemseyen insanlarımız kemale erdi: Joe Biden = 290 delege, Donald Trump = 213 delege çıkardı, ABD'nin 46'ncı Başkanı Joe Biden (Co Baydın) oldu!.. İlgilenenlere hayırlı olsun !..

Sonuçlar açıklanınca, dağınık başlı Donald Trump yine bildiğimiz desteksiz mızlanmalarına devam edip; "Bu seçimde hiyle yapıldı, açacağımız davalar sonuçlanıncaya kadar Joe Biden 'Başkan' olduğunu açıklamasın!.." gibi saçmalıklarına devam etti.... Ancak kimse onu ciddiye almadı, Demokratlar sabaha kadar kutlamalarına devam ettiler!..

Günlerdir bazılarının uykularını kaçıran bu ABD seçimlerinin, aslında bizimle pek ilgisi yok!.. Orada Ahmet seçilir Mehmet gider, Joe seçilir, Donald gider, bundan bize ne!? Amerikan dış politikasının pek değişmeyeceğini herkes bilir... Bu konuda Başkan'ın yetkilerinin sınırlı olduğunu, kişisel olarak çok az konuda yapabilecekleri vardır!.. Orada önemli olan sadece ABD çıkarları ve ABD ticari menfaatleridir!.. Yoksa, bu süper devlet, niye Milyarlarca Dolar masraf edip de, dünyanın öbür ucundaki yerlere asker, mühimmat ve savaş gemilerini gönderir ki!? Aslen paraya tapan bu adamlar enayi mi?

Hiç unutmam; 1974 Kıbrıs Barış Harekatı zamanında İngiliz Dışişleri Bakanı olan zat-ı muhteremin, bizimkilerinin duygusal olarak söyledikleri; "Hani NATO ülkesi olmamızın, hani müttefik olmamızın bir önemi yok mu? Niye bize bu haklı davamızda yardımcı olmuyorsunuz?" diye sızlanmalarına karşılık, bizimkilere bir sözü vardı: "Biz İngilizlerin dost ve müttefik diye bir derdimiz yoktur, bizim için önemli olan İngiliz menfaatleridir!" demiş, bizim yeteneksiz ve dünyadan haberi olmayan duygusalları ters köşeye yatırmıştı ya?

Yine büyük devlet adamı merhum İsmet İnönü'nün; "Amerika ve Rusya gibi büyük devletlerle ilişkiye girmek, Ayı ile yatağa girmeye benzer!.. Bunların orada ne yapacakları pek belli olmaz!?" diye çok düşünülecek bir sözü vardır ya? Ne bunların dostluğuna sevinilir, ne de düşmanlığından yerinilir!.. Bunlara elinizi verdiniz mi, kolunuzu alamazsınız!.. Diğer ülkeleri bilemem de, bizim nasıl davranmamız gerektiği hakkında, önümüzde Büyük Atatürk'ümüzün politikaları mevcuttur!.. Ciddi bir şekilde onun izinden gitmemiz en iyi ve en akılcı yoldur!.. Ama demokrasiye geçildikten sonra bu yoldan iyice sapılmış, başımız da dertten kurtulmaz olmuştur!..

Neyse, bunlar derin mevzular... Yeri geldikçe bunlardan yine bahsedeceğiz... Yeni Başkan bir göreve başlasın, bazı icraatlarını yapıp, neler düşündüklerini bir açıklasın, biz de görüşlerimizi ona göre yazacağız tabii de, siz yine de çok umutlu olmayınız!.. Sonra büyük hayal kırıklıklarına uğrayabilirsiniz... Biz bu yaşa geldik, nelere şahit olduk bir bilseniz!?

Neyse, bugün de bizden biri Orhan Veli'nin 'Pireli Şiir'i ile yazımızı bitirelim:

"Bu ne biçim bilmece/ Ne gündüz biter, ne gece/ Kime söyleriz derdimizi/ Ne hekim anlar, ne hoca...// Kimi işinde gücünde/ Kiminin donu yok kıçında/ Ağız var, burun var, kulak var/ Ama hepsi başka biçimde!..// Kimi peygambere inanır/ Kimi saat, köstek donanır/ Kimi kâtip olur, yazı yazar/ Kimi sokaklarda dilenir!..// Kimi kılıç takar böğrüne/ Kimi uyar dünya seyrine/ Karı hesabına geceleri/ Gündüzleri baba hayrına!..// Bu düzen böyle mi gidecek?/ Pireler filleri yutacak/ Yedi nüfuslu haneye/ Üç buçuk tayın yetecek!..// Karışık bir iş vesselâm/ Deli dolu yazar kalem/ Yazdığı da ne? Bir sürü/ İpe sapa gelmez kelâm!.."  (Varlık Dergisi-1946...)

46'ncı Başkan, 1946 yılı şiiri; biraz bekleyeniz bakalım...

Sakin KOŞAR...

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI