Fatih Sondaj Gemimizin, Tuna-1 Kuyusu sondajından, rezervi 320 milyar metreküp olan bir doğalgaz keşfettiği açıklandı... Müjdeyi veren de sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan oldu...
O günden beri bu işten anlayan-anlamayan, bu işin uzmanı olan-olmayan, iktidar ve muhalefet, yandaş ve muhalif medya birbirine giriyor!.. Örneğin; Maliye ve Hazine Bakanı hemen; "Bu gaz Türkiye'de eksen değiştirecek!.. Bütün cari açık kapanacağı gibi, üstelik kâra bile geçeceğiz, bütün sıkıntılar bitecek, yatırımlar yeniden gelmeye başlayacak!" dedi...
Yandaş medya; "Bütün dünya basının gözü Karadeniz'de!.. Türkiye'nin doğalgaz keşfi, dünya haberlerinin ilk sırasında!.. Azerbaycan, Rusya ve İran, pürdikkat bu keşfi izliyor!.. Aramızda bu güzel habere sevinmeyenler de var!.." diye manşet atıyorlardı... AKP Sözcüsü sayın Ömer Çelik; "Ülkemizin bu başarısıyla gurur duymayan, milletimizin sevincine ortak olmayanlar var!.." derken; muhalefetin muhalifi sayın Bahçeli; "Bulunan doğalgaz, birilerinin uykularını kaçırdı!.. Bu başarıyı içine sindiremeyen, sevinemeyen gafiller var, bunları yüce milletimizin vicdanına havale ediyorum!" diyordu...
CHP'den Abdüllatif Şener; "Bu doğalgaz Türkiye'nin sadece 5 yıllık ihtiyacını karşılar, tabii bu rezervin hepsini biz çıkarırsak!.. Bu iş yandaşa veya yabancılara verilirse, devlete sadece 8 Milyar Dolar kalacaktır!.. Bununla hangi derdimize derman bulacağız ki?" diyordu... Sözcü Gazetesi yazarı sayın Yılmaz Özdil; "Aynı gaz müjdesini daha önce de tam sekiz defa vermişlerdi, inşallah bu dokuzuncuda bu gaz çıkarılır!" diye yazıyordu...
Petrol Mühendisi Necdet Pamir; "Tek bir kuyu üzerinden rezevr açıklanmasının bilimsel hiç bir değeri yoktur!" derken; bu işin uzmanlarından Prof. Dr. Volgan Ediger de; "Bu doğalgaz üretiminin 2023 yılına yetişmesi ve halkımıza arzı mucize gibi birşey olur!" diyordu...
Dedim ya, koca koca adamlar, devletimizin yöneticileri, uzmanlar ve halkın saygı duyduğu basın mensupları böyle derken, inanın bizim de kafalarımız karıştı, kime inanacağımıza şaşırdık kaldık!.. Kaç yıldır zati elden pahalı satın aldığımız bu doğalgaza, Kış ayları boyunca ayda 350 TL'den aşağı ödeme yapmadık, kıt kanaat geçindiğimiz bütçemizi, Giresun'daki sel gibi alıp götürüyordu!.. Tabii ki, -eğer doğruysa- bu haber hepimizin sevinmesine ve umutlanmasına sebep oldu!.. Kış masraflarımız en az yarıya düşecekti, bundan güzel haber olur mu?
Ama bu müjde de, öncekiler gibi bir 'Erken Seçim' için uydurulmuş boş bir umut çıkarsa, bu sefer sandıklar eskisi gibi dolu çıkmayabilir, ha bunu da herkes böyle düşünmelidir!.. İnanıp-güvenmeminin de bir sınırı, bir süresi ve bir dojazı vardır değil mi? Bekleyip göreceğiz, inşallah söylenenler doğru çıkar da, ekonomimize ve kalkınmamıza büyük katkı sağlar!..
Neyse, bu konu üzerinde bunca yorum yeter, bir Yunus Emre şiiriyle bugünlük veda edelim:
"Bir kez gönül yıktın ise/ Kıldığın namaz değil/ Yetmiş iki millet dahi/ Elin-yüzün yumaz değil!..// Bir gönül yaptın ise/ Er eteğin tuttun ise/ Bir kez hayır ettin ise/ Birine, bin az değil!..// Er odur alçakta dura/ Ayık odur yola vara/ Göz odur ki Hak'kı göre/ Gündüz gören göz değil!..// Yunus Emrem sözün satar/ Söze bal-u yağa katar/ Altmış bin sarrafa satar/ Yükü gevherdir, koz değil!.." Sakin KOŞAR...