SAYIN 'AKŞENER' İŞİ BİLİYOR !?

SAYIN 'AKŞENER' İŞİ BİLİYOR !?

17 Mart 2021 Çarşamba günü İYİ Parti Genel Başkanı sayın Meral Akşener'in Meclis'teki haftalık Grup Toplantısı yine ilginç sahnelerle doluydu... Önce kürsüye, önünde kurtarıcımız ve kurucumuz 'Atatürk' imzalı tişörtüyle bir kız öğrenci çocuğumuzu çıkardı... Danıştay'ın son kararıyla kaldırılan ve bugünlerde çok tartışılan 'Andımız'ı heyecanla söyleyip, ayakta olan tüm partililere tekrar ettirip, Andımız sonunda da onlara; "Hepinize İyi Dersler Arkadaşlar!" diyerek kürsüden indi, ortalık alkıştan yıkıldı!.. Bu görüntüler gün boyu TV haberlerinde medyanın birinci konusu oldu, göreceksiniz ki günlerce de konuşulacak...

Şanlıurfa gezisinden yeni döndüğü için, oradan da eli boş gelmemişti... Kürsüde; "Arkadaşlar, Şanlıurfamıza yağmur yerine elektrik borcundan dolayı çiftçilerimize gecikme zamlı elektrik faturaları yağmış, elektrikleri kesilmiş, hepsi perişan haldeler!.. Sayın Erdoğan, bütün Şanlıurfa sana küskün, bundan haberin var mı!?" diyerek, bu hafta da Urfalı bir çiftçiyi kürsüye çıkardı...

Urfalı çiftçi; "Geçtiğimiz günlerde devletin üretici çiftçilere verdiği primlerimizi bankadan almaya gittik!.. Kimimiz bu para sevinciyle çocuklarımıza alacağımız okul ihtiyaçları ve hediyelerin sözlerini verdik... Kimimiz borçlandığımız esnaflara ödeme yapacağımızı söyledik, kimimiz de, paraya sıkışınca konu-komşudan elden aldığımız borçlarımızı ödeyecektik!.. Ama bankaya gittiğimizde bize dediler ki; 'Bizden alacağınız paranız kalmadı, DEDAŞ'a olan elektrik borçlarınız nedeniyle bütün paraları bu elektrik şirketi aldı!' dediler... Biz şimdi çocuklarımızın, esnafımızın, borç aldığımızın konu-komşunun yüzüne nasıl bakacağız!? Bir daha buralardan işimiz biter mi!? Ne hakla bir özel şirket, bankadan paramızı alabiliyor, yetkililer neredeler!?" dedi, hepimiz de hayretler içinde kaldık!..

Sayın Meral Akşener sık sık; "Halkın kürsüsünü esas hak sahiplerine açıyoruz, yeni gelişmeler oldukça biz buna devam edeceğiz!" diyor, çok da iyi yapıyor!.. Zati 'Demokrasi' de çok seslilik, halkın yönetime katılması değil midir?

Yıllardan beri genellikle haftanın Salı günleri, Meclis'te grubu bulunan siyasi partiler 'Grup Toplantıları' yaparlar... Parti liderleri kürsüye çıkıp, birbirlerine demediklerini bırakmazlar, daha sonra kürsüye çıkanlar, önceki liderin söylediklerine lâf yetiştirir, en önce konuşanlar da basın toplantıları ile birbirlerine sataşır, bu kavgalar da böyle devam eder giderdi... Bu geleneği sayın Akşener bozdu, Grup Toplantılarına yeni bir ruh ve imaj kazandırdı... Bu arada zekice esprilerini de hiç ihmal etmiyor, ne güzel...

Osmanlı döneminde İstanbul'da büyük bıyıklarıyla meşhur bir 'Borazan Tevfik' yaşar, herkes de onu bıyıklarıyla tanırmış... Bir gün İstanbul'a 'Şehremini' yani Belediye Başkanı olan 'Cemil Paşa' göreve başlar... Hemen birçok yeri zorla istimlâk edip, oralara cadde ve parklar yapar!.. Bir gün Haydarpaşa Vapuru'na binen meşhur Borazan Tevfik'in o büyük ve meşhur bıyıklarının kesilmiş olduğunu görürler, merakla sorarlar: "Vallahi seni tanıyamadık Borazan Tevfik, maşallah bıyıkları kestirince, bize benzemişsin gari" deyince, Borazan Tevfik tebessüm ederek şu espriyi yapar; "Yok, bunları ben gönüllü kestirmedim, Şehremini Cemil Paşa istimlâk etti de, o kestirdi" der...

İnanın; siyasette değişimi, tatlı dili ve eski esprileri o kadar özledik ki, böyle giderse bir gün 'gülmeyi' bile unutacağız yahu!..

Neyse, bugün de size bir 'İbrahim Ergin' şiiriyle veda edelim:

"Bu yağmur senin ağladığın/ Sular, seller içindeyim/ Yokluğunu biriktirdim bunca yıl/ Şimdi öyle uzak ki sesin/ Bütün aynalar tenha/ Bir tek sen içindesin!..// Coşkun bir nehir miyim, neyim/ Hep sana doğru akıyorum/ Kendi kanımda zehir miyim/ Yoksa, yazılmadık şiir miyim/ Zamanı sen ağarttın saçlarımda/ Ben artık, sevmek gibi bir şeyim!.."            Sakin KOŞAR...

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI