YAHYA KAPTAN

Dün, Atatürk'ün mirasını lüpür lüpür yutmakta sakınca görmeyen; ama her fırsatta ona kin ve nefret kusanlardan söz etmiştim.

Dün, aynı zamanda  Kurtuluş Savaşımızın  Halide Onbaşı'sı, Halide Edip Adıvar'ın 56.; İngilizler tarafından  şehit edilen bir bağımsızlık ve özgürlük sevdalısı Yahya Kaptan'ın da 100. ölüm yıldönümleriydi.

Kurtuluş Savaşı'nı yedi düvele karşı vermediğimizi savunan ve "Keşke Yunan Galip Gelseydi" diyenler, ola ki Sultan Ahmet Mitingi'nde "Toprağın üstünde şerefsizce yaşamaktansa toprağın altında  şereflice yatarız." diyen haykıran Halide Edip Adıvar'ın sesini duymamış olabilirler.

Onlara göre Halide Edip Adıvar'ın  Türk'ün Ateşle İmtihanı'nda    anlattıkları da hayali bir şeyler olabilir. Yine onun Vurun Kahpeye adlı romanında anlattığı yurtsever öğretmen Aliye için , gerçekten vurulması gereken bir K..., Hacı Fettah Efendi için de işbirlikçi değil; din-i mübin islâm'dı da diyebilirler.

Ya Yahya Kaptan  desem şimdi, ne derler acaba?

Yahya Kaptan, 1891'de Makedonya - Köprülü  köyünde doğmuş; amcasını  Bulgar milliyetçileri öldürünce  21 yaşında dağlara çıkmıştı.  Dağlarda  Bulgar  çetelerine karşı mücadele ederken Teşkilat-ı Mahsusa'ya girmiş; Balkanlarda ve Irak'ta bu vatan için çarpışmıştı.

O, Kurtuluş Savaşı'nda Kocaeli Yarımadasında bir yandan Rum çetelerine karşı savaşırken bir yandan da Anadolu'ya silah cephane ve adam kaçırıyordu.Yahya Kaptan'ın bu faaliyetleri, bölgedeki azınlıklar tarafından İngiliz Muhipler Cemiyeti'nin Başkanı Sait Molla'nın kurduğu gizli teşkilat tarafından işgal kuvvetlerine ulaştırılır.

İngilizler ve İstanbul Hükümeti onu ortadan kaldırmadan o bölgeye hakim olamayacaklarını biliyorlardı. Bugün bile yaşadığımız benzer oyunlar ve hilelerle onu yakaladılar ve bir çeşme başında vurdular. Yetmedi başını  gövdesinden ayırdılar. Bu Ankara'ya  gözdağı vermekten öte bir şey değildi.

Atatürk, 29 yaşında bu vatanın kurtuluşu için canını feda eden  bu kahramanı Nutuk'ta 20 sayfa yer  vermekle yetinmemişdiği iki yetim kızını da himayesine almıştı.

Türk sinemasının kurucusu Muhsin Ertuğrul, Yahya Kaptan'ı unutmamış ona, 1932'de çektiği - ki ülkemizdeki ilk sesli filmdir. - "Bir millet Uyanıyor" filminde genişçe bir yer ayırmıştı.

Bu vesileyle filmin 1966 yapımında Tilki Onbaşı rolünü oynayan 2 yıl önce ( 5 Ocak 2018) yitirdiğimiz Münir Özkul'u, her iki  yapımda da Yahya Kaptan'ı oynayan ve ona duyduğu hayranlıktan dolayı sinemada  Terzioğlu olan soyadı yerine  "Kaptan"  soyadını kullanan Atıf  Kaptan'ı da saygıyla analım.

Kadirşinaslık, vefa  bu ulusun  en değerli hasletlerindendir.  Bize bağımsız bir devlet armağan eden ve bunun değerini kavrayıp uğruna savaşanlara kahramanlara selam olsun.

Fotoğraflar : 1. Halide Edip Adıvar 2. Yahya Kaptan 3 -4-5. İşgal İstanbul'undan kareler.

YAZARIN DİĞER YAZILARI