GÖKOVA, HALKIN DEYİŞİ İLE KOZLU KUYU NE ZAMAN KURULMUŞ OLABİLİR


Devrim Gazetesinde 22.11.2019 günlü gazete yukarı başlıkta bir yazım çıkmıştı. Gökova'ya ilk yerleşen ailelerden olan Gökova'nın yerlisi Prof. Dr. Şadan Gökovalı'dan (1939) bir mail aldım, bu yazımı önemli bulduğunu belirterek bana bazı ilave bilgiler eklemiştir. Kendisine sonsuz teşekkürlerimi sunuyor ve onları aşağıya ekliyorum. Böylece bilgiler katmerleşmiş ve çoğalmıştır.

İşte yazdıkları:

18 aileyi kaplayan listede

Hâkim Bey takma adlı Salih'in soyadının Gözgü olduğu,

(Kanadalı Meryem'in halen oturduğu bu evi de görmüş bulunuyorum. En yüksekteki ev idi.)

Evinde yazıt bulunan aynı zamanda Muhtar olan Mustafa Yasakçı'nın babasının Mustantik olduğu,

Yasakçıların zeytinliğinin Delik Köprüden Süleyman'ın kahvesine kadar olduğu, Mustantik'in burada gömülü olduğu,

Osman'ın halk arasında lakabının Garlangozcu olduğu,

Gara Yaşar'ın soyadının Arslan olduğunu

Şükrü Abbak'ın Yerkesikli olduğu ve Mustanti'in damadı olduğunu, eşinin Gülsiye ve Muhtar Mustafa Yasakçı'nın kardeşi olduğunu

Dört kardeş olduklarını, köyün tarihini henüz sağ olan 88 yaşındaki ablası Durdu'nun bildiğini, babaları Mehmet Gökovalı'nın 1939-1950 yılları arasında muhtarlık yaptığını, aile olarak aslen Yörük olduklarını,

Su ihtiyacının iki kuyudan karşılandığını, ikinci kuyu Avukat Yaşar'ın evinin yerindeydi. Onun evi de Akyaka'dan gelişte inen rampadan çaya doğru idi. Kozlukuyu ismi buradan gelmektedir. Zira kuyunun yanında bir ceviz ağacı vardı. Devletin verdiği isim ise Gökova.

Köy su ihtiyacını buradan karşılardı, önceleri su kuyudan kovalarda, daha sonra dinamo ile alınırdı. Daha sonra şebeke suyu geldi. Halen kuyular kapanmış olup kullanılmamaktadır.

Okaliptüs ağaçlarının tohumlarının Avustralya'dan Halikarnas Balıkçısı tarafından getirildiği, 1940'lı yıllarda Muğla Valisi Recai Gürel zamanında dikildiği, babası Mehmet Gökovalı köyün muhtarı olduğunu, Bütün detayları eski Muhtar Mustafa Yasakçı'nın da bildiğini yazdı

Prof Dr. Şadan Gökovalı'ya teşekkür ediyor bu yazıma aynı tarihi yerleşiminin yeni fotoğraflarını ekliyorum. En üstte İdima akropolü ve diğerinde kent içi sokakları görülmektedir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI