ZEKA FIŞKIRIYOR BİR YERLERİNDEN

  20  Mayıs tarihinde sosyal medyada yer alan bir haber üstüne yazılmıştır bu yazı.Salgın günlerinin baş konusu olan virüsün,dünyayı kasıp kavurduğu günlerde bizden birileri de boş durmamış ve insanlığın hizmetine sunduğu buluşu ve de üstün zekasıyla medyadaki yerini almıştır.Haberde bir ilimizde bir akıllının 85 kişiden virüse karşı korumak için para aldığı yazılıyordu.tüm dünyanın çare aradığı bir günde böyle bir haber için neler verilmezdi ki.(?).Ülkelerin bile ilacı biz bulursak önce şuna-buna vereceğiz kavgalarının yoğun olduğu bir günde bizden bir ulema sesiz sedasız bunu başarmıştır..

      Başarmıştır ama gerçekte çok büyük bir suç işlemiştir.sadece kendisi değil ülkemizi de suçlu duruma düşürmüştür.Çünkü tim Dünyanın çare arayışları devam ederken yapılan her çalışmanın,aşı ve ilaç için her bulgunun mutlaka uluslar arası ilgili kuruluşlara bildirilmesi zorunluluğu vardır.ben çaresini buldum diyemez hiç kimse.bulduğu ne ise Dünya ile paylaşmak zorundadır 

    Bu sivri zekalı yaratık kendi suç işlediği gibi tüm ulusumuzu da suça ortak etmiştir.çünkü çalışmalarını ve bulguların dünya ile paylaşmak zorundaydı.Ama o bunu yapmayıp insanlığa karşı en büyük suçu işlemiştir nedense..

    Bu sivri zekalı yaratık bilim adamlarının gece gündüz laboratuarlarda çırpındıkları bir konuyu şıp diye çözümlemiştir.Demek ki bir aşı veya ilacı bulmak için ille de laboratuarların olması gerekmiyor.İle de bir takım deneylerin olması gerekmiyor.Gerekli olan bir çember sakal ve bir tespih  imiş.Bizi yıllardır kandırmışlar demek.bunca laboratuar teşkilatları bunca deneyler boşuna oluyormuş..

    Bu sivri akıllımız aynı zamanda devletimizi de zor duruma sokmuştur.Çünkü devletimiz konuyla ilgili çalışmaları anında bildirmek zorundaydı.Dünyayı bilgilendirmek zorundaydı.Onun verdiği bu zararı şimdi hepimiz çekmek zorunda kalacağız.

    Bu  üstün zekalı yaratık virüse karşı koruyacağım diye tam 85 kişiden para almış.Yani dolandırmış onları.Bu durumda akla şu geliyor.Dolandıran mı suçlu yoksa dolandırılanlar mı.bana göre suç varsa dolandırandan çok dolandırılanlarda vardır.Çünkü dolandıran aklını kullanmış ve enayilerin parasını nasıl alabileceğine kafa yormuş.Elbette yas al olarak suç işlemiştir ama asıl suçun büyüğünü ona para verenlerde olması gerekmez mi?B u kadar enayi olmasaymış dolandıran  kimi kandırabilecekti dersiniz?

      Aslında bu durumlarda dolandıranlara ceza verilmemesi gerekiyor.Çünkü kimsenin parasını zorla almamış.kendisini inandırıcı göstermiş ve insanlar buna kanarak gönüllerinden koptuğu için vermişler.Yani biz bunları yiyemedik bari siz yiyin diyerek elleriyle sunmuşlar.

     Dilencilik  suçtur ama dilenciye para vermek neden suç değildir?Asıl suçun büyüğü dilenende değil ona  para verendedir.PARA VERMEYİ SUÇ SAYARSAK  o zaman dilenenler ne yapabileceklerdir acaba?Dilenciler avuç açarak para toplanabileceğini gördükleri zaman elbette bir köşede mesleklerini icra edecektir.Önemli olan ona para verenlerin ortadan kalkmasıdır.böylece dilenenler avuç açmayacaktır.Bu şekildeki umutlarının kırılması gerekir.

  Hele hele bu virüs konusunda,sizi  virüsten koruyacağım  yalanına nasıl inandıklarını anlamak ve açıklamak o kadar zor ki.bunların bir özelliği olmalı.Bu özelliğin ne olduğunu da tüm toplumun görebilmesi gerekir.Onlarla aynı çizgiye düşmemek için..

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI