"HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK EKREM ABİ !.."


Bu sözü, Eskişehirli çok genç bir çocuğumuz, 2019'daki seçim gezisi sırasında, seçim otobüsünde olan Ekrem İmamoğlu'na haykırmış, bu gencin umut dolu bu sözleri sayın İmamoğlu'nun çok hoşuna gitmiş, onu otobüs içine alıp tanışmış, seçim boyunca da bu "Her Şey Çok Güzel Olacak!" sözü, onun seçim sloganı haline gelmişti, hatırladınız mı?

İşte bu hayat ve umut dolu gencimiz, bu olaydan 4 yıl sonra da, yine büyük bir haksızlığa uğradığını düşündüğümüz sayın Ekrem İmamoğlu'nun, sevenlerini İstanbul-Saraçhane'ye çağırmasıyla, adı "Berkay Gezgin" olan bu gencimiz, yine Eskişehir'den kalkıp gelmiş, 'Ekrem Abisine' destek için Saraçhane'deydi, orada bulunan basın mensupları, onunla röportaj yapabilmek için sıraya girmişlerdi!..

Bundan 4 yıl kadar önce ne olmuştu? 'İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Seçimi'nde kaybeden iktidar, bu yenilgiyi hazmedememiş, 'seçimde hile yapıldığı' iddiasıyla ve bazılarının; "Bu seçimde hiçbir şey olmasa bile, mutlak bir şeyler oldu!?" söylemiyle, çoğunu kendi kazandıkları 39 İlçe Belediye Başkanlıkları hariç, sadece 'Büyükşehir Belediye Başkanlığı' seçimini yenilemişlerdi!.. Yolsuzluk varsa, tüm seçimler niye yenilenmiyordu? İstanbul halkı bunun hesabını yeni sandıklarda fena şekilde sordu, daha önceki seçimi sadece '14.000 farkla' kazanmış olan sayın Ekrem İmamoğlu, bu yeni seçimde tam '806.000 fark' atarak seçimi kazanmış, koltuğuna bu büyük zaferle oturmuştu!..

En büyük İlimizde seçimi kaybeden iktidar, bir türlü bu yenilgiyi hazmedemedi!.. Bugüne kadar görev yaptığı her alanda Başkan Ekrem İmamoğlu'nun elini-ayağını bağlamaya, hareket zeminini hep daraltmaya, Belediye elindeki birçok kurum-kuruluş-binaları birer KHK ile Bakanlıklara devrederek, Belediyenin gücünü zayıflatmış, hükümetten talepleri hep geciktirilmiş, zaman zaman olmadık suçlamalarla soruşturmalar açılmış, her ay Bakanlık Müfettişleri gönderilmiş, İmamoğlu'nun nefes almasına bile engel olmaya çalışmışlardı!.. Belediye Meclisi'ndeki iktidar yanlısı çoğunluk yüzünden, başta Tevfik Göksu olmak üzere; taksi sayısının arttırılması, belediye otobüsü alımı, dış kredi kullanımı ve çok artan zamlı maliyetlerden ötürü suya, yolcu ücretleri artışına engel olunmuş, toplanan bağışlara el konulmuş, ucuz ekmek sağlayan 'Halk Ekmek Hizmetlerine' takoz konulmuş, bunlar yetmezmiş gibi, bir de Belediyeye binlerce 'Terörist İşçi' alındığı iddialarıyla suçlanmıştı!..

Tüm bu zorlukları aşmasını bilen sayın İmamoğlu, en sonunda baş edilemez bir rakip olarak görülünce, 'Yargı Marifetiyle' önünün kesilmesi düşünülmüş olacaktı ki, işte herkese adeta "Adaletin Bu mu Dünya!?" dedirten, 14 Aralık 2022 tarihli "YSK Üyelerine Hakaret" davasıyla, akıllara zarar bir şekilde, İmamoğlu'na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve 53. Madde'den 'Siyaset Yasağı' getirilen karar verildi!.. İstinat Mahkemesi yolu açık ama, ne zaman bu dava görülecek, orada ne olacak, kimse artık kestiremiyor!? Mahkemede üç ünlü hukukçunun 'Bilirkişi Raporu' hiçe sayılmış, üç tanığın ifadeleri görmemezlikten gelinmiş, hiç beklenilmeyen cezalar kendisine verilmiştir!.. Bizler boşuna 'hukuksuzlukta 139 ülke içinde 117'nci bir ülke olarak yer almamışız yani?

Sizleri bilemem ama, ben hep şunu düşünüyorum: Bu kararı veren yargı mensupları, 14 Aralık Çarşamba gecesi başlarını yastığa koyup da, sanki hiçbir şey olmamış gibi, rahatça uyuyabildiler mi acaba? Hani, hukukçu olmadığımız halde, o gece bizler bile hiç uyuyamadık da, onun için soruyorum? Yoksa, el-âlemin uykusundan, huzurundan bana ne, size ne !?

Peki, bu kararla her şey bitti mi? Hayır!.. Bence dava yeni başlıyor!.. Çünkü, o umut dolu gencimizin dediği gibi, İmamoğlu için gelecek günlerde 'Her şey güzel olacak!..' Ama bu hukuk skandalına sebep olanlardan, kısa zamanda halk onların altlarındaki koltukları çekip alacak, bunlar da II. Dünya Savaşı sırasında Berlin'de, tutuklanan kimseye yardım etmeyip de, sıra kendine gelince haykıran  Alman gibi; "Bana yardım edecek kimse yok mu!?" diye feryat-figan edecekler, göreceksiniz!..                   Sakin KOŞAR.

YAZARIN DİĞER YAZILARI