Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun Kasım ayı boyunca ısrarla 'Üç Aralık'ı Bekleyin' dediği buluşma, 03 Aralık 2022 Cumartesi günü saat 14.30'da İstanbul-Lütfü Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleşti. Salona sığamayan izleyiciler, o soğukta dışarıya konulan TV'lerden bu oturumu izlediler. Dünyanın en ünlü ekonomistleri, gelişim ve dönüşüm uzmanları, yeni teknoloji ve tarımda çığır açmış olanlar hep oradaydı!.. Yani, birileri gibi halkımıza işkembe-i kübradan uydurulmuş 'Çılgınların Projeleri' değil; ayağı yere basan, Atatürk'ün dediği gibi 'Çağdaş Akıl ve Bilim' yoluyla yapılacak işleri anlatıyorlardı!.. (Yine o 'Üç Aralık' günü, çok samimi oldukları iktidarla '3 Harfli AVM' sahipleri çatıştılar!..)
Peki, dünyaca ünlü kimler orada bulunuyordu: Jeremy Rifkin; "Almanya eski Başbakanı Merkel'in endüstri ve sanayi teknolojileri Başdanışmanı idi." Daron Acemoğlu: "Dünyanın en önemli 10 ekonomistinden biri." Faik Öztrak: "Makroekonomik çözümler konusunda uzman." Prof. Dr. Selin Sayek Böke: "Dijital kalkınma ve yeşil dönüşüm konularında uzman." Hakan Kara ve Refet Gürkaynak: "Para politikaları uzmanları." Ufuk Akçiğit: "İstihdam politikaları uzmanı." Hacer Foggo: "Sosyal politikalar uzmanı." Türkiye'yi hızlı bir şekilde karanlıktan aydınlığa doğru çekecek önemli bilimsel kadrolar bunlar!..
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylediği başlıklar şunlardı: "1- Bu zaferi, 6'lı Masayı oluşturan kadrolar kazanacak, ben gereken parasal kaynağı da buldum!.. 2- Dışarıya kaçırılan paraların miktarını biliyorum, bunları hukuk yoluyla son kuruşuna kadar alacağım!.. 3- İktidarımızın ilk üç yılında 100 Milyar Dolarlık yatırım getireceğiz!.. Halkımız hiçbir gelirden pay alamıyor!.. Kirli sermayenin bizden çaldığı 418 Milyar Doları onlardan geri alacak, halkımıza dağıtacağız!.. 4- Devletin, maaş alanlara en az 300 Milyar Dolar borcu var!.. Biz emekçilerimize bu borcu ödemeye geliyoruz!.."
Yıllardan beri TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamları üzerinden çalışanlara ve emeklilere maaşları veriliyordu. Demek ki, devletin 300 Milyar Dolar borçlu olduğu insanlar (bir emekli olarak) arasında bendeniz de varım!.. Hisseme kaç lira düşüyor bilmiyorum ama, yıllardır bize hakettiğimiz maaşlarımızı ödemediklerini adımız gibi biliyoruz!.. Çünkü bizler, 15-20 yıldır borçtan yakamızı kurtaramıyor, kredi kartı harcamalarımızla, bu borçlarımızı sürekli arttırıyoruz!.. Bir turizm kenti olan Muğla'mızda, dış ülkelerden gezmeye gelen emeklileri gördükçe, kendimizin komşu bir İlimize bile gezmeye gidemeyişimizin sebebinin, bu maaşlarımızdaki haksızlıklar olduğunu artık hepimiz biliyor, onları her yıl kıskanmaktan ve kahrımızdan geberiyoruz!..
Evet, toplantı sonrası TV haber kanallarını taradım, sosyal medyada gezindim, ertesi günkü gazeteleri ayrım yapmadan okudum, ama bu toplantının bizim gönlümüzde yarattığı o büyük heyecanı, özlemi ve beklentiyi hiç birinde göremedim!.. Sözcü Gazetesi Yazarı sayın Yılmaz Özdil de demiş ki; "CHP bilimsel kalkınma vizyonu açıkladı. Gerçekten bu işi bilmiyorlar. Halbuki başkaları gibi kalkıp da; 'Biz F-35'ten daha iyi uçak yaptık, uzaya güneş panelleri yerleştirip, çok ucuz enerji üreteceğiz!.. Marmara Denizi'nde doğalgaz bulduk, Tendürek Dağı'nda çok kaliteli mazot bulduk' demeleri lazımdı. Kafası püsküllü fesle dolaşanlarla, cübbeli mollalardan akıl alacaklarına; Daron Acemoğlu, Refet Gürkaynak, Jeremy Rifkin, Hakan Kara, Ufuk Akçiğit gibi dünyaca saygın uzmanlara danışıyorlar, gerçekten anlamıyorlar bu işten!.. Salonu dolduranların suratına çay poşeti fırlatmayı bile düşünemediler birader, bu zihniyet ülkeyi nasıl yönetecek!?" diyordu.
Evet, son yıllarda muhalefet partileri çok araştırıp, çok ilginç görüşlerini halkımıza anlatıyorlar, ama yandaş medyada hiç yer bulamıyorlar!.. Geriye iki şey kalıyor; ya 'Hitler Taktikleri' uygulayacaklar, yalanın en büyüğünü söyleyecekler; ya da sosyal medyayı daha fazla kullanacaklar!.. Yoksa, ağzınızla kuş tutsanız tüm halka ulaşamıyor, derdinizi herkese anlatamıyor, işte böyle sayın Yılmaz Özdil'in diline bile düşüveriyorsunuz işte. Sahi bu arada, ben emeklinin devletten kaç TL alacağı vardır acaba, haa !? Sakin KOŞAR.