KILIÇDAROĞLU'NDAN 'BİLMECE GİBİ' MESAJLAR !?

KILIÇDAROĞLU'NDAN 'BİLMECE GİBİ' MESAJLAR !?

CHP Genel Başkanlığı seçiminden bu yana köşesine çekilip, arada bir gelen haberlerle; "Bay Kemal Ankara ve İstanbul'da bürolar açtı, siyasi çalışmalarına oradan devam ediyor" denilmesi dışında, kendisinden ses-seda çıkmıyordu... Dün kendine ait sosyal medya hesabından; "Kimse sessizliğimden cesaret almasın!!" diye, adeta bilmece gibi bir mesaj yayımladı...

Kimi CHP milletvekilleri hemen; "Asla yalnız değilsiniz sayın Kılıçdaroğlu!" diye bu mesaja yanıt verirken, sayın Deniz Zeyrek gibi duyarlı gazeteciler de; "Galiba sayın Kemal Kılıçdaroğlu aranıp-sorulmadığı için kendini yalnız hissetmeye başladığı anlaşılıyor, ben sayın Özgür Özel'in yerinde olsam, hemen kendisinden randevu talep eder, son ülke ve dünya gelişmeleri hakkındaki eske Genel Başkan'ın görüşlerini sormaya giderdim" dediler...

Ben de diyorum ki; "Geçenlerde İstanbul'da sayın Ekrem İmamoğlu için yapılan 'Aday Tanıtım Toplantısına' davet edildiği halde, sayın Kılıçdaroğlu katılmadı... Çok zor bıraktığı koltuğu hâlâ unutamadığı için, bu dargınlığı asıl yaratan bizzat kendisidir!?" diye düşünenlerdenim... Genel Başkanlığı sırasında yaptığı büyük hatalar; "Ekmeleddin İhsanoğlu ve Muharrem İnce'nin Cumhurbaşkanı adayı yapılmaları... İYİ Parti'ye ödünç olarak 15 Milletvekili verilmesi... Kurduğu 'Altılı Masa' sırasında illâ kendisi aday olmak için yaptığı bağışlanamaz hataları ve kapı arkalarında 'özellikle Ümit Özdağ'a) verdiği tavizler... En son da, Bilecik'te eski kankası İYİ Parti'nin gidip de 'Cumhur İttifakı'na destek vererek, CHP'nin Belediye Başkanlığını kaybetmesi olayı!.." Bunların tüm vebali Bay Kemal'e ait değil miydi!?

Şimdi de çıkmış, sanki siyasi hayatında çok başarılı olmuş, sanki iktidar olmuş gibi, artık tek başına oturduğu yerden mesajlar atıp, kendisinin çok aranan ve değişmez adam olduğunu, olmayan gücüyle ahkâm kesmeye çalıştığını ibretle görüyoruz!.. Bazıları da karşı mesajlar atıp; "Herhalde sayın Kılıçdaroğlu yeni bir yürüyüşe çıkacak, bunun işaretlerini veriyor?" diye yazıyorlardı... Merhum Demirel ne derdi o ; "Yollar yürümekle aşınmaz!.."

Belki bu yazımı çok ağır bulup, 13 yıl CHP Genel Başkanlığı yapmış bir büyüğümüze vefasızca sözler sarf ettiğimi düşünenleriniz olabilir? Bu 13 yılda, bu yukarıda saydığım büyük hataları ben mi yaptım!? Sonuçlarından hepimiz etkilenmedik mi? Aile bireylerimizle yaptığımız tüm desteklere rağmen, aday yapıp da kazanamadığı kişilerden az mı lâf duyduk, bunlardan parti az mı zarar gördü!? Kimisi ayrılıp gidip, CHP karşısında yeni ve rakip bir parti kurdu, kimisi de siyasi rakip partilere alay edercesine kapağı atıp, oradan Milletvekili seçilmediler mi? Bütün bu hataları ben mi yaptım, o koltuktan zorla beni mi kaldırdılar sanki !?

Genel Başkanlığını yaptığı partililerin kendisine saygılı davranmalarını istiyorlarsa eğer; önce kendileri saygılı davranmayı, yapabilecekleri hiçbir şeyleri yokken, oturdukları yerden bilmece gibi mesajlar atarak, kendilerini zorla kabul ettirmeye çalışmasınlar!.. Bu parti tarihinde ne Genel Başkanlar gördü biliyorsunuz!.. Ama peş peşe iki Genel Başkan (Baykal-Kılıçdaroğlu) en çok hata yapan ve eleştirilen Genel Başkanlar oldular, ben ne yapayım ki!..

Bugünkü yazımı  sayın İbrahim Ergin'in "Karacaoğlan'la Söyleşi" şiiriyle bitireyim:

"Hadini de Karaoğlan, hadini/ Sevda ustası, düş gezgini/ Her güzel senin olmaz/ Harap etme kendini!..// Ben güzele 'güzel' derim/ Gözüm yok kimsenin kızında, kısrağında/ Su katılmamış güzeller diyarında/ Herkesin bir sevdiği olsun isterim!.."               Sakin KOŞAR...

YAZARIN DİĞER YAZILARI