ŞŞŞTT !.. BUGÜNLERDE NE VAR NE YOK !?

 

                ŞŞŞTT !.. BUGÜNLERDE NE VAR NE YOK !?

Bugün 12 Şubat 2022, günlerden Cumartesi. Bütün gazeteler, Nöropskiyatri Uzmanı Dr. Haydar Dümen'i 91 yaşında hastanede Coronavirüs tedavisi görürken kaybettiğimizi, dün Ulus'taki Arnavutköy Mezarlığı'nda toprağa verildiğini yazıyordu. Böyle bilim insanları çok az dünyaya geliyor, acımız çok büyük, toprağı bol, mekânı Cennet olsun inşallah!..

Posta Gazetesi'nde yıllardır kendisinin Tıp Bilim Dalı olan 'Cinsel Sağlık' konularında okuyucularından gelen ilginç soruları, kendine has mizah anlayışı ile en iyi şekilde izah eden, akılda kalıcı hitabetlerle insanlara doğruyu gösteren, unutulmaz bir Tıp adamı idi. 23 kitap yazıp, evinde onlarca tür hayvan besleyen bu güzel insana bile, muhafazakâr çevrelerden zaman zaman eleştiriler gelir, onun için; "Ahlâk yoksunu adam!" derler; bazı aydın geçinen kesimler de alaycı suçlamalar yapar, onlar da; "Dümeni kırık Haydar!" derlerdi. Fakat bu bilim insanı bunlara hiç yanıt vermez, hiç sataşıp da onlarla dalaşmaz, sadece işini yapardı. Alın işte, onu suçlayanlar ve defe koyup da alay etmeye çalışanlar hiç hatırlanmazken, bu insan öldükten sonra bile akıllardan hiç çıkmıyor!..

Efendim, bendeniz 71 yaşına gelmiş, diyabet (şeker)-yüksek tansiyon-kalp-damar hastası, günde 6 hapla yaşamını sürdüren ve '65 Yaş Üstü Sakıncalı Piyade' kabul edilen bir zatım!.. Son iki senedir başımıza belâ olan Covid-19 salgını sebebiyle, doktorlarımın tavsiyesi doğrultusunda pek evden çıkmıyor, çok zaruri hallerde ve ortalık iyice tenha iken bir yerlere gidebiliyorum!.. Zaman zaman bazı dostlarım; "Yok kahveye-lokale gelmiyorsun, yok düğünlere katılmıyorsun, yok cenazede-hayırda seni göremiyoruz" diye sitem ediyorlar!.. Eskiden aileler çocuklarını ilkokula yazdırırken, öğretmenlerine; "Eti sizin, kemiği bizim Hocam!" deyip giderlermiş ya? Bu yaşlarda bizler de çocuklarımız tarafından doktorlara götürülüp; "Cismi sizin, gerisi bizim!" diyerek bizi onların insaflarına bırakıyorlar ya!? Yahu şimdi Allah için söyleyiniz, ben şimdi sizi mi dinleyeceğim, yoksa doktorlarıma mı!? Biliyor musunuz, tam iki senedir ben Muğla'ya bile gidemedim de, Şubat başında merhum olan sevgili ablamın cenazesi için gidince Muğla'yı görebildim!.. Ne olur, bu '65 yaş üstü sakıncalı piyade' ye bu sebeplerle bir daha sitem etmeyiniz!..

Bir de madalyonun tersini düşünelim bakalım: 'CHP ve Ahiret' fıkrasını bilirsiniz değil mi? Hani Cehennemde, içinde CHP'lilerin bulunduğu kazanların başında Zebaniler bulunmazmış, kazandan dışarı çıkmak isteyenleri, onlar kendileri bacaklarından içeri çekerlermiş ya? Maazallah ben doktorlarımın değil de, sizin dediğinizi yapıp da, Prof. Burhan Kuzu ve Dr. Haydar Dümen büyüklerimiz gibi Corona-19'dan öte tarafa gidersem, benim de bu kazanlara atılmayacağımı kim garanti edebilir ki!? Biliyorsunuz, bendeniz CHP'nin 27 yıllık kayıtlı üyesiyim!.. İyisi mi, müsaade edin de, ben bu salgın bitene kadar sayın doktorlarımın dediklerini yapayım bari.

Lakin bu sürede aziz milletimiz pek de boş durmuyor!.. Baksanıza, gerçek baklavanın kilosu 200 TL üzerine çıkınca, Gaziantepli baklavacılar, içine fıstık ve ceviz konulmayan 'Boş Baklava' icat etmişler, kilosu '20 TL'den müşterilerine okutuyorlarmış. Hıyarın kilosu 30 TL'ye fırlayınca, millet hıyarı bile tek tek satın almaya başlamış, iyi mi? Bir tek hıyar kaç TL'ye geliyormuş biliyor musunuz: "4,5 TL"ye geliyormuş!? Yani, bu da aç-bilâç millete koca bir 'Hıyarlık' değilse, ya sizce nedir!? Zati ortalık hıyardan geçilmiyordu, şimdi bu ne loo!?

Eskiden çöp bidonları çevresinde sokak kedi ve köpekleri pinekler dururdu değil mi? Ama geçti o devirler cancağızlarım, şimdilerde o çöp bidonları çevresinde aç-bilâç insanlar nöbet tutuyorlar, sokak kedi ve köpeklerine buralarda ekmek yok artık!.. Halk Ekmek büfelerindeki 'Ucuz Ekmek'  kuyrukları, manavlardaki 'Çıkma Sebze' nöbetlerinden arta kalan zamanlarında insanlarımız 'Çöp Bidonları' başında hizaya giriyorlar, günümüzün memleket modası da bu oldu!.. Bugünlerde daha acı-tatlı neler oluyor neler de, gerisini önümüzdeki günlerde yazmaya devam edeceğiz!.. Hadi bana müsaade, komşularda lokma hayrı varmış da, bedavadan birkaç lokma alıp geleyim, şimdi bana eyvallah.            Sakin KOŞAR.

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI