MÜSLÜM

                                         MÜSLÜM

     Müslüm filmi, vizyona girdiğinden beri yazılı medyada, sosyal medyada ve internette okuyorum görüyorum, haliyle insan merak ediyor Müslüm Gürses’in hayatını anlatan filmin metnini… O kadar çok reklamı ve tanıtımı yapıldı ki, ne var bu kadar gündemde diye de çokta meraklandım. Oysa arabesk müziğinden,  kültüründen ve sanatçılarından pek haz almam. Hatta nefret ederim. Acı hep acı, bağır bağır gürültülü sesler, karmakarışık müzik ve gerginlik…Hayatta bir gün bile beş kuruş para vererek arabesk türü ne kaset nede cd satın almamışımdır. Anlayacağınız hiç sevmem. Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur, İbrahim Tatlıses ve Müslüm Gürses isimlerini duyar, bazen de denk gelir ortamına göre müzikleri ama nazım sözüm geçtiği bir yer olursa hemen kapattırırım. Türk Sanat Müziğini severim. Klasik müzikleri dinlerim. Müzikte aşk, sevgi ve his olmalıdır.

            Arabesk türü müzik, ne yazık ki ülkemizin acı bir gerçeğidir. Müzik dünyasında ‘’ Müslüm Baba’’ olarak tanınan Müslüm Gürses’in ‘’Müslüm’’ filminin bu kadar çok ilgi görmesi sosyal ve toplumsal açıdan iyi incelenmesi  gerekiyor.

         Arabesk müziğe karşı önyargılı olduğum için filmi önce görmek istemedim. Birkaç film eleştirmeninin kritiklerini ve yorumunu okuyunca gitmeye karar verdim.  Torunum Bade sevgisinden dolayı Silifke’de olduğumuz için eşimle birlikte dün Silifke Belediye Sineması’nda saat 13.00 seansında filmi izledik. Önyargıları kıran filmi pür dikkat ilgiyle seyrettim. Acılı geçen bir hayatın kurgusu iyi işlenmiş fakat gerçeği yansıtmayan yönleri de vardı. Mesela kadına şiddet. İlk yarıda iyide, ikinci yarıda nedense yumuşatılmış. Oysa Muhterem Nur, çok çekti Müslüm’den. Ayla filminin yapımcısı Mustafa Uslu tarafından bu filmin oyuncuları iyi seçilmiş. Hepsinin oyun gücü çok yüksek ve başarılı sanatçılar olduğu için filmin zevkle izlenmesine de yardımcı oluyorlar. Timuçin Esen, Zerrin Tekindor, Erkan Can, Ayça Bingöl ve Güven Kıraç harika dev oyuncular. Çok beğendim. Hele Müslüm’ün küçüklüğünü oynayan Şahin Kendirci’ye bayıldım. Çok başarılıydı.  İyi oynamış. Gelecekte daha iyi yerlere gelir bu genç oyuncu. Hayat yolu açık olsun. Müslüm filmde uyumsuzların, çaresizlerin, küskünlerin ve garibanların yanık sesi. Kurguda bu güzel vurgulanmış. Senaryo yazarları bazı bölümlerde abartıya kaçmışlar. Senaryo ayrı, gerçek ayrı. Filmi, kurgu değil, gerçek sanıyor insanlar. Senaryo yazanlar, gerçek yaşamını tam olarak yansıtmamışlar. Pavyonlarda, batakhanelerde geçen günleri es geçmişler. Uyuşturuculu, içkili ve jiletli acı sahnelere yer vermemişler. Ezik insanların hayatı insanın içini burkuyor. Ülkemizde bunları görmek içimi acıtıyor doğrusu.

            Arabesk sanatın çukurudur. Enver Aysever böyle diyor ve doğru söylüyor. Bu yoz kültür, ülkemizin acı bir gerçeğidir. Olmasaydı iyiydi ama bu bir gerçek. Gerçekten de kaçamıyorsunuz. Umarım gelecekte bu girdaptan kurtuluruz. Acının, göz yaşının olmadığı bir ülkede yaşayalım isterim. Şimdi sizlere Soner Yalçın’ın kaleminden Müslüm filminin eleştirisinden kısa bir bölümü paylaşayım:

        Ülkemiz gerçeği şudur: Biz, rasyonel bilgiyi almak kullanmaktan ziyade, duygusal tepkilere yoğun toplumuz. Bu sebeple bizim toplumumuzda arabesk kültürü etkilidir. Siyasetteki karşılığı Erdoğan’dır. Film ne derse desin, gazeteciler kurguya değil, hakikate bağlı kalmalıdır.

      Doğru söze ne denir? Ancak şapka çıkartılır…

      

      

       

YAZARIN DİĞER YAZILARI