Muğla Barosu'ndan sokak köpeklerinin toplanmasına yönelik açıklama: "Adeta kan davası güdülerek zalimce toplanıyorlar"

Muğla Barosu'ndan sokak köpeklerinin toplanmasına yönelik açıklama: "Adeta kan davası güdülerek zalimce toplanıyorlar"

Muğla Barosu Doğal Yaşamı Koruma Ve Hayvan Hakları Komisyonu tarafından sokak köpeklerine karşı işlenen suçlara yönelik çok sayıda ihbar geldiği vurgulanarak açıklama yapıldı. Açıklamada, "Köpeklerin işkence edilerek üst üste yığılmak suretiyle toplanması suçtur. Tüm yetkilileri ve kamuoyunu sağduyulu olmaya, bilime, akla, mantığa ve vicdana uygun hareket etmeye davet ediyoruz. Oysa, başlatılacak kısırlaştırma seferberliği ile sokaktaki hayvan popülasyonunu çok kısa süre içinde kontrol almak mümkün olduğu halde, bir hayvan türüne karşı adeta kan davası güderek zalimce ve yasaya aykırı yöntemlerle toplamak, öldürmek hukuka ve tüm değerlere aykırıdır" ifadeleri kullanıldı.

Haber Merkezi

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Türkiye'nin her yerinden Baromuz Hayvan Hakları Komisyonu'na belediyelerin mevcut yasaya dahi aykırı yöntemlerle yaşlı, hasta, yavru demeden köpekleri topladığı, toplamalar sırasında anestezik madde nedeniyle ölümler yaşandığı, hayvanların boğma tasmalarla yerlerde sürüklendiği, yetkisiz kişiler tarafından toplama yapıldığı, hayvanların acı çeken, hissedebilen canlılar olduğu görmezden gelinerek bir eşya gibi belediye araçlarına atıldığı, bazı hayvanların ölüm çukurlarına baygınken gömülerek boğularak öldürüldüğü, bazılarının poşetlere sarılıp mahalle aralarındaki çöp konteynerlerına atıldığı, bu ihlallerden güç alan bazı insanların da köpekleri zehirlediği, tüfekle vurduğu gibi çok sayıda ihbar ulaştırılmaktadır. Ardı arkası kesilmeyen bu ihbarlar; 5199 sayılı Kanun'un 28/A maddesine göre; kedi ve köpeklerin acımasızca muameleye maruz bırakılması ve öldürülmesi halinde uygulanması gereken hapis cezalarının işletilmesi gereken eylemlerdir, suçtur."

"KÖPEKLERİN İŞKENCE İLE ÜST ÜSTE YIĞILMAK SURETİYLE TOPLANMASI SUÇTUR"

Anayasa Mahkemesi'nde iptali görüşülen Yasa 2028 yılı sonuna kadar belediyelere bakımevleri kurma süresi tanımıştır. Açıklamamız ekinde sunduğumuz Hayvan Hakları İzleme Komitesi ve Yaşamdan Yana Derneği'nin, belediyelerden aldıkları veriler doğrultusunda hazırlamış olduğu raporundan da anlaşılacağı üzere Türkiye'de hiçbir il ve ilçe belediyesinin ruhsatlı bakımevleri dahil olmak üzere yeterli kapasite ve personel bulunmamaktadır. Hazırlıklar planlanmadan ve tamamlanmadan son sürat devam eden toplamalar hayvanların yaşam hakkını ihlal etmektedir.

Fiili imkansızlığa rağmen, köpeklerin işkence edilerek üst üste yığılmak suretiyle toplanması suçtur ve bu eylemlerde ısrarcı olunması telafisi imkansız sorunları beraberinde getirecektir.

Oysa, başlatılacak kısırlaştırma seferberliği ile sokaktaki hayvan popülasyonunu çok kısa süre içinde kontrol almak mümkün olduğu halde, bir hayvan türüne karşı adeta kan davası güderek zalimce ve yasaya aykırı yöntemlerle toplamak, öldürmek hukuka ve tüm değerlere aykırıdır.

BARO'DAN SAĞDUYU ÇAĞRISI

Yıllardır olduğu gibi bir kez daha vurguluyoruz; sokakta yaşayan hayvan popülasyonunun başlıca kaynağı olan hayvan üretim, satış ve ticareti derhal yasaklanmalıdır. İkinci etapta, popülasyonun kontrol altına alınması için bilimsel ve etik açıdan en etkili yöntem olan kısırlaştırma seferberliği başlatılmalıdır. Hem insanların dengeli bir çevrede yaşama hakkı, hem de hayvan hakları için bilimsel ve en isabetli yöntem budur. Aksi halde sorun çözülmeyeceği gibi, sokaklarında hayvan avına çıkılan bir toplum şiddet sarmalından çıkamayacaktır.

Tüm yetkilileri ve kamuoyunu sağduyulu olmaya, bilime, akla, mantığa ve vicdana uygun hareket etmeye davet ediyoruz."

 

DİĞER HABERLER