MAŞALLAH/ALLAHA EMANET

Önce şunu belirtmeliyim. Şehrimizin, ne Trafik Şube müdürlüğüne nede Zabıta müdürlüğüne; köşeme aldığım konu ile ilgili herhangi bir eleştirim yok! Nedeni hepimizce malumdur. İnsanımız; birlikte yaşam kurallarına uymakta sıkıntı yaşar, saygı göstermez, işine gelmeyen insani bir sorumluluk için adam sende demekten çekinmez, her işin boş tarafından bakar, yani tam anlamı ile bana neci toplum bireyidir.

 

Ancak her iki şube müdürlüğünü, şikâyetlere neden olan sıkıntılı konu için dikkatlerini çekmek istiyorum! Sorun: Bisiklet yolu ve kaldırımlar. Bu iki özel yoldan biri yayalar, diğeri bisiklet kullananlar için yapılmıştır. Görünüşte öyledir de, yaşama geçtiğinde hiçte öyle olmadığı fark edilir. Örneğin: Bisiklet yolu üzerinde, ara sıra bisikletli birine rastlarsınız(!) Fakat daha çok elektrikli mopedler, yemek servis motosikletleri ve diğerleri ki, nasıl sürat yaptıkları konusunda, gencinden yaşlısına pek çok kişi bu hızdan şikâyetçidir, çünkü büyük tehlike arz etmektedir ve pek çok şikâyet almaktadır.

 

Sözgelimi bu araçların arkasından kurşun atsanız yetişmez denilse yeridir. Bu kadar mı? Hayır. Motosiklet sürücüleri, Motocross yarışçıları gibi estetik, kıvraklık ve hızlı sürüş yeteneğine sahipler.  Öyle an'lar yaşanıyor ki, motosikleti hemen arkanızda fark etmeniz, saniyeler içinde gerçekleşiyor. O an:  "Ya çarpsaydı, ya elim ayağım kırılıp yataklara düşseydim, ya bitkisel hayata girseydim" gibi ölümü ve yatağa bağımlılığı anımsatan düşüncelerle baş başa kalıveriyor!(İnsan, imkânsız olsa da, o an, polis ve zabıtayı yanında görmek istiyor.) Yurttaş, "Kaldırım" ve "Bisiklet yolu"ndaki disiplinsizlikten ciddi şekilde rahatsız! Özellikle şehrin trafik düzeninden sorumlu sayın yöneticilerinin, konunun insan olması nedeniyle bir an daha ciddi düşünmeleri iktiza eder! Bir çocuk veya bir anne, veya genç bir çift, yahut bir yaşlı yurttaşın, kaldırım gibi, bisiklet yolu gibi bir zeminde, bedensel travma sorunu yaşaması, kendisi ailesi ve yakınları için çok acı bir olay olduğu kesindir.

Kaldırımlarda ise; arkanızdan, önünüzden, yanınızdan, geçen elektrikli mopetler, motosikletler ve diğerleri çok büyük bir sorun. Yanlış okumadınız, "Kaldırımdan söz ediyorum" Yahu ayıptır, ayıp. Dağ başında mısınız? Kural tanımaz insanlar, aracınızla birlikte bulunmanız gereken zeminde değil de, kaldırımda ne işiniz var? Yolu kısaltmak ve işi çabuk bitirmek için kaldırımlardan gidip geliyorsunuz. Bu durum kurallara aykırı. Ancak "Kestirme yol" anlayışı öyle geliştirilmiş ki; Org. Mustafa Muğlalı iş hanının, bir tarafından girip, diğer tarafından çıkanları görünce, zekası gelişmemiş insanlar gibi arkalarından baka kalıyorsunuz! Böyle pratiği bulup gerçekleştiren, herhalde Tilki'nin insan versiyonudur. O Tilki oradan geçerken: "Birine çarparım, yaralarım, sakat kalır, tazminat öderim, tutuklanırım" düşünmüyor!

Durumun önemli olan ve dikkat çekip korkutan yanı; yayalara süratle ve sessizce, arkadan yaklaşan ve yanından geçen böyle bir aracın hedefi olması! Denetleme konusunda, imza yetkisi olan yöneticiden beklenti şudur: Yurttaş, kaldırımlarda bu kuralsız sürücülerin, tehdidi altındadır. Yurttaş; inançlarımıza göre önce Tanrı, sonra yasal olarak trafik polisi ve zabıta korumasındadır!

 

Ne tekim benim yaştakiler bilir ki, 60-70 yıl önce kamyonların alınlarında "ALLAHA EMANET" ve "MAŞALLAH" yazılırdı. Kamyon satın alındığı yerden, eve getirildiğinde, hayatta(Avlu) bir hayvan kesilir, kamyon sahibi, sağ elinin avuç içini akan kana bastırarak tampona sürerdi. İnanç; Tanrı'nın kamyonu, sahibini, kazadan belâdan ve şerden korumasıydı. Bu arada, aile içi törene çağrılı imam, işaret parmağını kana batırır, şoförün alnına sürünce, şoförün her akşam evine sağ salim geleceğine inanılırdı. "ALLAH'A EMANET" sözü mal sahibinin, kamyonunu, Tanrı'ya emanet ettiği anlamını taşır, "MAŞALLAH" ise kamyonun, kem gözlerin bakışından ve nazarından koruması istemini içerirdi. O eski yıllarda, kamyonların sürati stabilize yollarda, yüklü hali ile saatte 15-20 Km'yi zor bulurdu. Ancak kamyonun asgari 5Bin Kg. yük kapasitesi dikkate alınmaz 10Bin Kg. yüklenmekte de beis görülmezdi. Bu sözcükler yazıldı mı, artık Tanrı korumasına girmiş kabul edilirdiniz ve bu inançla 5Tonluk kamyona, 15 ton yük atılır, yolda mutlaka bir aksamı iflas ederdi!

Kıssadan hisse!..


YAZARIN DİĞER YAZILARI