KOPUŞ

Yıl:1982

                      Kasım  ayı başları

Karanlığın siyah örtüsü bir tül gibi

İnerken şehrin üzerine

Sokak lambaları yanmaya başlamıştı

Uzak umutlarım gibi

Hüzünle varmıştım akşamüstü

                      Erzurum'da otobüs terminaline.

                    

                     Kar başlamıştı serpiştirmeye

                     Kaybolmuş maviliklerden, kentin üstüne

                     Tanecikler ıslak bir dokunuşla çarpıyordu yüzüme

                     Valizimi verip muavine

                     Dönüp baktım Palandöken Dağları'na.

                     Sis örtmüş, kar göstermez olmuştu

                     Böylece bu kentten ayrılıp,

                     Düşüyordum artık gurbetin yollarına.

                                            

                     Mavi gök kaybolmuş

                     Gri bulutlar örtmüştü ufukları

                     Terminali beyazlatmaya başlamıştı karlar

                     Sahipsiz bir yalnızlık hikâyesiydi benimki

                     Yapışmış, sarmıştı bedenimi

                     Birazdan ayrılacaktım bu şehirden

                     Ayrılık acısı sarıyorken ruhumu

                     Kar yağıyordu o gün

Benim, Erzurum'un ve

Üşümüş duygularımın üstüne.

                    

                     Yorgunum çaresiz ve kimsesizim

                     Tıpkı ıssız bir bozkır gibi

                     Sonunu bilmediğim bir yolculuğa

                     Birazdan yola çıkacak bedenim.

                     Çaresizliğimi kalbime anlatamıyorum

                     Getiremiyorum sıkıntılarımı dile

                     Gitmek istememiştim bu şehirden

                     Ama itilmiştim çıkacaktım birazdan yola.

 

                     Bütün umutlarımı bırakıyordum bu şehirde

                     Beklediğim her şey artık çok uzak

                     Geçip oturuyorum otobüsteki koltuğuma

                     Gece ağlıyor kar altındaki yalnızlığıma

                     Ben hüzünle bakıyorum camdan dışarı

                     Görünen sadece terminalin puslu ışıkları.

                    

                     Otobüs acı bir kornanın peşine ayrılıyor perondan

                     Kar vuruyor öfkeyle camlara

                     Erzincan yoluna çıkarken

                     Dönüp bakıyorum karın gölgelediği şehre

                     "İşte gidiyorum" diyorum, Oltu, Erzurum

                     Herkese bağrınızda yer verdiniz

                     Bir şekilde beni gönderiyorsunuz

kırdığınız kalbimle gurbete.

                    

                     Kar yağıyordu o gece

                     Ben Erzurum'dan ayrılırken.

                     Ülkesi elinden alınmış bir insan misali

                     Ayrılıyordum sürgüne gider gibi

                     Üşüyen bedenimdeki ayrılık ateşiyle

                     El sallayıp" Hoşça kal!" diyemeden

                     Bir daha dönmemek için bu yerlere.

                     Gidiyordum bu duygularla

yeni görev yerim olacak Muğla'ya doğru.

                                             6/07/ 2025 Muğla

                                             Ömer Kamil Yılmaz

 1982 yılı Erzurum Otobüs Terminali, doğduğum topraklardan ayrılış öncesi duygularımın şiiridir bu şiir. Yıllar sonra sınıf arkadaşım Ümran Dağaşan Özlük'ün ufak dokunuşlarıyla düzenlediğim haliyle yayınlıyorum.

 

 

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI