GÖRMEYEN,DUYMAYAN VE BİLMEYENLER
Dünyada ikiyüze yakın devlet vardır.Bunların bir kısmında yaşanan kirlilik, sıralamaslarında kimi devletler sürekli aynı basamaklarda kimileri da zaman zaman değişen basamaklarda yer alıyor.Ancak bu sıralamalarda kirlilikte olsun temizlikte olsun genellikle hep aynı devletler yer alıyor.Özellikle kirlilik sıralamalarında hep önde yer alan yerleri diğişmeyen devletler vardır.Örneğin bu sıralamalarda ülkemiz genellikle 50 ile 75sıralamalarda gidip geliyor
Bu sıralamalara baktığımız zaman en kötü durumda olan devletlerin ekonomik ve hukuk açısından hep aynı devletlerdi görüyoruz.Yani bu sıralamada ülkesinde demokrasi ve hukukun az geliştiği devletler kirlilikte sürekli ilk başlarda görünüyor.
Yıllardır yapılan sıralamalarda temiz toplumlar arasında bir türlü yerimizi bulamadık.Nedense bu topulmlar içinde sürekli ilk onda yer alanlar Avrupanın Kuzeyinde yer alan bunların arasına zaman zaman Kanada , Japonya gibi ülkelerin yer aldığını görüyoruz.Bu ilk başlarda yer alanların tek ortak özelliği hukuk ve demokrasi alanında en gelişmiş devletler olmasıdır.Yani bu temiz toplum sıralamalarında ilklerde yer alanların tümünde hukuk ve demokrasinin ötekilere göre daha çok ve iyi geliştiği görülür.Anlayacağınız bu ülkelerin başlarda yer almasının bir rastlantı olmadığıdır..
İLK ONUN içinde görülen ülkelerin bir başka özellikleri de bunların hiç birinde siyasetin BAYRAK.DİN İMAN ile uğraşmamış olmasıdır.Yani siyaset sahnesinde herkesin ortak değerleri olan kavramların siyasi getiri için kullanılmadığını görüyoruz.Oysa tüm geri kalmış ve kirlilikte ilk sıralarda yer alan toplumların ana özelliği hepsinin siyasetinde din ulusal kavramların en çok kullanılmasıdır.Hatta geri kalmış toplumların siyasetçileri bu değerlere bağlılıklarıyla öne çıkarıyor kendilerini ama rakamlar bunu nedense doğrulamıyor.
Bakınız 2018 yılanın Şubatında DÜNYA ADALET PROJESİ diye bir oluşumun değerlendirilmesine ülkemiz 126 üke arasında bizim sıramızı 113 cü olarak gösteriyordu.Bu sıralama hukukun üstünlüğü konusunda yerimizle ilgili olarak yapılmıştı o yıl.
Kirlilik sıralamalarında yıllarca değişmeyen bir yerde gösterilmiş olmanın tek nedeni bu tür kirlilikler içinde yer almakmış.Bu kirliliği oluşturanlar,yaratanlar uzaydan gelmediler.başka bir ülkeden bir düşman ülkeden gelmediler.Bu toplumun içinden çıktılar bunlar.bunların kim olduklarını bilmek öğrenmek için bir DDK diye kuruluşumuz var.Bu kuruluşun görevi devleti töhmet altında bırakacak kirlilik olaylarının üstüne açmak denetlemektir.Devlet Denetleme Kurumu denilen oluşum görevini yapmış olsaydı bu toplum en kirli toplumar arasında gösterilebilir miydi?
.Bundan daha önemlisi ise bu toplumun inançları var,milli değerleri var.etik anlayışı var ve bunun için oluşturulmuş çeşitli kurumları var.Bunların herhangi birini bu kirliliklere karşı savaştığına tanık oldunuz mu hiç?Bunları gibi inançlarıyla milli değerleriyle etik anlayışlarıyla kendilerini dürüst göstermek isteyenlerin bunlara nasıl ses çıkardıklarını duyuyormusunuz?
Bir yerde bir yanlışlık var ama nerede?Bu yanlışlığın giderilmesi için doğru geçinenlere bir görev düşmüyor mu?