A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella, 19 Kasım 2024 Salı günü akşamki 'Karadağ A Milli Takımı' yenilgisi sonrası açıklamalarda bulundu. İtalyan teknik adam; "Çok üzgünüz hepimiz. Uluslar Ligi'nde liderliği hak ediyorduk. Son maça nazaran bakınca hak ettiğimiz liderlik vardı. Futbol sahası denemeyecek kadar kötü sahada futbol oynandı. Biz kenarda zor ayakta duruyorduk, futbolcularımızı hayal edemiyorum. Futbolcularımı yüreklerinden ve mücadelelerinden ötürü tebrik ediyorum. İstediğimiz sonuç bu değildi. Çok üzgünüz!..
Aslında maçtan önce kolay bir maç olmayacağını söylemiştim. Sonuna kadar mücadele ettik. Mücadele maçıydı bu. Futbol oynanmayacak kadar kötü bir zeminde futbol oynamaya çalıştık. Son ana kadar korkmadan üzerlerine gittik, ama rakip bir tık daha öndeydi. Sonuç nedeniyle üzgünüz ama oyuncularım sonuna kadar uğraştı. Bu seviyelerde, bu tarz sahada futbol oynamaya çalışamıyorsunuz bile. Futbolcularımla daha çok gurur duyuyorum. Sonuna kadar mücadele ettiler. Birçoğu bu kampa en iyi durumuyla gelemedi. Bazıları oynayamadı, bazılarının sakatlığı vardı. Bir mağlubiyetle dengemizi bozup tüm yaptıklarımızı göz ardı edemeyiz. Son 1 yıldır rekabet gücümüzün ne kadar yüksek olduğunu herkese gösterdik" dedi, iyi mi !?
Çok büyük ümit ve paralarla Milli Takım başına getirdiğimiz İtalyan Teknik Adamın yukarıdaki açıklamalarını okudunuz değil mi? İnsan bunları söylerken biraz utanır, biraz sıkılır be yahu!.. O Karadağ, bugüne kadar hep bizden yenilmiş bir takımdı!.. Bundan bir önceki 'Türkiye-Galler' maçında da kaçırdığımız goller ve penaltı sonrası zati moralimiz bozulmuştu, şimdi de hiç umudumuz kalmadı artık!..
Yahu, Karadağ Cumhuriyeti denilen ülkenin gücü nedir ki!? Sadece "630.000" kişilik nüfusu, "13.812 Km2"lik yüzölçümü olan, bizim 'Muğla İlimizden' bile daha küçük bir ülke!.. Ülkedeki insan yapıları da çok karışık: Nüfusun '% 42'si Karadağlı, % 33'ü Sırp, gerisi de Boşnak-Arnavut-Hırvat-Romen' karışımı bir ülke!.. İşte koskoca 86 Milyon nüfuslu Türkiye, böyle bir ülke takımına yeniliyor, gelin de bunu hazmedin bakalım gari !..
İtalyan Teknik Adam, maç sonrası utanmadan konuşuyordu; "Efendim, sahaları çok bozuktu, biz kenarda bile ayakta zor duruyorduk, sahadaki futbolcuların hallerini siz düşünün?" diyordu... Bana hiç masal okuma İtalyan palavracısı; oradaki aynı bozuk sahada Karadağ Milli Takımı da, bizimkilerle aynı koşullarda futbol oynamadılar mı? Nasıl bize üç tane gol attılar da, bizimkiler bakakaldılar öyle!? Bir bahane uyduracaksan, bari akla-mantığa uygun bir şeyler söyle de, biz de onları yutalım!.. Ancak bu maçta iyice anlaşıldı ki, sen de bu işi beceremedin, galiba bavullarını hazırlama vakti sırası sana da gelmiş bulunuyor!? Bizim kendi 'yerli ve milli' teknik adamlarımız yok mu? Hadi, daha fazla asabımızı bozmadan memleketin İtalya'ya 'ikile' bakalım da, senin de ense tıraşını görelim bayım!..
Yazımızı bir fıkrayla bitirelim bari: Bir gün Trafik Polislerine "En İyi ve Örnek Sürücü" bulma yetkisi vermişler... Yoldan geçenleri denetlerken; iyi giyimli, efendi, emniyet kemeri de takılı olan sürücüye müjdeyi vermişler: "Tebrik ederiz sayın örnek sürücü, bizden tam '25 Bin TL' ödül kazandınız!.. Peki, bu parayı nasıl değerlendirmeyi düşünüyorsunuz?" diye sorar... Sürücü biraz utanarak; "Valla memur bey, önce bu parayla 'EHLİYETİMİ (Sürücü Belgesini)' alacağım!.." deyince, yanındaki kız arkadaşı hemen; "Kusura bakmayın memur bey, bizim şoför biraz sarhoş da, ne dediğini bilmiyor, biz öncelikle iyi bir meyhaneye gideceğiz" derken, arkada oturan genç biri de; "Yahu, çalıntı arabayla buradan geçmeyelim demedim mi size, bak polise de yakalandık işte!.." demez mi?
Biz de millet olarak yıllarca ne Teknik Adam seçmesini, ne Futbolcu seçmesini, ne belediye başkanı ve ne de muhtar seçmesini beceremedik gitti!.. 'Narin' kızımızın amcası da Muhtar değil miydi o? Son günlerdeki "Kayyum" atamaları da, seçmesini bilemediğimiz için Büyüklerimiz tarafından öyle uygun görülüyor olmasındı sakın !? Sakin KOŞAR...