Yeni nesil pek bilmez ama, bundan 40-50 yıl kadar önce bizim gençliğimiz yıllarında İngiliz Kraliyet Ailesi mensupları, bütün dünyanın magazin haberi kaynağı idi... Kraliyet Ailesinin yaşamı, aşkları, gezileri, tatil yerleri, giydikleri ve hatta yiyip-içtikleri bile her gün haber olur, biz de bunlar çok önemliymiş gibi onların haberlerini her gün zevkle, heyecanla ve iç çekerek okur, muhabbetlerimizin birinci konuları hep onlar olurdu...
Ülkeyi sembolik olarak Kraliçe II. Elizabeth yönetir, kocası Prens Philip'in aile içi muziplikleri, oğulları ve kızlarının yaşamları; aşkları, evlilikleri, kavgaları, Kraliçe'nin bunlara kızgınlıkları falan, hepimizin derdi olurdu... Kraliçe II. Elizabeth sonrası tahta geçmesi muhtemel aday; büyük oğlu Veliaht Prens Charles idi... '14 Kasım 1945 doğumlu, 1.78 boyundaki Prens Charles' özel yasalarla korunur, ama sık sık harımı yardığı için de, magazin gazetecilerine iyi malzeme olurdu...
Örneğin: Çocukluğundan beri âşık olduğu ve yaşça kendisinden büyük kız arkadaşı Camilla ile evlenmek isteği, Kraliyet Ailesi tarafından engellenip, ama dünyanın en güzel kızlarından 'Prenses Diana' ile evlendirilmesi olay olmuştu... 1981 ile 1996 yılları arasında evli kalan Prens Charles ve Prenses Diana'nın; 'Prens William ve Prens Harry' adında iki oğulları oldu... O dünya güzeli Diana ile evliyken, Prens Charles, yine Camilla ile ilişkilerini sürdürüyor, bu durum da eşi Prenses Diana'yı çileden çıkartıyordu!.. Bu yüzden son yıllarında, çok şaibeli bir trafik kazası sonrası ölen Prenses Diana da kendini iyice dağıtmış, magazinci dedikodularına göre; kendisine at binmeyi öğreten genç ve yakışıklı hocası ile Mısırlı zengin bir işadamıyla gezip tozmaya başlamıştı... Bu haberler gazetelerde çıktıkça, Kraliyet Ailesi ve özellikle Kraliçe II. Elizabeth de sinir krizleri geçiriyorlardı...
1996 yılındaki trafik kazası sonucu her şey bitti, Prenses Diana öldü, Prens Charles da 2005 yılında çok sevdiği Camilla ile evlenebildi !.. Her gün, yaşlı annesi Kraliçe'nin, artık görevi kendisine devretmesini bekledi durdu... Yaşlı Kraliçe de ne öldü, ne de bu oğluna 'Krallığı' devretti... Prens Charles tam 75 yaşına geldiği sırada Kraliçe öldü, Krallık da 'III. Charles'a geçti... Tam Krallığın keyfini çıkarmaya başladığı zamanda, küçük oğlu Prens Harry ve eşi aileye küsüp, ABD'ye göçüp giderek oraya yerleşti... 26 Ocak 2024 tarihinde Kral Charles'ın "Prostat Kanseri" olduğu, eşi Camilla'nın 'Covid-19' olduğu ortaya çıktı ve ikisi birden hastaneye yattılar!.. Bu dertlerin hangi birine canını sıkıp da, kadere isyan etmezsin ki !?
Şimdi oturup düşünüyorum da; biz bunlar için yıllarca gözlerimizi-kulaklarımızı yorduk, bitmez tükenmez maceraları yüzünden az mı çenelerimizi yorduk!? Bugünlere yaşlanarak gelip, şimdi de şu duyduğumuz haberlere bakınız!? Hadi diyelim, Prens Charles hayatını yaşadı, geç de olsa Kral olabildi de, peki bize ne oldu ki!? Bunlar için ne kadar lüzumsuz zamanlar harcadığımızı bir düşünsenize!? Bir gün olsun ne Charles ile ne de Diana ile konuşup-görüşüp-el sıkışmışlığımız bile olmadı !.. İkisi de ne okul arkadaşımız, ne komşumuz, ne de mesai arkadaşlarımızdı! Eee, bunların nesi bizi ilgilendiriyordu o zaman!? Vallahi bunun yanıtını ben ihtiyar kulunuz bir türlü bulamadı, bari siz bulabilir misiniz acaba???
Peki, -Allah geçinden versin ama-, Kral III. Charles bu melun hastalıktan ölürse eğer, yerine kim geçecek acaba? Kraliyet geleneklerine göre, Kral Charles'in büyük oğlu 'Prens Villiam' Kral olacaktır... Görüyorsunuz işte; yine acı, yine gözyaşı, merak ve yine yeni haberler...
Yazımızı Yunus Emre'den bazı dörtlüklerle bitirelim:
"Aşkın aldı, benden beni/ Bana seni gerek, seni/ Ben yanarım dün-ü günü/ Bana seni gerek, seni!..// Sûfîlere sohbet gerek/ Ahilere ahret gerek/ Mecnunlara Leyla gerek/ Bana seni gerek, seni!..// Yunus'dur benim adım/ Gün geldikçe artar od'um/ İki cihanda maksûdum/ Bana seni gerek, seni..." Sakin KOŞAR...