Taa 1939 yılında TBMM'de çıkartılan "Zeytinlikleri Koruma Yasası" sadece bu iktidar tarafından değiştirilmek, buraların maden işletilmesi için açılması yolunda tam 7 defa kanun teklifi verdiler, duyarlı ve bu önemli konuya vakıf olan sayın Milletvekillerimiz tarafından bu yeni yasa teklifleri tam "7 Kez REDDEDİLDİ!.."
1939 yılında çıkarılan ve "Zeytinliklere en fazla 3 Kilometre yaklaşılabilir, bundan sonrası kanunen yasaktır!.." denilmiştir. Tam '84 yıldır' devam eden ve gözümüz gibi korunan bu halk dilinde "Ölmez Ağacı" denilen zeytinlikler, bugünün ranta-paraya doymaz insanları tarafından illâ köklerinin kazınması, oralardan madenler çıkarıp, kısa yoldan köşeyi dönmek isteyenlerce bu doğal gıda kaynaklarımızın sonlarının getirilmesine çalışılmaktadır!.. Hadi bu aç gözlü şirketleri bir tarafa koyduk da, ya şu son kanun teklifi verilince, sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'nın şu sözlerine ne diyelim: "Evet, zeytinlikler kazılacak ama, oradan madenler çıkarıldıktan sonra, her yeri rehabilite edilip, bu zeytinlikler aynı eski hallerine getirilecek!" diyordu.
Allah aşkına şu etrafınıza bir bakınız; hangi maden-mermer-kömür şirketi sözünü tuttu da, yasal zorunlulukları olduğu halde, hangi ocağı eski doğal haline getirip de gittiler!? Hepsi de savaş meydanını andırır halde tarumar halde bırakıldı, şirketlerin sadece cüzdanları şişmanladı, olan da, gelecek nesillere anlatamayacağımız şekilde biz halka miras kaldı!.. Bunu hiç biriniz inkâr edebilir misiniz? Görünen köy kılavuz ister mi? Sadece bulunduğunuz yerdeki dağlara bakmanız bile bunu kanıtlamıyor mu!? Çocuk mu kandırıyorsunuz siz!?
Daha önce de yazmıştım. "Zeytin (Ölmez Ağacı)" denildi mi, bir durup da düşüneceksiniz!.. Bu tarihi ve kutsal ağacın kıymetini en ilkel insanlar bile 3 - 5 Bin yıl önce biliyorlardı da, bir türlü bizim 'Zamane Rantçılarına' bunu anlatamadık gitti!.. Zeytinin ana yurdu, bizim Aziz Anadolu topraklarıdır!.. Bugün dünyada 900 Milyon civarında zeytin ağacı vardır, bunun 300 Milyonu sadece 'İspanya'dadır!.. Kalanları da sırasıyla Yunanistan, İtalya ve Türkiye'dedir!.. Dünyadaki Zeytin ve Zeytinyağı ihracatının yarısını İspanya yapar!.. Orada zeytine-zeytinliklere zarar vermek şöyle dursun, yeni fidanlarına bile gözleri gibi korur, çocukları gibi değer verirler!.. Allah aşkına, bir de şu bizimkilerin yaptıklarına bakınız!..
Bizim yörelerde 2 Bin ile 3 Bin yıllık bu ağaçlara rastlanırken, Girit Adası'nda '5 Bin Yıllık' bir zeytin ağacı vardır ve müthiş bir koruma altında bakılmaktadır!.. Bu ağaçlar, bizim bildiğimiz ve yazdığımız tarihi devletlerden bile daha yaşlıdırlar!.. Keşke dilleri olsa da, bize Truva'yı, Eski Yunan Tanrılarını, Roma İmparatorluğunu, Büyük İskender'i, yanardağ patlaması sonucu yok olan Pompei Şehrini ve o medeniyetin esas gerekçelerini anlatabilselerdi!.. Kadınların savaşçı ve yönetimde olduğu kayıp "Amazon Kadınları" nerede yaşamışlardı bize söyleyebilseydi.
Okul yıllarından hatırlar mısınız bilmem; bizim Tarih Öğretmenlerimiz anlatır, o küçücük yaşlarımızda bizler bile şaşar kalırdık: Osmanlının son zamanlarındaki eğitimsiz ve birilerinin gücüyle tahta oturtulan Padişahlardan bazıları, ülke toprakları üzerindeki tarihi heykellerin ve yapıların anlam ve önemini kavrayamadıkları için, Avrupa'dan gelmiş bazı açıkgöz vurgunculara; "Götürün bunları yahu senin olsun, alt tarafı taştan resimler değil mi, bunlar ne işe yarar ki!?" diyerek, birçok paha biçilemez eserlerimizi bunlara kaptırmışlar, yıllar sonra bazılarını geri alabilmek için adeta göbeğimiz çatlıyor, göbeğimiz!..
Yıl olmuş 2023. Elin oğlu Dünyadaki işini bitirip de, Ay'dan, Mars'tan yer kapmaya çalışırken, bizim burada uğraştığımız şu akılsızca işlere bakınız!.. Bırakın artık şu 'Ölmez Ağaçlarımızın' yakasını da, biraz kendinize geliniz artık yahu!.. Sakin KOŞAR.