KKTC SEÇİMLERİNİ 'ERSİN TATAR' NEDEN KAYBETTİ !?

 

               KKTC SEÇİMLERİNİ 'ERSİN TATAR' NEDEN KAYBETTİ !?

Biliyorsunuz, yıllardan beri biz Türkler Kıbrıs'a "Yavru Vatan", kendi Anadolu toprağımıza da "Ana Vatan" der dururuz ya? İngiliz ayak oyunlarıyla orada nüfus fazlalığı olan Yunan destekli Rumlar, II. Dünya Savaşı sonrası biraz yüz bulup, 1960'lı yıllardan sonra oradaki Türk toplumunu yok sayarak, adanın tamamına sahip çıkmaya çalıştılar!.. Bizim çocukluğumuz sırasında, Rum Kesimi Lideri, Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu ve Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makarios'un adını, yaptıklarını çok sık duymaya başlamıştık... Türk kesiminin ilk Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük idi... Sonra yerine Rauf Denktaş seçildi... 1960'lı yılların sonuna doğru, Yunan desteğindeki Rum Eşkıyaları iyice çoğaldı, azgınlaştı ve Türklere cehennem hayatı yaşatmaya başladılar; kimini kovdular, kimini dövdüler, kimilerini de işkence ederek, kendi evleri içinde tecavüz ederek öldürdüler!..  

1967 yılı başlarında Başbakan olan Adalet Partisi (AP) lideri merhum Süleyman Demirel, Meclis'ten "Kıbrıs'a müdahale kararı" çıkartmasına rağmen, Amerika baskısı ve tehditleri yüzünden, bu müdahaleden vazgeçmiş, sadece sert mesajlarla durumu idare etmeye çalışmıştı... 20 Temmuz 1974 yılına gelindiğinde Kıbrıs'ta bıçak kemiğe dayanmış, Rum çeteler daha da azmıştı!.. Başbakan merhum Bülent Ecevit ve Başbakan Yardımcısı merhum Necmettin Erbakan kafa kafaya verip, Amerika ve İngiliz baskılarına rağmen, "Kıbrıs'a Çıkartma Yapmaya" karar verdiler...

Ancak, Amerika 6. Filosu İtalya önlerine gelmişti... Tek bekledikleri şey; Hükümetin Meclis'i toplayıp, bu harekâta izin almasıydı, bu yüzden pek acele etmiyorlardı... Ama Ecevit ve Erbakan, "1967 yılında Meclis'in Demirel'e verdiği yetkiyi" şimdi kullanıp, 20 Temmuz 1974 gecesi, aniden Kıbrıs'a havadan ve denizden saldırdılar!.. Kıbrıs Rumları, Yunan, Amerika 6.Filosu ve İngiltere neye uğradıklarını şaşırdılar!.. Bu bölgeyle görevli ABD Yetkilisi Sisko, hemen ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger'ı aradı; "Türkler Meclis yetkisi almadan nasıl bu harekâtı yapabildi?" diye sordu? Çok tecrübeli olan Henry Kissinger; "Türkler, 1967'de Demirel'e verilen yetkiyi kullanıp, bizi yanılttılar!" dedi, bunu duyan Sisko'nun elinden telefonu düşmüştü...

İşte o Kıbrıs'ta "KKTC Devleti" böyle kurulmuştu... Yıllar geçince, biz orayı '82. Vilâyetimiz' gibi görmeye, işlerine çok karışmaya başladık, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da buna çanak tutuyordu... KKTC halkı işte buna itiraz etti, Tufan Erhürman'ı bunun için tam 'iki kat oy farkıyla' seçerek, Ersin Tatar'ı evine gönderdi... Aldıkları oylar; Tufan Erhürman = % 63,28... Ersin Tatar = % 35,27 oldu...

Peki, seçimde neler oldu? Neler olmadı ki !.. Ersin Tatar'ı desteklemek için eski Bakanlardan Hulusi Akar ve Süleyman Soylu, iktidarın minik ortağı Mustafa Destici, Türk Milli Takımı yerine Alman Milli Takımını tercih eden futbol abidemiz (!) Yılmaz Özil, türkücü Yavuz Bingöl Kıbrıs'a koştular!.. Buradan da "Cübbeli Ahmet Hoca" her gün sosyal medyadan hayır-dualarını gönderdi, ama rakibinin ancak yarısı kadar oy toplayabildiler, demek ki güçleri-hatırları bu kadarcık imiş!.. Halbuki yola çıkmışken, yanlarına 'Kibariye, İbo, Hülya Koçyiğit gibi sanatçılarla; Ahmet Hakan, Abdülkadir Selvi, Hande Fırat, Cem Küçük, Hulki Cevizoğlu... gibi gazetecileri de alsalar, belki daha başarılı olurlardı, ne bileyim ben !? 

Peki, 'Demokrasi' denilen, 'Halkın Hür İradesi' denilen şeyi unutup da, seçim kaybı kızgınlığıyla, bu seçimlerin KKTC Parlamentosu'nda reddedilip, hemen Türkiye'nin 82. Vilâyeti olmalarını isteyenlere ne diyeceğiz !? Bunlarla bu ülkede sağlıklı bir siyaset, demokratik bir mücadele yapılması mümkün mü sizce!? Her şeye bunlar karar verecekse eğer, bunca siyasi partiye ne lüzum var !? NOKTA...             

YAZARIN DİĞER YAZILARI