Lüzumsuz Bilgilerden Bir Demet !?

 

               Lüzumsuz Bilgilerden Bir Demet !?

--Herhalde ünlü Rus yazar Dostoyevski'yi bilirsiniz? Herhalde en azından O'nun "Suç ve Ceza" adlı ünlü romanını bari okumuşsunuzdur herhalde? Dostoyevski, yoksullar için şöyle dermiş: "Hayat, yoksullar için yalnızca uzaktan izleyebildikleri ve hayalini kurma haklarının dahi olmadığı bir tiyatro sahnesidir!.."

İyi ama merhum üstat Dostoyevski; herkesin yaşayabilmek ve hayal kurabilmek için, illâ ki Vehbi Koç'un oğlu, Eczacıbaşı veya Sabancıların kızı olarak doğması mı gerekiyor yani!? Ben bir köylü ve çiftçinin oğlu olarak doğdum; okudum, çalıştım, emekli oldum, kimseye muhtaç olmadan yaşamaya çalışıyorum, ama devletin TÜİK verilerine göre benim emekli maaşım "Yoksulluk Sınırı" altında!.. Şimdi ben yaşamayayım mı, hiç hayal kurmayıp, umutlanmayayım mı yani!? Yani ben şimdi, açık havadaki bir tiyatro sahnesinde 'havanda su dövüyor', yaşadığımı filân mı sanıyorum yani!? Ama ben bunları yine de yazayım da, aklınızın bir köşesinde bulunsun, e mi?

--Dünyada ilk kez 1962 yılında çevrilen "007 James Bond" ajan ve macera filmine, ilk olarak sanatçı Sean Connery hayat vermişti!.. Şimdilerde bu ünlü ajanı, sanatçı 'Daniel Craig' hayat veriyor!.. İşte o ilk 007 James Bond filminde kullanılan ve çakmaktan büyükçe olan bu tabanca, müzayedede tam 58 Milyon TL'ye satılmış, iyi mi?

Ulan bunu böyle acayip fiyata alan çok bilmişe gitseniz var ya; ayağında çorabı, kıçında donu olmayan bir çocuk için 100 TL yardım isteseniz, vallahi vermez!.. Ama böyle olmayacak işler için, sırf hava olsun diye tam 58 Milyon TL'yi tak diye öder!.. Adaletin bu mu lan dünya!?

--Televizyonlarımızın medar-ı iftiharı, TV-8 kanalındaki "Doya Doya Moda" programını izliyor musunuz bilmiyorum? Haa ben mi, vallahi hiç izlemedim!.. Ama geçenlerde yıl sonuna doğru kanalları zaplarken denk geldim; programın dört sunucusu da birbirlerine sarılıp sarılıp, hıçkıra hıçkıra ağlıyorlardı!.. Merak edip biraz izledim: Meğerse sunuculardan sayın Kemal Doğulu kardeşimiz yeni yılda bu programdan ayrılıp, başka program yapacakmış da, üzüntü ve yasları bundanmış!.. Yemin olsun ben bile ağlamamak için kendimi zor tuttum, çünkü abdestim bozulmasın diye sabrettim!.. Ancak, iki bayan sunucunun bunca ağlamasına rağmen, gözlerinden pek yaş gelmiyor, aşırı makyajlarındaki rimelleri aşağı akmıyordu, hayret!? Bu nasıl bir ağlamaydı kardeşim? Belki onlar da abdestliydiler, kim bilir!?

--Ülkemizdeki 'Performans Sanatı'nın isyankâr kızı olarak bilinen sayın "Şükran Moral"ı tanır mısınız? Ben 2003 yılından beri kendisini takip ederim: İstanbul ve Roma arasında gider gelir, bu iki şehrin insanıdır!.. Aslen Samsun-Terme doğumludur... Çok mücadeleci ve biraz da erkek düşmanı olduğu için, bazıları kendisine 'Amazon Kadını' da derler... 'Amazon Kadınları Efsanesi'ne göre; rahat ok atmak için sağ memelerini kesen, ordusu da sırf kadınlardan oluşan ülkenin Terme'de olduğu söylenir ya? O da sıra dışı bir sanatçımızdır!..

Şükran Moral, 2010 yılında Mardin'de bir video çekmişti... Üç erkekle evlenen bir kadın rolünü o oynamıştı, hatırladınız mı? İşte bu sanatçımız, ülkedeki kadına şiddet ve aşırı kadın cinayetleri yüzünden sık sık; "Bu ülke kadın mezbahasına döndü!" der durur... Hani, belki hâlâ tanıyanlarınız yoktur diye, bu da aklınızın bir köşesinde bulunsun istedim, yemin olsun başka bir amacım da, çıkarım da yok bu kişilerden!.. Zati kendisi erkek düşmanı yahu!..

--Sayın Müge Anlı'nın "Tatlı Sert" programını izliyor musunuz? Sabah kahvaltı saatimize rastladığı için, ben bir miktarını sevgili eşim yüzünden izlemek zorunda kalıyorum!.. Yahu bu ülkede ne olaylar yaşanmaya başlamış böyle; yemin olsun 'Dallas" dizisini gölgede bırakmışız da haberimiz yokmuş!.. Bence bunlar sadece bir TV Programı olarak kalmamalı, bunların hemen TV Dizileri de çekilmeli!.. Bizim Amerikalılardan ne eksiğimiz kalmış ki!? Ha bu bilgi de aklınızın bir köşesinde bulunsun, ne olur ne olmaz...            Sakin KOŞAR...

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI