Nerede yoğun bir trafik durumu varsa, orada günde en az 10 -15 'saldırı-dayak-yaralama-ölüm' haberleri yayılıyor!.. Nerede bir indirim veya AVM'de ucuz alışveriş kuyrukları varsa, orada ezilen, dövülen, sırayı ihlâl edenler arasındaki savaş haberleri geliyor!.. Nerede ne maçları olursa olsun, orada mutlaka küfür, çirkin tezahürat, seyirciler arası saldırı veya hakemlerle sporcuların dövülme haberleri geliyor!.. Vee bu hukuk devleti ülkesinde, nerede 'Hak Arayan' bir topluluk olursa, polis ve jandarma copu, biber gazı saldırısı, hemen gözaltılar yaşanıyor!.. Biz bu hale nasıl ve kaç yılda geldik dostlar !?
10 Aralık 2023 tarihinde de 'MKE-Ankaragücü ile Çaykur-Rizespor' takımları arasında Başkent'te bir maç vardı... Maç sonucu '1 - 1' bitti... Ama bu ülkenin Başkent'inde böyle bir maç, hele hele bu kentin bir takımının maçı böyle mi biterdi ki!? Ankaragücü takımı Başkanı Faruk Koca; iki dönem AKP Milletvekilliği yaptığı, bir iktidar partisi mensubu olmanın ve Fair Play ödülü almanın verdiği manevî gücü arkasına almasından dolayı olsa gerek, bu sonucu asla kabul edemedi, zaar!? Kabadayılık damarları yeniden kabaran bu kaba adam, hemen sahaya indi ve soyunma odasına giden maçın Başhakemi 'Halil Umut Meler'e koşarak, bütün gücü ve hışmıyla suratına bir yumruk attı!.. Elmacık kemiği kırılan Başhakem nakavt halde yere yığıldı, bu arada bazı tekmelerle saldıranlar da oldu, hemen ayranı kabaranlar çoğalmıştı çünkü...
Hemen sahaya inen polisler hakemi çembere alıp, ambulansa bindirdiler ve hastaneye götürülmesini sağladılar!.. Ancak, bu olay ülkede ve Avrupa'da bomba gibi patladı, herkes zehir-zemberek açıklamalar yapmaya ve bu saldırganları şiddetle kınamaya başladılar!.. TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi küplere bindi, ülkedeki bütün 'lig maçları iptal edilmiştir' dedi, hakemlere sürekli yapılan saldırılara 'Yeter Artık!' dedi... AKP yönetiminden açıklama geldi; "Üyemiz Faruk Koca'nın ihraç istemiyle disipline sevk edildiğini' açıkladılar!.. Hastaneden gelen haberlerde, FİFA Kokartlı Başhakem Halil Umut Meler'in hakemliği bırakacağını söylediği haber yapılıyordu!.. Tutuklanan Faruk Koca'nın da verdiği ifadesinde söylediklerinin hepsinin yalan ve yanlış olduğu açıklandı, nasıl Başkan yapılmış böyle bir adam, hayret!?
Peki, hep bunlar oldu da, sonuçta ne oldu efendiler: Ankaragücü takımı Başkanı kaba adam, bu yumruğu attıktan sonra, takımı Ankaragücü 'Galip mi' ilân edildi? Misafir takım Çaykur- Rizespor'un üç puanı silindi de, Ankaragücü'ne mi verildi? Hakem H. Umut Meler bu yumrukla akıllandı da, bundan sonra hep Ankaragücü lehinde kararlar vermeye mi başladı? Aklı başındaki bütün sporseverler, bu 'Kabadayının' hareketini çok sevip, elleri patlayıncaya kadar alkışladılar ve omuzlarına alıp, sahada dört tur mu attırdılar!? Böyle adamların ne mal oldukları sadece şimdi mi anlaşıldı, daha önceden yaptıkları falsolar yok muydu, böylelerinin gereği daha önceleri niye hemen yapılmaz da, en kötüsünü yaptıklarında mı uyanılır!? Daha böyle kaç mendeburca olayı yaşayacağız arkadaşlar!?
Kurtarıcımız ve Kurucumuz Büyük Atatürk'ümüz ne diyordu; "Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlâklısını severim!" diyordu değil mi? Şimdi bu olaya baktığımızda, kabadayılık konusunda pek çevik; ama zekâ ve ahlâk kısmına baktığımızda, çok b.ktan bir Kulüp Başkanı görüyoruz!.. İstenilen Türk Sporcusu veya Spor Adamı böyle mi olacaktı halbuki? Bu olayla Atatürk'ün bile kemiklerini sızlattınız, kemiklerini; hiç olmazsa bunun farkında mısınız, ha!?
Bu ülkede artık "Amatör Ruhlu Spora" dönülmedikçe, daha yeni reşit olmuş, paranın gücünün farkında olmayan yetenekli çocuklarımızı küçük yaşlarda 'Milyon Dolarlara' boğmaya devam ettikçe, Kulüplerin başlarına da, gerçek sporcuları değil de, 'Para babası Başkanları' getirdiğimiz sürece, ne bu olaylardan başımızı kaldırabiliriz, ne de sporcuların ahlâklarından bahsedebiliriz!.. İşte en son bir dolandırıcı Bankacı Kadın 'Seçil Erzan' vakasında bunların hallerini gördük, sonuçlarından memnun musunuz yani!? Hani Meclis'te yeni yasa teklifleri, hani İktidar-Muhalefet çözüm önerileri nerede? Sadece bunları yapanlar suçlu değil, tedbir alamayanlar da bu işte kusurlu değiller mi!? Sakin KOŞAR...