Silifke Halk Kitabevi sahibi sevgili arkadaşım Yaşar Öztürk sayesinde tanıştığım genç şair Gültekin Tezcan, ‘’ Darağacı Yeşili’’ adlı şiir kitabını altı ay önce adıma imzalayıp verince şöyle demişti: ‘’ Sayın Başkanım şiir kitabımı köşende tanıtırsan çok mutlu olur sevinirim. Bu benim için çok önemli. Şiir yazmayı ve okumayı çok seviyorum. ‘’ Ben de, ‘’merak etme elimdeki kitaplar bitince mutlaka tanıtırım’’ dedim. Bu sözümü ancak şimdi yerine getirebiliyorum. Elimde önceden sıraya konulmuş birçok kitap vardı. Darağacı Yeşili adlı şiir kitabına sıra yeni geldi. Silifke Kültür Sanat Festivali etkinliği esnasında ADD Silifke Şube Başkanı sevgili arkadaşım Yüksel Bütün ile Yörük çadırında otururken şair Gültekin Tezcan yanımıza geldi ve bizimle tanıştı. Mutlu olduk, okuru bol olsun diye de başarılar diledik. Kendisine sordum: ‘’Hangi şiirini tanıtayım’’ diye. ‘’Yol olsun’’ dedi.
YOL
Sonra bizi,
kılıf diye bir yalana diktiler baba
rüzgarımızı eğdiler
vardı sindiğim kapılarda
evvelin masalları, dinle:
beni bir taşın içinde
dua diye büyüttüler
sonram acı baba, sonram yara
dibini sıyırdığım bir akşam
daha çöküyor üzerime
şimdi hangi rüzgar yıkacak kendini
kıyımıza Sevda diye?
Hangi ufka yakışacak
Bu bizim uçsuzluğumuz?
Avuçlarımı dinle baba:
Köklerini yoldum
toprağımla avunan herkesin
Yamacına diller döktüğüm dağın
Suskun yolaklarını gördüm
pabuç bırakmadım
soranı olmayan eşiklere
ben hep bir ağacın dalında
hırçın denizler gibi öldüm
Not: Tüm okurlarımın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutluyorum…