HATAY İLİ MERKEZİ ANTAKYA HAKKINDA ESKİDEN OLUŞAN DEPREMLER

06.02.2023 Tarihinde meydana gelen çifte hatta üçüz, hatta dördüz depremler Türkiye de derin yaralara sebep oldu, hükümetlerin, hatta önceki hükümetlerin daha önce çalışmaları ve olaya önem vermeleri hiç olumlu değildi. Ama acı olayların ardından gerek devlet ve gerekse Türk halkı büyük bir çaba göstermiştir. Ama yaralar henüz iki aya varan bir süre zarfında sarılamamıştır.

Büyük bir cesaretle ileriye bakmalı bilimin ve jeolojinin gösterdiği yolda bundan sonraki depremlere hazırlanmamız gerekliliği çok net ortaya çıkmıştır.

Önceleri artçı depremlerin sonunu almalı, tarihteki depremler ve özellikleri incelenmelidir. Mevcut deprem bilgileri depremi yeteri kadar anlayamadığımızı göstermektedir. Bu depremde de bilim adamları sessiz ve derinden olayı incelediklerini görüyorum. Bu bakımdan depreme dayanıklı yapıların şartnameleri yenilenmelidir. Bu deyimler yapım şartnamelerine yansıtılmalıdır.

AMA DEPREME KARŞI EN UYGUN İMAR PLANINI YAPILMASINA HÜKÜMET ÖNCÜ OLMALIDIR. HÂLBUKİ BU KONUDA BİR ÇABA HENÜZ YOK ESKİ KAFA OY GAYESİ İLE ALDATICI TEMEL ATMALAR VE YENİ MEZARLAR YAPILMAYA ÇALIŞILMAKTADIR. DEPREM KUŞAĞI ÜLKEDE YAŞAYACAKSAK JAPONYA GİBİ ŞİLİ GİBİ ÜLKELERİ ÖRNEK ALIP KENDİMİZİ BİLİME TESLİM ETMEMİZ GEREKİR.

Depremde yerle bir olan illerimiz çok çok önemlidir. Onları ayağa kaldırmalıyız. Ama bu arada Hatay ili ve merkez çok çok daha önemlidir. Hatay % 90 yıkılmıştır. Tarihinde pek çok depremler olmuştur doğa kanunudur ileri de yeniden olacaktır.

Türkiye'ye Atatürk'ün çabaları ile katılan bu ilimizin çok farklı ırklar ve dinler ve inanışların bir arada yaşadığı coğrafyada uyum içinde bir arada yaşamalarıdır. Suni Müslüman Türkler ve Araplar, Arap Alevileri (Nusayriler), Hristiyan Araplar nüfusları az da olsa her çeşit Hıristiyan mezhepleri, Yahudiler bir arada yaşayagelmişlerdir. Bu yönden Türkiye'de tek örnek alınacak bir kentimizdir. Hatay'ı yeniden kurmalıyız, bilimsel hazırlanmış bir imar planı ve sosyal niteliğiyle olmalıdır. İnşallah başarırız

Ben Hatay ilinde yaşamadım görev yapmadım, birkaç defa ziyaret ettim, çok mutluyum, şimdi ileri yaşımdan dolayı tekrar gitmem mümkün değil herhalde gördüğüm ve gezdiğim o Hatay'ı bulamayacağım.

İlk gezim eşim ve üç yaşındaki kızım Sibel ile gitmiştik. Asi (Orontos) nehrini, dünyaca ünlü Mozaik Müzesini, Hatay Meclis binasını, Haçlıların inşa ettiği tek Mağara kiliseyi görmüştük.

İkinci bir defa Konya DSİ den mühendis arkadaşlarla Atatürk Barajını inceleme gezisinde ziyaret etmiştik.

Son defa 2012 yılında bir tur ile Hatay'a yolculuk yaptık. Bu defa Hatay'ın ilçelerinde gezi yaptık. Defne (Harbiye) Samandağ ilçesini, Saint Simon manastırını, Tarihi Musa dağını, burada Musa Peygamber tarafından dikildiğine inanılan çam ağacını, Samandağ tek Ermeni Köyü Vakıflıköy'ü gezdik.

Sonrada Misafir edildiğimiz Vakıflıköy köy kilisesinin tek duvarını yıkıldığını, ölen olmadığını öğrendim Samandağ'da Hıristiyan kiliseleri içinde Konyalı ilk Hıristiyan Azizesi Aya Thekla kilisesinin olması çok dikkatimi ve ilgimi çekmişti.

Son olarak diğer bir konuya gireceğim. Devrim gazetemizde 21.03.2023 tarihinde "Urfa Su Baskını Konulu bir yazım çıkmıştı. Konu çok ilginç ve benim DSİ tarafından yayınlanmış kitaptaydı. Ben bu yazımı Gazeteyi belirterek konuya duyarlı mühendis arkadaşlarıma gönderdim. Çok olumlu yorum aldım çok ilgi çekti onu da belirtmek isterim.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI