MUĞLA -MARMARİS YOLUNDA GÖKÇE (FEREK) KÖYÜ

MUĞLA -MARMARİS YOLUNDA GÖKÇE (FEREK) KÖYÜ

 

 

Ula ilçesinin Marmaris ile komşu köyü Gökçe'dir. Muğla Marmaris yolunda Akçapınar'dan sonraki mahalle Gökçe'dir. 1989 yılında Akçapınar'dan ayrılarak köy olmuştur. Merkez ilçe Ula'ya uzaklığı 11 km dir.

08.11.2019 günü bir misafirimin Gökçe köyünde eskiden üzerinde evi olan ve halen yıkılmış olan arsasını görmeye ve Gökçeyi tanımak için bir gezi yaptık. Akyaka-Gökova-Akçapınar üzerinden Gökçe'ye Belediye arabaları ile gittik. Burası Ula'nın son mahallesi, bundan sonrası Marmaris'e bağlı Çettibeli'dir.

Ben daha önce Gökçe'ye gezi için geldiğimde anayolun batısından denize doğru olan yerleri ve yörede yapılmış ilk camilerden biri olan eski Ferek Camii'ni görmüştüm.

Gökçe'nin Cumhuriyet öncesi ismi FEREK'TİR. Kanuni Sultan Süleyman Rodos seferine gidiş ve dönüşte Ferek köyünden geçmiştir.

Yağışlarda bol su taşıyan Ferek çayının mahallenin içinden geçerek Gökova Körfezi'ne aktığı görülmektedir. Devlet Su İşleri Aydın Bölge Müdürlüğü tarafından dere ıslah çalışmaları yapılmıştır.

Bu gezimde eski Ferek köyünün mahalle merkezinden batıya doğru 3-4 km uzaklıkta olduğunu öğrenmiş bulunuyorum.

Bölge ormanlık ve çok sulak bir bölge, birlikte Perihan Alişan isimli misafirimin arsası da eski Ferek'te idi. Perihan arsasını 1987 yılında almıştı. O zaman buralarda yerleşim oldukça azmış, ama arsanın üzerinde aldığında eski bir ev varmış, arsanın tapusunda Ferek mahallesi yazılı buradan tarihi Ferek köyünün içinde yer aldığı açıkça görülüyor. Ferek çayı bol su taşıyor var buraya çok yakın. Sulak ve bol ormanlık yer. Şimdi buralar da çok gelişiyor. Hemen yakınında Princess Marketing, Osmanlı Konakları yapılmakta, tarihi Ferek canlanmaktadır. Gökçe Marmaris'e daha yakın olduğu için ticari ve kültürel ilişkiler daha ziyade Marmaris ile olmakta, nitekim Marmaris ve Datça'da işi olan ailelerin burada kira ile oturduklarına tanık olmuş bulunuyorum.

Gökçe'nin batısında körfeze ait iki tepede kale kalıntıları olduğu bilinmektedir. Biri 273 kotunda Kale Tepesidir. Bu tepe benim Akyaka'da ki evimin balkonundan her gün seyrettiğim bir tepedir. Üzerinde ne vardır? Ne yazık ki üzerine tırmanamadım.

İkincisi Kızılasar veya Kızılhisar tepesi olarak bilinen ve üzerinde kalıntılar olan tepedir. Buradaki yapı kalıntıları George Bean'in Carian Coast III adlı eserinde detaylı incelenmektedir. Helenistik temeller üzerine bir Ortaçağ kalesi, tamamen körfeze hâkim bir konumdadır.

Kızılasar'da bulunmuş bir mezar taşında bir kadın söz edilmektedir. İdimalı Anaksıkratea isimli bir kadın kocası Rodoslu Menekrateus. Yazıtın geç Helenistik döneme ait olduğu saptanmıştır. Zira M.Ö 2 ve 1 yüzyıllarda bölge Rodos tarafından yönetilmiştir. Ferek antik yerleşiminin İdima içinde olduğu da tartışılabilir ve düşünülebilir. Buradan zamanında İdima'nın oldukça gelişmiş köy olduğu anlaşılmaktadır.

Cumhuriyet öncesi burada çalıştığı bilinen eski bir değirmen kalıntısı yer almaktadır. Ertuğrul Aladağ'ın "Kentimin Öyküsü" isimli kitabında Cumhuriyet öncesi bu değirmeni bir Rum ailenin işlettiği, değirmencinin güzel kızı Stella'nın bir Türkmen oğluna kaçtığı ve Dudu ismi ile Muğla'da yaşadığı anlatılmaktadır.

Muğla'dan 1922 de göç ettirilen Rumlar bu yoldan Marmaris'e ve oradan Rodos adasına gitmişlerdir.

Ferek deresinden Marmaris'e giden yoldan devam edilirse Domuzbelen Şelalesine ulaşılmakta doğal güzel bir noktadır.

Yazıma Ferek'te bulunmuş bir eski yazıt (Anaksikratea isimli), eski Ferek'te yapılaşma, bugün Eski Ferek mahallesinde oturanlardan 3 kare resim konacaktır.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI