SIR CHARLES NEWTON (1816-1894) & KNIDOS VE BODRUM DA ARKEOLOJİK KAZILAR

SIR CHARLES NEWTON (1816-1894) & KNIDOS VE BODRUM DA ARKEOLOJİK KAZILAR

MEHMET BİLDİRİCİ

 

On dokuzuncu yüzyılda Muğla çevresinde çok önemli arkeolojik kazılar ve araştırmalar yapılmıştır. Bunların en başında İngiltere'de British Müzesi mensubu Charles Thomas Newton'un (1816-1894) yaptığı kazı ve araştırmalar gelmektedir.

Önce Charles Newton'un hayat hikâyesini inceleyelim.

Newton 1816 yılında İngiltere'de doğmuştur. Eğitimini İngiltere'de yapmış, 1937 yılında mezun olmuştur.

24 yaşında 1840-1852 yılları arasında Osmanlı Devletinde Midilli (Lesvos) Adasında Konsolos Yardımcısı, olarak göreve başlamış, 1852-1855 arası Ege Calymnos adasında kazılar, yazıt okumaları yapmış, daha sonra Rodos Adasında konsolosluk görevini üstlenmiş. Bütün bu yıllar British Müzesi'ne eserler göndermiş zenginleştirmiştir.

1856-1857 yıllarında Anadolu antik kentlerinden Cnidos ve Halicarnassos'ta (Bodrum) kazılar yaptı. İlkçağın yedi harikası kabul edilen Bodrum'daki MOUSOLOS anıtının yerini ve kazarak temellerini ortaya çıkardı. Bu Newton'un en büyük başarısıdır. Mousolos anıtının taşları daha sonra Bodrum Kalesi'nin yapımında Avrupalı Şövalyeler tarafından kullanılmış, geriye kalanları yaklaşık 11 yüzyılda depremle yerle bir olmuş, 19 yüzyılda yeri kaybolmuştur.

Ayrıca Knidos kentinde de önemli kazılar yapmıştır. Kazdığı eseri eseri British Museum'a göndermiştir. Newton 1860 yılında Roma'ya konsolos olarak atanmış daha sonra British Müze'den çağrılmış, Grek ve Latin eserlerinin koruyucusu olarak görevlendirilmiştir.

1880-1888 yılları arasında Arkeoloji Profesörü olarak üniversite de ders vermiş. 1894 yılında İngiltere'de ölmüştür.

Arkeoloji konusunda pek çok eseri vardır. Bunlardan en önemlisi 2 cilt olarak

"A HISTORY OF DISCOVERIES, HALICARNASSUS, CNIDUS, AND BRANDCHIDE"

"Halikarnassus, (Bodrum), Cnidus (Datça), Brandchide (Didima) da Yapılan Keşiflerin Tarihi"

Kitap 1863 tarihinde Londra'da basılmış, 158 yıllık antika bir kitap. Yaklaşık 400 sayfa

Oğlum Prof. Dr. Öztuğ Bildirici sayesine ikinci cildi İnternet üzerinden indirilmiş ve Konya'da tıpkıbasım olarak hazırlanmış ve bana gönderilmiştir. Kendisine teşekkür ediyorum. Kitap akıcı bir İngilizce ile yazılmış, rahat anlıyorum, Bu kitapta sadece Arkeoloji bilgileri bulunmamakta bunların yanında Marmaris, Muğla, Djova (Gökova), Lagina Hecate tapınağı hakkında o günün coğrafyası anlatılmaktadır. Daha sonraki yazılarımda bunlardan bahsedeceğim.

Charles Newton bence Arkeolojiye büyük hizmet etmiş biridir. Ancak hakkında büyük suçlamalar da bulunmaktadır. Hırsız, kaçakçı, Türkiye'den eserleri kazıp dışarı götürmüş.

Bu konuda doğruya ulaşabilmek için olayı serinkanlılıkla düşünmeliyiz. Newton bir İngiliz vatandaşıdır. Sir ve Profesör unvanına sahiptir Osmanlı ülkesinde İngiltere'nin Konsolos ve Yardımcılığı görevinde bulunmuştur. Sıradan biri değildir. Götürdüğü eserler satılmamış, müzeye konulmuştur

Osmanlı yöneticileri ile anlaşma yapmadan bu kazılar yapılabilir mi? 1856 yılında içinde 200 tayfası olan büyük bir İngiliz Gemisi ile Cnidus Limanına yanaşmış, ayrıca yerel halkı da (yaklaşık 100 kişi) yanında çalıştırmıştır. O tarihlerde Osmanlı tahtında Abdülmecit bulunuyordu. Osmanlı Monarji ile yönetiliyordu. Padişahtan habersiz kuş uçar mı?. Devletin izni ile bu araştırma ve kazılar yapılmıştır. Bu kazıları yapan adam Osmanlı toprağında Konsolos, arkeolog, bilim adamı

Gönül arzu ederdi ki o tarihlerde yeterli okullar olsa kazılar Türk arkeologlar tarafından yapılsa, Devlet Müzelerine konulsaydı.

Ama o tarihlerde bunlar eski eser sayılmıyordu, koruma altında değildi. Yaklaşık 30-40 yıl sonra Büyük Türk Müzecisi OSMAN HAMDİ tarafından Âsarı Atika (Eski eser) kanunu çıktı. Ve Türkiye'de ilk Müze İstanbul'da faaliyete geçti.

Anlatılanlara göre Cnidus'ta Newton'un kazıda bulduğu aslan iki tane imiş, biri yükleme sırasında denize düşmüş, diğeri British Museum'da. Götürülmese o da burada kaybolacaktı.

Bir koruma yasası yoktu, bir köylü veya muhtar antik kentten en güzel tanrıça heykelini köyüne götürür, yakar kireç elde edermiş, basit kerpiç evine badana yaparmış,  Tnrıça yanarken gülermiş!!!!!

 

Paris Louvre, Berlin Pergamon, Vatikan, Saint Petesburg müzelerini gezebildim. Bu müzeler gördüğüm Anadolu'dan getirilmiş olağan üstü eserleri gezerken buruk bir sevinçle karşıladım, iyi ki götürülmüş veya kaçırılmış, ama kaybolmamış.

Yazıma üç resim ekleyeceğim. Portresi Kitabının kapağı, Cnidus aslanı ile

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI