MALİYE BAKANI PAZARA ÇIKIYOR MU?


            Özdere'de her hafta pazara çıkar fiyatları izlemeye gayret ederim. Bu hafta cumartesi günü yine pazara çıktım. Son elektrik ve akaryakıt zammından sonra sebze ve meyve fiyatlarının  yükselişe geçmişti. Pazarda  taze fasulye 120 lira, tüm meyveler 70-80 lira bandında, börülce ve bamya fiyatlarının 100 liranın üzerinde ve peynir fiyatlarının 400 lirayı aştığını üzülerek gördüm. Bir başka gözlemim de özellikle saat 15.00 sonrası pazardaki insan yoğunluğunun ucuzlama beklentisiyle daha arttığını, pazarın son saatlerinde de çok yoksul insanlarımızın  pazar alışverişine  katıldığıdır. Emekli karı-koca öğretim üyesi olarak kontrolsüz fiyat artışlarının  hayatımızı zorlamaya başladığını da özellikle not  düşmeliyim. Pazarda enflasyon artışı çok açıktı. TUİK'in tüm enflasyon hesaplarını siyasal iktidarın istencine dayandırdığını artık yaşayarak görüyorduk.

            Bu günlerde ülke gündemi çok yoğun. Ama en önemli gündem ekonomi ve hayat pahalılığı. Asgari ücretle yaşam mücadelesi veren insanlarımız ile emeklilerin bu hayat pahalılığında ayakta durmaları çok zor. Ülkedeki gelir dağılımındaki artan uçurum ve  siyasal iktidarın ulusal gelirin yüzde ellisini elinde tutan yüzde yirmilik toplumsal grubun çıkarlarını önceleyen ekonomi politikaları ülkenin tüm dengelerini, toplumsal yapıyı  altüst ediyor. Nebati sonrası Maliye Bakanlığına getirilen  Batman iline bağlı Gerçüş kazası doğumlu Mehmet Şimşek yaşanan süreçlerle ilgili enteresan açıklamalarda bulunuyor. Bakanın  pazarın ve insanımızın yaşadığı sorunları kavrayamadığı, empati yapamadığı açıkça  görülüyor

            Bakan  bir açıklamasında "asgari ücretin yeterli" olduğunu ifade ederek Temmuz 2024 döneminde asgari ücrete zam yapılmayacağını söylüyor. Gerçek durum ne?  2024-Ocak ayı  istatistiklerine bakarsak asgari ücretin en düşük olduğu ülke ise 385 euro ile Arnavutluk. Hemen üstünde Bulgaristan (477 euro), Karadağ (533 euro) ve Sırbistan (544 euro) bulunuyor. Türkiye bu 26 ülke arasında sondan 5. sırada.  Diğer bazı ülkelerde ise brüt asgari ücret şöyle: Fransa bin 767, İspanya bin 323, Yunanistan 910 ve Romanya 663 euro. Türkiye euro bazında bürüt asgari ücrette 613 euro ile  AB ülkelerinden sadece  Bulgaristan'dan daha iyi durumda. Rakamlar Sayın Bakanı doğrulamıyor (1). Bakan ve  iktidar  halkın yaşadığı ekonomik krizi ve enflasyonun yükünü çalışanlar üzerine yıkmaya çabalıyor.

            Bakan, yaptığı bir diğer açıklamada yurt dışı çıkışlar için alınan harcın arttırılmasını savunarak "Parası olanlar yurt dışına gidiyor" gibi garip bir açıklamada bulunarak yurt dışı çıkış harcının  150 liradan 3000 liraya arttırılması gerektiğini savunuyor. Bakan, yurt dışında milyonlarca işçimizin çalıştığını, öğrencimizin varlığını  bilmiyor mu? Bu nasıl bir körlük? Biz yılda ortalama iki kez yurt dışında çalışan kızımızı ve torunlarımızı görmek için yurt dışına çıkan emeklileriz. Bizim gibi pek çok aile yurt dışında yaşayan çocuklarını, torunlarını ziyarete gidiyor. Bakan, yurt dışına sadece iş adamlarının çıktığını zannediyor galiba. Bizim ve pek çok ailenin  bu çok insani hakkımızı harç fiyatlarını arttırarak önleyemezsiniz Sayın Bakan.

            Sayın Bakanın son olarak CHP'nin gölge maliye bakanı Sayın Prof. Dr. Yalçın Karatepe ile yaptığı görüşmeden sonra yaptığı açıklamalar da ilginçti. Bakan Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tensipleriyle (!) CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe'yi kabul ettiğini hatırlatarak, açıklamanın sonunda "Ancak sonrasında görüşmeye ilişkin kamuoyuna yönelik mesajlarının tribün ve taraftar kaygısıyla verilmiş olduğunu izledik" ifadelerini kullandı. Sayın Karatepe görüşme öncesi çalışanlar adına halkın taleplerini ifade edeceklerini önceden kamuoyuna bildirmesine  rağmen bakanın bu açıklamaları centilmence değildi.

            24 Haziran 2024 tarihinde T24'te Canan Yıldız'ın Mehmet Şimşek ve Yalçın Karatepe'nin Siyasal Bilgiler Fakültesinde hocaları olan Prof. Dr. Ercan Uygur ile yaptığı söyleşi yayınlandı. Mehmet Şimşek 1988'de, Yalçın Karatepe 1986'da Mülkiye'den mezun olmuşlar.  Prof. Ercan Uygur, bugün Türkiye ekonomisinin başındaki isim olan Mehmet Şimşek ile CHP'li gölge bakan Yalçın Karatepe'nin eğitim hayatları için referans mektupları yazıyor üniversitelere kabul edilmeleri için. Ercan Hoca söyleşide: "Mehmet Şimşek mezun olduktan sonra bizim fakülteye asistan olarak döndü. Bizlerin asistanlığını yaptı. Sanıyorum bir buçuk yıl falan sürdü. Aynı şey Yalçın için de olacaktı ama yurt dışına gittiği için dönüşte fakülteye girdi doktorasını yapmış olarak. Hatta o süreçte de kendisine önerilerde bulundum. Her ikisi de öğrencim olmasının ötesinde, akademik hayatlarına devam ederken de bilgim ve ilgim vardı. İnşallah olumlu etkilerim olmuştur. Mehmet Şimşek'in kararlarını, yaptığı şeyleri yakından izliyorum. Tabii bazı şeylerde farklı düşünüyorum. Belki de mecburen getirilen bazı politikaları tam desteklemiyorum"  ifadelerini kullanır. Vergi adaletiyle ilgili Ercan Hoca centilmence eleştirisini aşağıdaki gibi yapmaktadır :"Türkiye'deki vergi düzeninin maalesef sabit gelirli, maaşıyla, ücretiyle geçinenlere dayanan bir tarafı var. Çünkü vergi gelirlerinin önemli bir bölümü dolaylı vergi; KDV, ÖTV gibi. Düşük gelirli de o malı tükettiğinde aynı vergiyi ödüyor çok yüksek geliri olan da aynı vergiyi ödüyor. Çünkü doğrudan vergileri, özellikle yüksek gelirlilerden toplayamıyor yeterince. Yani kaçak çok. Zenginlerin ödediği vergiyi duyuyorsunuz, oransal olarak çok düşük gerçekten. Bunun gelen yeni vergilerle pekiştirilmesi bir eleştiriyi getiriyor doğrusu"

SONUÇ:

            Maliye Bakanının gündeminde halk yani insan yok. Mekanik ve varsıllardan yana bir dünya görüşüne  sahip olduğu çok açık görülüyor. Cumhuriyetin olanaklarıyla eğitim hakkına kavuşmasına rağmen o şimdi tümüyle kapitalizmin takipçisi. Bakana pazara çıkıp yurttaşlarla konuşmasını, hatta memleketi Gerçüş'e gidip  oradaki yakınlarıyla, yurttaşlarla görüşmesini  öneriyorum. Prof. Dr. Veysel Ulusoy  bu durumu  "Bir maliye bakanı neden sürekli konuşur? Halkın vergisiyle yurtdışında öğrenim görmüş birisinin halka düşman olması. Kabul edilmez." diyerek yorumluyor. İnsanlarımızın ülkenin olanaklarını hakça paylaştığı, insani yaşam koşullarının sağlandığı, adaletli bir toplum özlemiyle.

Kaynakça:

  1. https://tr.euronews.com/2024/02/01/avrupada-euro-bazinda-asgari-ucret-ve-satin-alma-gucu-turkiye-2024te-ne durumda
  2. https://t24.com.tr/yazarlar/candan-yildiz/mulkiye-deki-hocalari-ercan-uygur-ogrencileri-mehmet-simsek-ve-yalcin-karatepe-yi-anlatti-nasil-ogrencilerdi-hangisinin-goruslerine-yakin-ortak-yonleri-neler,45360
YAZARIN DİĞER YAZILARI