Yıllardır eğitim camiasında çalıştık, yıllarca eğitimle ilgili okuduk ve okuttuk ama son günlerde birilerinin söylediği eğitimle ilgili bir şeyler bilmeden geçirmişiz o yılları.. Sokrates, Platon, Rousseau gibi eğitimle ilgili ünlü düşünürlerin söylemlerini konuştuk kimi zaman ve yerde tartıştık ama yine de bilmediğimiz şeyler çıktı arşımıza. Örneğin eğitimin tanrı sevgisi aşılama ve korkusunu öğrenmek olduğunu yeni yeni öğreniyoruz. Bunu öğreniyoruz ama bu öğrendiklerimiz bize bazı şeyleri de düşündürüyor. Kuzey Avrupa ülkelerine baktığımız zaman %60'larla ifade edile bir ateist toplumun olduğunu görüyoruz.
Aynı oranın Japonya için de kullanıldığını görüyoruz.
Ve bu toplumlara baktığımız zaman dünyada iyi olan ne varsa hepsinin onlarda olduğunu, hepsini olması gerekenler alanında ilk sıralarda yer aldığını görüyoruz.
Bu toplumlarda eğitim hangi sevgileri hangi korkuları aşılamak için kullanılmaktadır.
Eğitim bilimleri bu gün her yaşa en uygun bilgilerin nasıl kazandırılacağını sayfa sayfa açıklamaktadır.
Eğitim uzmanları bu açıklamaları kullanarak en iyi nasıl insan yetiştirilebilir kafası yormaktadır.
Eğitim bilimlerini hiç birinde o muhterem kişinin dediği anlayışı, bakış açısını bulamazsınız
En geniş tanımıyla eğitim, topluma uygun inan modelini yaratmak olayıdır.
Bunu başka eklerle de söyleyebiliriz akma. Her söylenen sonuçta aynı noktaya götürür bizi, yani o tanıma ne kadar çok eklemeler yaparsanız yapın hepsi de aynı sonuca götürecektir.
Topluma uygun demek toplumun öngördüğü insan modelinin yaratmak demektir. Çünkü her toplum aynı insan modelini öngörmez. Örneğin Cumhuriyet eğitimi VİCDANI HÜR, İRFANI HÜR, FİKRİ HÜR olan bir insan öngörüyordu. Tüm eğitim anlayışını buna göre düzenlemişti. Bu insan modeli her topluma uygun bir model değildir. Örneğin son yıllarda bizde eğitim anlayışı dindar ve kindar insan yetiştirmeye odaklanmıştır. Bir dindir toplum yapısında vicdanı pür insan istenir mi?
Fikri hür insan öngörülür mü, Çünkü toplumların öngördüğü insan toplumun kültürüne inançlarına anlayışlarına göre düşünen davran eyleyen insandır. Bir demokratik toplumda da öteki anlayışlara göre yetişen bir insana izin yoktur
Yıllardır bu toplumda başta Tanrı korkusu, tanrı sevgisi olmak üzere insanlar yetiştiriliyor ama sonuç ne acaba?
sonucun ne olduğunu anlamak için uluslar arası göstergelere bakıp toplumun hangi sırada göründüğünü görmek gerekir.
Örneği temiz toplumlar sıralamasında yeri nedir gibi..