Hep beraber şööyyle bir düşünelim bakalım: Afrika'nın Yamyam kabileleri mi? Avustralya Aborjinleri mi? Henüz daha keşfedilmemiş yerleri bulunan Brezilya'nın 'Amazon Ormanları Kabileleri' mi? Eski Yunanlılar mı, Orta Asya Türkleri mi, Çinliler mi, Moğollar mı, dünyada bütün yolların oraya çıktığı Romalılar mı, yoksa Piramitlerin mimarları olan 'Mısırlılar' mı !?
Tabii ki bu saydıklarımın hepsinin Dünya Tarihi içinde çok önemli yerleri vardır, bilimsel buluşları ve eserleri bugünlere kadar da gelmiştir!.. Ama bence, bunların içinde en gizemli, en ilginç, en anlaşılmaz ve her gün yeni yeni arkeolojik bulgularla herkesi hayretler içine düşüren tek bir ülke vardır; o da bereketli Nil Nehri kıyısındaki 'Antik MISIR' dır!.. Bugün dünyadaki kayıp ve hâlâ aranan 'Beş Hükümdar Mezarı' nın bile tam üç tanesi Mısır'dadır!.. Hangi mezarlardır bunlar: 1-Mısır Kraliçesi Kleopatra mezarı tam 2.000 yıldır kayıp ve hâlâ aranıyor... 2-Mısır Kraliçesi Nefertiti... M.Ö. 1330'da Mısır Kraliçesi idi, Veba'dan öldüğü sanılıyor, mezarı hâlâ bulunamadı... 3-Mısır Kraliçesi Ankhesenamun... Nefertiti'nin üçüncü kızı idi... 4-Büyük İskender, M.Ö. 336-323 yıllarında Makedonya Kralıydı, 33 yaşındayken öldü, ölüm sebebi bilinmiyor, mezarının İskenderiye'de olduğu tahmin ediliyor? 5-Timuçin (Cengiz Han) Moğol İmparatoru (1155-1227)... Büyük İskender'in zapt ettiği yerlerin tam dört katı kadar bölgeyi işgal etti, çok acımasızdı, savaşlarda 40 Milyon kadar insanı öldürdüğü, 72 yaşında öldüğünde, kendi vasiyeti üzerine, derince yeraltına 100 metrekare genişliğinde ve 8 odalı bir mezar kazılıp, ortadaki odaya Timuçin'in gömüldüğü, başında mezarı koruyan büyükçe, ağzı açık halde 'Altın Bir Şahin' olduğu, öldürülen eşleri ve bütün paha biçilemez hazinesi ile gömüldüğü, mezarının yerinin belli olmaması için de, gömülen yerin üzerinde tam 1.000 askerin, atlarıyla birlikte bu topraklar üzerinde günlerce gezdirilerek, mezarı defin edenlerin ve ustaların da, sır vermemeleri için hemen oracıkta öldürüldükleri, mezar izinin kaybedildiği söylenir...
İsviçreli ünlü yazar 'Erich von Daniken'in 1968'de yazdığı, gizemli Mısır tarihini anlatan "Tanrıların Arabaları" kitabını okudunuz mu bilmiyorum? Yazdığı 26 kitabından ilki olan bu kitapta; Mısır'a Uzaydan gelen yaratıkların, bunlara yol gösterdiği, 'matematik-geometri-meteoroloji' bilgilerini öğrettiklerini, bu ünlü 'Piramitleri' bu teknoloji ile inşa edip, Nil Nehri debisini ölçebildiklerini, o günün 'Takvimini' de böyle icat ettiklerini yazıyordu... Piramit duvarlarındaki bugünkü 'Astronot' resimlerine benzeyen kabartma resimlerin de, bu uzaydan gelenlerin resimleri olduğunu yazıyordu...
Kitabı okudunuz mu bilmiyorum, ama ben okurken hep şöyle olmuştu: Okuduklarımı düşündükçe hayretler içinde kalmış, hep; "Aaa, bunu da mı yapmışlar, bunu da mı bulmuşlar, o tarihte bunu nasıl başarmışlar!?" diye haykırır, her kitabı kapattığımda da biraz düşününce; "Yok canım, bu kadarını da yapamamışlardır!? Mısır'ın şimdiki hali ortadayken, tarihte bunları hangi bilgi ve teknolojiyle başarmış olabilirler yahu!?" der, yazarın söylediklerine hep itiraz ederdim... Ama bir gerçek var ki; Mısır'ın tarihi gizemleri hâlâ devam ediyor işte!.. Tarihçilerin ve Arkeologların yeni keşif ve buluşları da bunları göstermiyor mu?
Bizde de merhum mizah yazarı 'Aziz Nesin'in mezarı gizli haldedir!.. Sağlığında birçok ünlü insanın mezarlarının, insan denilemeyecek bazı yaratıklar tarafından tahrip edildiklerine şahit olduğu için, kendi mezarının gizli kalmasını vasiyet etmiş, 8-10 kadar kazılan çukurlardan birine yakınları tarafından defnedilip, Çatalca'daki 'Nesin Vakfı' arazisine gömülmüş, yeri belli olmayacak hale getirilmiştir!.. Ateist olduğunu defalarca söylemiş, Sivas 'Madımak Otel'de Yobazlar tarafından bu yüzden 02 Temmuz 1993 yılında yakılmak istenmiş, ama kurtarılmıştı!.. Hani bir 'Hükümdar' olmamasına rağmen, mezarında kendi mizah gücü dışında bir hazinesi bulunmamasına rağmen, hoşgörünüze sığınarak bu küçük bilgiyi de vermek istedim... Sakin KOŞAR...