Siz hiçbir Devenin gazete bayiine gidip, bir gazete-dergi satın alıp da okuduğuna şahit oldunuz mu !? Siz hiçbir Eşek veya İneğin kütüphaneye girip de, okumak için bir kitap istediğini duydunuz mu !? Ya da en kurnaz hayvanlardan olan bir Tilki veya Karganın okuma-yazma öğrenmek için okula gittiğini, tedavi için bir hastane kapısında sıra beklediğini gördünüz mü !? Hayır göremez siniz !.. Neden !? Çünkü bunları sadece biz insanlar yaparız, bunların hepsi bizler içindir!..
Doktor, hastane, okul, öğretmen, eğitim, iş, çalışmak, para kazanmak, birbirimize kazık atmak, borçlanmak, mal-mülk edinmek, vergi, faiz, senet, çek, icra-iflâs, hapishane, emeklilik, ödül, madalya, silâh kullanmak, şehadet, yalan, dolandırıcılık, kahpelik, hovardalık, iftira atmak filân... Heykeltıraşlık, resim, müzik, edebiyat, sanat da, "sanatın içine tükürmek de..." hepsi biz insanlara mahsus işlerdir!..
Biz insanların bazıları doğuştan zeki veya aptal, bazıları gözü kara, bazıları korkak, bazıları da pek sevdalı olurlar... Birçoğu aşkları uğruna 'Ferhat' gibi dağları deler, bazıları 'Mecnun' gibi çöllere düşer, kimi uyanık âşıklar da 'Kral Kızını' alabilmek için "İncekemer Köprüsü" gibi eserleri yapıp, sonuçta 'Kral Kızı' yerine havalarını alırlar ya... Siz hiçbir Aslan veya Kaplanın, bir Kedinin veya Köpeğin böyle âşık olup da, haklarında boy boy aşk romanları yazıldığını duydunuz mu!? Onların dişileri çiftleşme zamanı gelince, tanımadığı erkek birileriyle çiftleşir, işleri bitince herkes kendi yoluna gider, enikleri büyütmek de, yine hep o eli öpülesi 'Annelere' kalır değil mi?
Siz hiç aynı bataklıkta yaşayan Su Aygırlarının, gidip de Timsahlardan yiyecek veya para istediklerini duydunuz mu? Ya da Fillerin gidip de Zürafalardan faizle kredi aldıklarına şahit oldunuz mu!? Fillerin borçlarını ödeyemediği zaman, Zürafaların gidip de, Mafya üyesi olan Sırtlan veya Çakal sürülerinden tahsilât yapmalarını istediklerine dair bir duyum aldınız mı !? Doğanın o güzel hayvanları böyle şeyler yapmazlar, bu tür yaramazlıkların hepsi de, yine biz insanlara mahsus işlerdir!..
Stok yapmak, en zengin olmak, miras malı başında en yakın akrabalarla kavgalar etmek, hatta onları öldürmek, en yakın arkadaş veya dostlarını icraya vermek, asılsız ihbarlarla onları hapishanelere attırmak, çeşitli iftiralarla aileleri parçalayıp, sonra karşıdan keyiflerine bakmak, güya çok akıllı-eğitimli-en zeki yaratık olan biz insanlara mahsustur!..
Anayasa yapıp ona uymamak, kanunlar yapıp uygulamamak, adil yargılanma için Mahkemeler kurup, savunma yapmaları için Avukatlar mezun edip, canımız sıkılınca onları da içeri atmak, hatta daha da ileri giderek, Avukatları savunan onların 'Avukatlarını' da gözaltına alarak, hepsini savunmasız bırakmak da biz insanlara mahsus işlerdir!..
Şimdi bazılarınız kalkıp da yine bana; "Yahu, yaşı geçmiş-işi bitmiş emekli dallama yazar; bu insanların hiç mi iyi yanları yok yahu !? Yine baştan sona bizi eleştirmekten, hayvanları övmekten başka bir şey yazmadın, sen yine kafayı mı yedin bilader !? Sen kendin de 'İnsan' değil misin kardeşim, ne bu şiddet-bu celâl bugün !? Kızılay'a kan bağışı yapıyoruz, sokaklardaki adım başı oturan dilencilere para atıyoruz, hani az da olsa 'organ bağışları' yapıyoruz, ihtiyaç olduğunda bazı adaylar için imzalar atıyoruz, devletimize de bin bir çeşit vergilerimizi ödüyoruz, e e e ? Bunları hiçbir hayvan yapıyor mu !? Hiç olmazsa bu iyiliklerimizi de yazsaydın ya !?" dediğinizi duyar gibiyim...
Vallayi çok haklısınız da; hani bir türlü yerini dolduramadığımız gazeteci büyüklerimizden merhum 'Şinasi Nahit BERKER' hep ; "Gazeteci olunmaz, gazeteci doğulur" derdi ya... Bendeniz de 75 yıl önce 'Muhalif Biri' olarak doğmuşum, tıpkı CHP gibi her şeye müzmin halde muhalifim, bunun için çok üzgünüm ama, elimden de bir şey gelmiyor dostlar, ne yapalım, bana katlanacaksınız artık" diyorum... Sakin KOŞAR...