SENEDE BİR GÜN : "10 KASIM !?"

 

          SENEDE BİR GÜN : "10 KASIM !?"

Kurtarıcımız, kurucumuz, varoluşumuzun ilk sebebi olan Mustafa Kemal Atatürk'ümüzü, 10 Kasım 1938 yılında, daha 57 yaşındayken kaybettik!.. Atamızın naçiz vücudunu toprağa verdik ama, biz O'nun manevi varlığını kalplerimize özenle yerleştirip, bizim için yaptıklarını asla unutmadık, unutturmadık, unutturmayacağız!..

Sadece biz değil, bütün dünya O'na hayrandı ki, yaşadığı yüzyılda tüm dünya insanları O'nu "20. Yüzyılın Tek Lideri" seçmişlerdi.. Onu kaybettiğimizde, kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti nüfusu '17 Milyon' idi!.. 7'den 77'ye herkes ardından gözyaşı döktü, bu sevgi seli öyle boşuna, bazı ülkelerdeki gibi dayak ve korku zoruyla değil, içten gelen şükran ve vefa seliydi!.. Vasiyetinde, her şeyini Türk halkına bıraktığı ortaya çıktı, hepimizin gözünde ve gönlünde daha da yüceldi ve daha bir ölümsüzleşti!.. O zaman daha iyi anladık ki; "Büyük Adam" olmak öyle sözle, yazıyla değil; insanın devleti ve milleti için yaptıklarıyla ortaya çıkıyormuş...

Bu yıl Atamızı kaybedişimizin '82. Yıldönümünü Anma Törenleri' İlçemiz Yatağan'da da lâyıkıyla yapıldı... Atatürk Anıtı önünde sayın Kaymakamımızın, sayın Garnizon Komutanımızın, sayın Belediye Başkanımızın hazır bulunup, çelenk koydukları töreni bu yıl, İlçemizin "23 Nisan Ulusal Egemenlik Ortaokulu"muzun değerli yönetici, öğretmen ve öğrencileri hazırladılar...  Okul Müdürü sayın Eray Özbek'in Atatürk'le ilgili konuşması herkes tarafından çok beğenildi, öğretmen arkadaşlarımızın özenle hazırladıkları öğrenci gösterileri, okutulan şiirler de her türlü takdiri hak ediyordu!..

Ancak, bu törende de halkımızın yeterli katılımı yoktu!.. Senede bir gün, 365 günde sadece bir '10 Kasım' günü sabah, saat 09'u 5 geçe, işimizden-gücümüzden-kazancımızdan-uykumuzdan sadece yarım saatimizi bu unutulmaz 'Kurtarıcımız ve Kurucumuzu' beraberce anmaya, O'na vefa borcumuzu ödemek için ayırmak çok mu zor acaba? Sorduğunuzda, -art niyetli bazıları hariç- herkesin birer keskin 'Atatürkçü' olduğunu söylediği bu İlçedeki anma törenlerinde, siyasi partilerimizden de, sadece CHP ve İYİ Parti çelenklerini koydular, bu da kimsenin dikkatinden kaçmadı!.. Yasal zorunlulukları yok ama, ya vicdani sorumluluğu nereye koyacağız!?

Resmi anma töreni sonrası, CHP her zamanki gibi alternatif bir tören yaptı: İlçe Başkanı sayın Mehmet Kemiksiz ve Kadın Kolları Başkanı sayın Ulviye Kızıldağ çelengi koyup, her zamanki gibi, sayın Fehmi Özsoy hocam ateşli konuşmasını şiirlerle süsleyip, saygı duruşu ve İstiklâl Marşı'nı yönetti...

Gözler ADD ve CKD çelenkleriyle, kalpakları ve göğüslerinde madalyalarıyla 'Muharip Gazileri' aradılar ama, göremediler... Ben; her törende hazır bulunup, erkenden  Anıt önüne gelerek, cebinde getirdiği Atatürk rozetleri dağıtan merhum Akın Uğur büyüğümüzün eksikliğini bugün de hissettim!.. Ama oğulların oradaydı, rahat uyu Akın ağabeyim, e mi?

Umarım, böyle önemli günlerin ciddiyeti ve mahiyeti herkesçe daha iyi anlaşılıp, önümüzdeki anma ve kutlama günlerinde sayın halkımız 7'den 77'ye burada olurlar!? 1940 yılında nüfusumuz 17.800.000 iken, yani bundan 80 yıl önceki tören fotoğraflarına bakıyor, halkımız o bunalımlı yıllarda alanları hınca hınç doldurmuşken; bugün nüfusumuz '83 Milyona' dayandığı halde, parmakla sayılacak kadar halk katılımının olması, bizleri derinden üzüntüye sevk ediyor!.. Bu özel günlerin önem ve mahiyetini yeterince biz mi anlatamıyoruz, yoksa halkımız mı anlayamıyor!?

Büyük Atamızı '82. Ölüm Yıldönümünde' de saygıyla, özlemle ve aynı hayranlıkla anıyoruz!.. Toprağın bol, mekânın Cennet, ruhun şâd olsun, ışıklar içinde yat Atam; hiç merak etmene gerek yok, bizler gösterdiğin çağdaş yolda aynen yürüyoruz!..                    Sakin KOŞAR...

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI