HASTASIYIM
Söyleşi yaptığım kişilere genelde mutlaka şu soruyu sorarım:’’ Kitap okur musunuz? Hangi tür kitapları okumayı seversiniz?’’ Çoğunluğu aydın, yazar, çizer olduğu için her türlü kitapları okuduklarını ve kendi kariyerleri doğrultusunda da bir sıralama yaparlar. Alanları farklı olanlar, daha çok felsefe ve meslek türü kitapları okuduklarını söylerler. Aynı soru bana sorulsa; ‘’gezi ve anı türü’’ derim. Çünkü gezip görmeyi ve değişik kültürleri tanımayı çok severim. Hastasıyım kitabının yazarı Ayhan Sicimoğlu kadar birçok ülkeyi gezmesek te, biz de dünya üzerinde 36 ülkeyi gezdik, gördük. Seyahati çok severim. Ayrıca ülkemizde 60’ a yakın şehrimizi gezdim, gördüm, dolaştım. Bu bakımdan gezi kitaplarını okumaya bayılırım. Televizyon kanallarında gezi programlarını takip eder, ilgiyle izlerim. İşte bu programların renkli sunuculuğunu yapanlardan birisidir Ayhan Sicimoğlu. Tatlı şivesiyle beğendiği, hoşlandığı veya sevdiği bir şeye ‘’ Hastasıyım’’ demesi çok hoşuma giderdi. Hafta içi okumadığım ama hafta sonu seyahat eki veriyor diye satın aldığım Hürriyet Gazetesi’nde her hafta gezi yazılarını ilgiyle okurum. Bu hafta nereye gitmiş, hangi müzeyi gezmiş, hangi şarabı içmiş, hangi yemeği yemiş, hangi müziği dinlemiş, hangi hayvanı ve bitki türünü görmüş, hangi yoldan ve nereye yol almış ve o ülkenin folklorunu, giyimini, kültürünü nasıl tanıtmış diye de merakla okurdum.
Hastasıyım deyimi, Ayhan Sicimoğlu’nun bir özdeyişi gibi oldu. Ağzından ne zaman çıkacak diye tv karşısında mıh gibi çakılı kalırdım. Bu gezilerin kitap olarak çıkmasına çok sevindim. Üç gün önce İzmir Konak Pier- Remzi Kitabevi’nden ‘’Hastasıyım’’ kitabını satın aldım ve iki gün içinde zevkle okuyup bitirdim. Zaten çoğunu tv den ve seyahat ekinden bildiğim, okuduğum ve gördüğümden bir yerde benim için bilgi tazelenmesi, yenilenmesi gibi de oldu. Hürriyet Kitap yayınevinden çıkan bu güzel renkli gezi kitabını okumanızı tavsiye ederim. Siz de benim gibi hastası (Hastasıyım) olacaksınız. Kitapta, 25 ülke tanıtılmış. En çokta hoşuma gidende Kıbrıs oldu. Askerliğimi yıllar önce orada yaptığım için şivelerini iyi bilirim, tanırım ve çok hoşuma gider. Kebabın adı şeftali, ne olacak bu kıprıs’ın hali? Evet, bu sorunun yanıtı da bu kitapta…
Tanıtımını önsözden başlayıp arka kapak yazısıyla sonlayalım.
Koskoca hayatlar bir ufacık kitaba nasıl sığsın? Beynimdeki hafızaya bile sığmıyor, yedeklemek için yazmak gerekiyor. Hürriyet gazetesinden Seyahat Eki’nde yazma teklifi gelince çok heyecanlandım. Bir kısacık yazı günlerimi almaya başladı. Yazdıkça heyecanlandım, zorlandım, araştırdım, geceleri uykum kaçtı, kalktım okuma ışığımı yakıp yazmaya devam ettim. Sabahları güneşten evvel uyandım, son noktayı koyduktan sonra, doğmuş güneş üzerine uzanıp huzur içinde uykuya daldım. Geceler ve uzun uçak yolculukları yazılar için ideal. Arayan yok, soran yok. Telefonlar suskun ama en zoru da baskıya yetişme telaşesi. Minik bir adada veya bir Afrika köyünde internet bulabilsem ki yazıyı yollasam! İyi yolculuklar, arkanızdan su dökeyim ki su gibi okuyun… Ayhan Sicimoğlu.
‘’Ayhan Sicimoğlu, sizi farklı farklı şehirlerin herkesin bildiği turistik noktalarına hiç uğratmadan, elinizden tutup, o şehirlerin asıl kalbinin attığı, bilinmedik, özel, heyecan verici yerlerine götürüyor. Samimiyeti, dürüstlüğü, zenginliği, mizahıyla son sayfasına kadar elinizden düşüremeyeceğiniz şahane bir anı kitabı.’’ Zerrin Tekindor.
O, her zaman ‘Hastasıyım’ diyor ancak asıl biz onun ‘Hastasıyız’…Serkan Ocak. Hürriyet Seyahat.
Bu ülkede hastası olunacak çok şey var. Sizde kitap okumanın hastası olun efendim…İyi okumalar…