BİR RİCA...
Peşin söz: Her sözüm için fotoğraflarım var. Ama okurlarımın içini bulandırmamak için yazıyı özellikle fotoğrafsız yayımlıyorum.
Sigaranı içiyorsun; iç...
İzmariti yol, park, bahçe, deniz...keçi pisliği gibi istediğin yere bırakıyorsun... Sor bir buna hakkın var mı?
Çocuğun dondurmayı ya da bilmem ne bisküvisini çok seviyor. Marketten alır almaz da yemeyi seviyor.
Görüyorsunuz Bodrum'da da yeterince çöp bidonları var. İki adım zahmet edip de o jelatinli kağıtları çöp bidonlarına atsanız. Çocuğunuzun çöpünü sokağa atma konusunda size benzemesi sizin için sorun olmayabilir; ama biz Bodrumlular için sorun...
Bira, cola, redbull... teneke kutulardaki bu içecekleri seviyorsun. Yolda yürürken, arabada volta atarken içmek pek keyifli. İyi de neden boş kutuları yola, parka dahası yol kıyısındaki bir evin bahçesine atıp geçiyorsun?
İçkini içiyorsun; iç... ama adam gibi iç.
Gece yarısında sokaklardan nara atarak geçmeye ne hakkın var, bir sor?
Bu kentte de yaşlılar, hastalar, çocuklar, gün boyu çalışmış yorgun insanlar var.
Tamam tamam dini bütün gençlersiniz. Beş vakit namazınızı geçirmiyorsunuz. Bakın Bodrum'da da adım başı cami var. Bir zahmet camiye uğrayın. Cami de gençler geldi diye sevinsin.
Başka yer mi kalmadı da kaldırımda cemaat namazı kılıyorsunuz? Yoksa dinde gösteri namazı diye bir şey çıktı da biz mi bilmiyoruz?
Araban güzel; pek de seviyorsun; ama yolların sadece sana ait olmadığını bil. Mahallelinin senin egzozunun sesine de sevdiğin müziklere meraklı olmadığını kuş beynine yerleştir artık.
Motor binmeyi seviyorsun. Sev, motor özgürlüktür. Ama o özgürlüğün içinde saatin 04.00'ünde caddelerde jet gürültüsü çıkarmanın sadistlik olup olmadığını bir an düşün.
Hayvan seversin anladık. Sokaklarda köpek gezdirmeyi de seviyorsun. Ama bunun kuralları var. Poşetinle dolaş. Bodrumluların her sabah senin köpeğinin kakasını temizleme işçilerin olmadığını bil.
Kediler bile hacetlerini ulu orta yapmazlar.
Be birader, sen nerede duvar dibi bulsan hemen yanaşıyorsun.
Be birader, yetmedi artık kakanı bile sokaklara yapıyorsun.
Köpekler kendilerine ait bölge yaratmak için çişle kakayla işaretleme yaparlar. Acaba senin de onlarla bir soy bağın mı var diye düşünmeden edemiyorum.
Sahi sen Bodrum'a neden geliyorsun?
Bizim eskiden bahar danalarımız vardı. Bütün kış damda bağlı kalan hayvan bahar gelince ipini korarır, bağda bahçede kırıp dökmediği, yıkmadığı şey bırakmazdı...
Yoksa sen o bahar danalarından mısın?
Bodrum'a üç beş kuruş para bırakıyorum diye her şeyi yapma özgürlüğün olduğunu düşünüyorsan yanılıyorsun. Bodrum'un senin aklının yetmeyeceği, paranın satın alamayacağı değerleri vardır. Ya bu değerlere saygılı ol ya da çöplüğünde kal.
HAT