GİDENLERİN ARDINDAN
Çocuktuk
Sırtımızda aba,
Ayamızda çarık
Kopup geldik köylerden
Paylaştık aşımızı kaşık kaşık
Hasreti paylaştık
Anadan babadan uzak
Büyüdük kardeş kardeş
Karındaştan da yakın.
Ergendik henüz
Sokuldu yüreğimize
Özbek, Hüseyin Sokuldu Seniha, Nevim
Dokudular ince ince İsmail, Murat, Aziz
Ve elbette Mehmet
Büyüdü içimizde
Bizden de hızlı
Bizden de gürbüz
Devrim devrim cumhuriyet.
Kara trenlerle dağıldık
Karlı dağlardan öte
Tahta bavullarımızda
Giysiden çok kitap
Dayandık kapılarına
Yokluğun ve yoksulluğun
Karanlığa mum olduk
Kanadıkça yaralarımız
İnadına türküler söyledik
Sözü Ankara'da yazılmış
Ezgisi İnönü'den,Sakarya'dan
Dumlupınar'dan
Süngü süngü, mermi mermi
Mazlumlara yayılmış.
Çocuklardı güneşimiz bizim
Yarınları avuçlarımızda kor
Yol kesenimiz bağnazlıktı
Bukağımız karagüç
Her tereddütümüzde
En çok nasırlı ellerden utanırdık
Yürürdük daha bir kararlı
Dinlemezdik ne fırtına ne çığ
Şimdi düşüyoruz bir bir
Oysa yürünecek ne çok yolumuz
Aşılacak ne çok sarp dağımız var.
Ercan, Halil İbrahim, Durhan, Veli, Ahmet, Cemil, Cafer, Osman, Alaaddin, Avni, M Yılmaz, Şükrü..
Eskiden hayata sığmazdık; artık ölüm defterine sığmaz olduk. Ruhun şad olsun arkadaşım.