YILIN SON GÜNEŞİNİ KARŞILARKEN
İnsan, umutlarını canlı tutabilmek için birçok özel gün yaratmış kendine: Çiftçinin tütünü, çobanın kuzusu; Nevruz, bayram, doğum günü, evlenme yıldönümü. Yılbaşı da böyle bir gün.
Yarın bu saatlerde içimizde hiç susmayan umutlar ve gelecek düşleriyle yeni bir "yıl"ın ilk sabahına uyanmış olacağız.
İnsanoğlu tarih boyunca kullandığı takvimlere ve yaşadığı doğa olaylarına göre çok çeşitli takvimler kullandığı için farklı yıl başı günleri kutlamış.
1 ocak son Miladî takvimi kullananlar için yılın ilk günü. "Son" demem, boşuna değil. Erken Roma takvimine göre, yılın ilk günü 1 Mart'tı.
Eski Mısırlılar Nil'in ilk selinin geldiği 11 ya da 12 Eylül'ü yeni yılın başlangıcı kabul ederlermiş.
Çin'de yeni yılın başlangıcı 21 Ocak ile 21 Şubat arasında bir güne denk geliyor ve tarihi her yıl ayın hareketine göre değişiyor.
Kamboçya, Tayland gibi ülkelerde yeni yıl, 13-14 Nisan'da başlıyor.
21 Aralık'ta Altay Türklerinin yılbaşı Nartugan'ı kutlamıştık. O da Dünya'nın Güneş çevresinde dönmesine bağlı bir kutlanan bir yılbaşıydı.
Çocukluğumuzda, bizim yılbaşımız, tütün tohumlarını ocağın kıyısına ısladığımız gündü. Çünkü o tohumlar, bizim yaşama asılmamız için yeni bir umuttu.
Kemalettin Kamu'nun:
Okuma yazma yok, bilmeyiz eski yeni
Kuzular bize söyler yılların geçtiğini
Dizeleriyle şiirleştirdiği çobanın umudunu yeşerten de kuzularıdır. Bu yüzden onun yeni yılı kuzularının doğumuyla başlar.
İnsanoğlu Ay'da, Mars'ta hayat kurma peşinde. Belki ileride adını bile bilmediğimiz bir gezegende de yaşam kuracak. Elbette oralarda da zamanı verimli ve doğru kullanabilmek için takvimleri olacak, oralarda da yeni yıl kutlamaları yapacak. Ancak takvimlerinin, yeni yıl başlangıçlarının bizimkiyle aynı olacağını hangimiz söyleyebilir?
2022 nasıldı, diye sorsalar "Corona yıllarından bile yorucu bir yıldı." yanıtına kaçımız karşı çıkabilir.
Böylesine zorlu bir yıldan sonra bile yeni yıla büyük umutlarla girebiliyorsak bunda seçimlerin payını teslim etmemiz gerekir.
Endişelerimiz yok mu?
Hem de pek çok.
Dilerim demokrasi tramvayımız raydan çıkmadan yoluna devam eder.
Dilerim 2023, yitirdiğimiz değerlerle yeniden buluştuğumuz bir yıl olur.
YENİDEN
Bu gece çöle yağmur yağsın
Belkıs, yasını tutsun Palmyra'nın
Yeniden kursun Hypatia
Denklemini bağnazlığın
Çemen gül açsın Yemen'de
Yusuf Kuyusu'na çıkrık olsun
Çan, hazzan ve ezanlar.
Bu gece dağları ateşböcekleri sarsın
Zerdüşt'ü çağıralım Sabalan'dan
Sina'da, Hebron'da, Hira'da,
Yeniden kurulsun yeryüzü sofrası
Ateş, su, toprak ve hava
Bilcümle nebat ve mahlûkat
Ve insan
Ölüm Allah'ın emri
Ham meyveyi koparmasınlar dalından.
Bu gece denizlere yıldız yağsın
Miraca ağsın yakamozlar
Rüzgâr köhne sandallarımıza
Batıkların masallarını fısıldasın
Çatlamış dudaklara nem
İkarus'un kanatlarına kar olalım
Umut şarkıları çalsın
Metruk limanlarda laternalar.
Bu gece seviler işleyelim
Kasnağına anların
Kahkahalar olsun pervasız
Alkışlar öfkesiz, içten
Sınırsız haritalar çizelim
Parklar dolusu sükûn
Çarşılar dolusu telaş
Şahmaran çıkıp gelsin
Yeniden düşsün
Düşünün peşine Simurg
Göğsü barış mühürlü
Çocuk doğursun analar.