GÖKOVA'DA MUĞLA'DA HİSAR ÖNÜNDE ESKİ MAVİ VE YEŞİL RENKLERİNİ GERİ İSTİYORUM.
MEHMET BİLDİRİCİ
Antik çağda büyük uygarlıkların yaşandığı, Karia, Muğla ve Gökova Körfezinde sonraki orta çağda bir sönme olmuş, parlaklığının kaybetmiş gözden ırak yerler olmuştur. Cumhuriyetle bölgenin yaşanması için en büyük engel sıtma ile mücadele edilmiş, 1960'lardan itibaren yeşili, mavisi ve tarihi kentleri ve onların kalıntılıları ile öne çıkmış Türkiye'nin ve dünyanın göz bebeği olmuştur. Bölge yüz yıl önce içine kapalı bir hayat sürerken bugün Türkiye'nin her yerinden ve hatta yurt dışından insanların gelip bir tatlı huzur olduğu yerler olmuştur.
Bende ilk defa Akyaka'yı 1975 yılında gördüm, mavisi, yeşili denizi beni adeta çarptı.
Ama üzülerek görüyorum ki bölgenin mavisi, yeşili son orman yangınlarında büyük bir tehdit altında rengi kızıla dönüyor. Belediyelerin halkın çabaları fayda vermiyor. Tek kişi yönetimi ise bölgeyi bunalıma götürüyor.
Akyaka'da ev sahibi olduktan sonra zaman içinde kendi arabamla, turlarla teknelerle hep gezdim, oraların tarihi doğası ile ilgilendim. Bu güzel yerleri gördüm
Ama derin üzüntü içindeyim. Belediye Başkanlarına, yöre halkına sabır diliyor, kendi adıma teşekkür ediyorum.
Pandemi yanında bu felaketi atlatacağımıza, tekrar doğanın eski renkleri mavi ve yeşile kavuşacağımızı dört gözle bekliyorum. Eski Akyaka'ya kavuşacağım günleri dört gözle bekliyorum.