Bugün Hıristiyanlık dininin beş kıtaya yayılmış birkaç milyar inananı bulunmaktadır. Üzerinde yaşadığımız güzel yurdumuz Anadolu da Hıristiyan tarihi yönünden çok önemli olayların yaşandığı Filistin'den sonra gelen ülkedir. Antakya ilimiz Hıristiyanlar için Kudüs'ten sonra gelir ve tüm dinlerin bir arada yaşadığı dünyada örnek alınacak bir ilimizdir
Bu topraklara en son yerleşen biz Türklerin de Anadolu'nun tarihine, yaşanmış uygarlıklara Türk uygarlığı ile birlikte ilgilenmemiz gerektiğine ve bunun Türkiye ve insanlık adına boynumuzun borcu olduğuna inanıyorum. Ayrıca Anadolu'nun tarihteki iklimini hayvanlarını, bitkilerini, burada yaşamış toplumları çok iyi bilmeliyiz. Ayrıca bugün içimizde yaşayan bu topluluklara ve tarihi anıtlarına saygılı davranmalıyız diye düşünüyorum.
Bir de şu noktayı belirtmek isterim. Dinler ve uygarlıkların üzerine hep yenileri gelmiştir. Ancak yenileri asla sıfırdan başlamamıştır. Eskiler daima yeniler üzerinde izler bırakmıştır.
Hazreti İsa ya da Jesus Christ Hristiyan gelenek ve inanışlarına göre incelenecektir. Bunların tarihle uyuşup uyuşmadığı irdelenecektir. İslam dininin eski dinlerden pek çok etkilendiği açıktır. Ama altı yüzyıl sonra olay ve kişilere tamamen farklı bir açıklama getirmektedir. Ben buna göre incelemeyi düşünemiyorum.
Hz. İsa Filistin Nasıra kentindendir. Yahudiler arasında Joseph (Yusuf) oğlu Yeşua olarak bilinir. Batı dillerinde Jesus ve Christ (Kurtarıcı) isimleri ile bilinir. Konuştuğu ana dili Aramice'dir. Bu dil ise Babil Krallığının dili olup Mezopotamya'da zamanın uluslararası dilidir. Önce incelediğimiz Babil sürgününün Yahudiler üzerinde ne kadar etki bıraktığı anlaşılmaktadır.
İsa ya da Josef oğlu Yeşua doğum tarihi bugünkü kullandığımız takvimin başlangıcında 0 yılında doğduğu esas alınmıştır. Ancak sonra yapılan araştırmalarda MÖ 4 yılında Bethelem (Beytüllahim) de babasız olarak doğmuş Meryem Ana'nın oğludur. Hıristiyanlarca Tanrı'nın oğlu olduğuna inanılır.
Genç Yeşua marangozdur, Yahudi toplumu içinde vaiz olarak görev yapar. Yahudi toplumunda zor zamanlarda Tanrı'nın kurtarıcı göndereceği inancı vardır. Kendisinin bu kurtarıcı olduğunu savunur bu Yahudi Toplumu içinde çok büyük tepki çeker. O zaman Filistin Roma egemenliğinde olup Roma Valisi Pontus Pilatus'tur ona şikâyet ederler ve çarmıha gerilmesini ısrarla talep ederler. Pontus Platus MS 26-36 yılları arası Roma valisidir. İsa yaklaşık MS 30 yılında çarmıha gerilir ve ölür ve daha sonra mezarının boş olduğu görülerek dirildiği ve tekrar dünyaya inmek üzere göğe çıktığına inanılır.
Ancak bunları doğrulayan belgeler bulunmamaktadır. İnanç ve geleneklere dayanmaktadır.
Bugün NOEL kutlamaları, miladi yılın başlangıcında onun doğumu esas alınmıştır.
Bunlar önümüzdeki yazıda incelenecektir