AHLAKIN TEMEL KAVRAMLARI
Herkes ahlaktan yana görünü sunuyor ama gerçekten öyle midir? Örneğin herkesin ahlakçı kesildiği bir toplumun uluslar arası raporlarda kirli toplumlar arasında görünmesi nasıl mümkündür? Demek ki herkesin ahlaktan yana görünmesi sadece bir görüntüdür gerçek değil. Çünkü ahlaktan yana görünenlerin bazı ahlak kavramlarından nasiplenmediği ortadadır. Ahlaktan yana olmak ahlak değerlerine sahip olmak bazı ahlak kavramlarını taşımakla mümkündür.
Bunu incelememiz gerekir, nedir bu temel kavramlar?
Felsefede nesnelerin birincil , ikincil hatta üçüncül özellikleri bulunduğundan söz edilir, Nesneleri o nesne yapan özelliklerine birincil özellikleri denir. Bunlar öylesine özelliklerdir ki ortadan kaldırdığınız zaman nesne diye bir şey de kalmayacaktır. Ama sazı özellikler vardır onu değiştirseniz bile nesne yine aynı nesne olacaktır. Ahlakın da böyle olmazları vardır. Bir futbol topunu düşünün, futbol topu diyebilmemiz için onun yuvarlak olması top olarak kullanılabilmesi gerekir. Onun rengi ise önemli değildir. Her renkte olabilir çünkü. İşte renk topun olmazsa olmaz özelliği değildir. Öteki özelliklerinden biridir sadece rengi..
Ahlakın da olmazsa olmazları vicdan, sorumluluk, duyarlılıktır.. Bunlardan biri eksik olunca orada ahlaktan söz edilemez. Yani insan kendini ahlaklı olarak görebilmesi için önce bunlara sahip olup olmadığına bakılır. Yaşadığı toplumda sorumluluğunun farkında mı? Yaşadığı toplumda var olanlara karşı ne derece duyarlıdır?
Bunları vicdanı ile nasıl bütünleştirebiliyor?
Bu açıdan baktığımız zaman toplumun dünyadaki yeri ile bu kavramlar arasında nasıl bir ilişki kurulabilir? Yani toplum kendini ahlaklı sayabilir ama bu sayma doğru mudur?
Yoksa sadece bir görüntü müdür?
Örneğin yıllardan beri bu toplumu uluslar arası raporlarda en kirli toplumlar sıralamasının bir yerinde görüyoruz. Hatta bir dönemin siyaseti temiz toplum diye bir girişim başlatmıştı . Demek ki kirlilik herkesi rahatsız edecek boyutlara gelmiştir. Son yıllarda buna bir de, yolsuzluk ve rüşvet gibi bir çirkinlik de eklenmiş durumda. Yani dünya bu toplumu bu çirkinlikler içinde görüyor.
Ne acıdır ki bu görüntüyü raporlar sunarken egemen siyaset bunu kabul etmemektedir. Kabul etmeyince de bunun temizlenmesi için girişimde bulunmamaktadır. Hata bu kirliliği atılmış bir çamur olarak sunmağa çalışmaktadır
Kime ahlayışlar ise ahlakı giyim kuşamla değerlendirmekte. Ahlakın giyim kuşamla hiçbir ilgisi yoktur. Böyle düşünenler ahlak denilen bir romun varlığından rahatsız oldukları için, ahlakın temel kavramlarına sahip olamadıkları için kendilerini gizlemeğe çalışanlardır. Ahlakın çıplaklıkla ilgisi asla yoktur. Ama bunu algılayacak düzey ve bilgiden yoksun olanlar böyle olduğunu savunurlar..