Bir ressam, bir şair. bir müzisyen aynı manzaraya bakarsa herkes kendi açısından gördüğünü veya yakaladığını sunar.
Akıl açısından da aynı şey çıkıyor karşımıza. Örneğin herkes kendini ötekilerden daha akıllı sayar. Bir akıl hastanesinde bahçede gezinen doktor bir grup akıl hastasının bir duvarın deliğinden baktığını. Zaman zaman yer değiştirerek bir şeyler yaptığını görünce yanlarına yaklaşır.Ne yapıyorsunuz orada nereye bakıyorsunuz diyerek kendisinin de aynı delikten bakmasına izin vermelerini ister. Bir süre sonra doktor hastalarına dönerek: -Nereye bakıyorsunuz öyle, ben bir şey göremedim der .Hastalardan biri yanıt verir.
-İLAHİ doktor biz aylardan beri bakıyoruz bir şey göremedik sen ise ilk bakışta görmek istiyorsun.
Akıl akıdan üstündür anlayışına tam uymuş da biraz onu çağrıştırmakta bu anlayış değil mi? Son yaşan faciadan sonra yapılan açıklamalara baktığımız zaman buna benzer bir örnek görüyoruz karşımızda. Örneğin yetkili açıklamalara bakılırsa her türlü önlem alındı ama yine de bu olay ortaya çıktı. O zaman bunun tek açıklaması kalıyor: Bu olayın ortaya çıkmasını isteyen tasarlayan kaderdir. Başka açıklaması olamaz bunun..
Sorular soran akıl ise niçin dene ve nasılı açıklamaya çalışıyor ve bunun yanıtını vermeğe çalışıyor. Söylendiği gibi tüm önlemler eksiksiz alınsaydı bu olayın meydana gelmemesi gerekirdi. Nitekim dünyanın başka bölgelerinde buna benzer olaylar alınan önlemlere takılmaktadır. Sonuçta orada ya hiç ölüm olmamakta ya da çok az sayı ile ifade edilen olaylar yaşanmaktadır. BUNU GETİREN NEDİR? Alınan önlemler, alınmış önlemleri uygulayan anlayış bilinç ve kültürdür. Bu olduğu için büyük çapta olaylar yaşanmamaktadır oralarda.
Oysa bize bakılırsa bu tür kazalar sıralamasında Avrupa'da birinci, Dünyada ise üçüncü sırada gösteriliyoruz. Kararla açıklayacak olursa neden aynı kader Avrupa'da yaşatmıyor da bizim gibi ülkelerde yaşatıyor bu tür olayları? Demek ki kader değil akılla açıklamak gerekir doğru sonuca ulaşabilmek için. Örneğin Almanya'da 1970'li yıllardan beri bu tür büyük kazalar yaşanmamış. Birilerinin kader dediği Almanya için geçerli olmuyor mu ? Geri kalmış toplumlarda ve Bizde onlarca ölümün yaşanmasını getiren kader varsıllardan yana mı çalışıyor dünyamızda?
Sayıştay raporunda açıklandığına göre alınması gereken önlemlerin alındığı anlaşılmaktadır. Önlemlere rağmen olay meydana gelmiştir. Olayların olmadığı gelişmiş toplumlarda kazaların olmaması veya çok az olması neyle sağlanmıştır dersiniz/Elbette alınmış önlemlerle.
O zaman bir yerde bir hata yok mu? Bizde de tüm önlemler alınıyor gelişmiş toplumlarda da. Ama bizde yaşanabiliyor bu tür olaylar öteki toplumlarda ya hiç ya da çok az yaşanıyor.
İşte bu noktada düşünmek gerekir. Neden yaşanıyor/yaşanmayan yerlerde ise yaşanmamasını getiren olaylar nelerdir..
Lütfen kader gibi Fıtrat gibi bilinmeyenlere sığınmadan bilimin öngördüğü açıklamalara yönelelim. Belki o zaman daha doğru sonuçlara ulaşacağız